En Sıcak Konular

Bakan Ergün hedefi yüzde 5'e çıkardı

17 Şubat 2010 22:53 tsi
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ''2010 yılında yüzde 3,5 olarak belirlediğimiz orta vadeli programdaki hedefe çok rahat ulaşacağımıza, hatta yüzde 5'ler civarında bir büyüme oranını yakalayacağımıza inanıyorum'' dedi.

Bakan Ergün, Kocaeli'nin Çayırova ilçesinde, Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneğinin (TAYSAD) 32. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. TAYSAD Konferans salonunda gerçekleşen genel kurulda otomotiv sanayicilerine yönelik konuşma yapan Ergün, TAYSAD'ın otomotiv sektörünü aynı çatı altında birleştirmesinin önemine dikkat çekti.

TAYSAD'ın 275 üyesiyle sektörün üretiminin yüzde 65'ini, ihracatının da yüzde 70'ini sağladığını ifade eden Ergün, ''Otomotiv sektörü ekonomiye yaptığı çok önemli katkı sayesinde lokomotif sektörlerin başında geliyor. Gerek ülkemizin otomotiv sektörünü beslemesi gerekse gerçekleştirdiği ihracat bakımından çok stratejik bir sektör'' diye konuştu.

Küresel ekonomik krizde otomotiv sektörünün ayakta kalması için hükümet olarak tedbirler uyguladıklarını kaydeden Ergün, şunları söyledi:

''Dünya tarihinin en ağır ekonomik krizlerinden birisini yaşadık. Birçok dünya ülkesi ağır ve kalıcı hasarlarla çıktılar. Dünya genelinde ihracat daralması nedeniyle üretiminin yüzde 72'sini ihraç eden otomotiv sektörü küresel krizden ağır etkilenen sektörlerimizden birisi olmuştur. 2009 yılında dünya genelinde otomotiv sektöründe önemli düşüş yaşandı. Türkiye'de de sektör üretimi 2008'e göre yüzde 24, ihracat ise yüzde 30,9 oranında azaldı. Yan sanayi de doğal olarak bu gelişmelerden olumsuz etkilendi.

Sektörün ayakta kalması için çok önemli tedbirler uygulandı, çünkü bu sektöre yapılacak desteğin otomotivi besleyen yan sanayiye yapılacak destek olduğunu biliyorduk. Özellikle iç talebi canlandırmak amacıyla otomotiv başta olmak üzere beyaz eşya, elektronik ve mobilya sektörlerinde özel tüketim vergisi indirimine giderek piyasalara canlılık kazandırıldı.

2008 yılında 306 bin otomobil satışı olurken 2009 yılında krize rağmen 370 bin otomobil satışı gerçekleşti. Bu yılın Ocak ayında ise 12 bin 600 adet otomobil satışı ile geçen yıla yakın bir rakama ulaşmış olduk. Özel tüketim vergisi indirimi ile sadece otomotiv sektörünü değil otomotiv yan sanayiyi destekleyerek istihdam kaybını sınırlı seviyede tutmayı başardık. Gelinen bu noktada krizin artık geride kalmaya başladığına dair olumlu sinyaller alıyoruz. Son aylarda açılan şirket sayılarında, güven endekslerinde, sanayi üretiminde artış eğiliminin sürdüğünü görüyoruz.''

-TÜRKİYE'DE EN ÇOK GELİŞECEK SEKTÖRLERDEN BİRİ OTOMOTİV-

Otomotiv sektörünün Türkiye'de en çok gelişecek sektörlerden birisi olduğunu vurgulayan Ergün, şöyle devam etti:

''Türkiye'nin iç piyasası henüz doyuma ulaşmamıştır. Türkiye'de otomobil tüketimi dünya ortalamasının altındadır. Dünyada bin kişiye 144 otomobil düşerken, Türkiye'de 132-133 otomobil düşmektedir. Sadece Almanya'da bin kişiye 600 otomobil düşmektedir. Dolayısıyla Türkiye'nin otomobil kullanımında ve tüketiminde alacağı çok mesafe vardır. Bu nedenle otomotiv sektörü iç piyasa açısından önemli sektörlerden birisi. Geçen ay Brezilya'da bu sektörü inceledik. 200 milyon nüfusu olan Brezilya'da 2009 yılında 3,5 milyon otomobil satışı gerçekleşti. Brezilya aslında çok önemli bir pazar. Güçlü bir yan sanayisi olan Türkiye'nin bu otomotiv piyasasına girmemesi için hiçbir neden yok.''

-TÜRKİYE ÇIKIŞ TRENDİNDE-

Bakan Ergün, TÜİK'in açıkladığı Aralık ayına ait sanayi sipariş ve ciro endeksinin Türkiye'nin çıkış trendinde bulunduğunun belirtisi olduğunu söyledi.

Sanayi üretim endeksi ve ciro endeksinin de artmaya devam ettiğini anlatan Ergün, şunları kaydetti:

''Ekonomik krizin en önemli tetikleyicisinin psikolojik faktörler olduğunu unutmayalım. Son aylarda açıklanan rakamlar beklentilerin olumlu olduğunun göstergesidir. Ancak sanayiciye ve yatırımcıya onun motivasyonunu düşürecek mesajlar vermeye kimsenin hakkı yoktur. Özellikle sanayi sektörünün temsilcileri, sanayi ve ticaret odalarının, dernek yöneticilerinin.

Sorunları dile getirmeyelim demiyoruz ama bir çıkış trendinde, bir ışığın görüldüğü zamanda da arkadaşlarımıza moral vermeyi ihmal etmeyelim diyorum. Karamsarlığı yatırımcının üzerinden atalım diyorum. 2010 yılında yüzde 3.5 olarak belirlediğimiz orta vadeli programdaki hedefe çok rahat ulaşacağımıza, hatta yüzde 5'ler civarında bir büyüme oranını yakalayacağımıza inanıyorum.''

-2010'DAN İTİBAREN BÜYÜME-

Türkiye'nin krizi iyi yöneten ülkelerden biri olduğuna dikkat çeken Ergün, ''Bu kriz bizim krizimiz değildi ama birçok ülkeye göre en başarılı atlatan ülkelerden biri olduk. Bugün İrlanda, İspanya ya da komşumuz Yunanistan'ın yaşadığı sıkıntılara baktığımızda Türkiye'nin özellikle finans ve kamu maliyesi alanında ne kadar sağlam duruşu olduğunu gördük. Bu sağlam duruş bizi bu krizden en az hasarla çıkmamıza yardımcı olan önemli bir duruş olmuştur'' diye konuştu.

Kritik bir dönemin başlangıcında olduklarını ifade eden Ergün, şöyle devam etti:

''2010 yılından itibaren Türkiye uzun ve hızlı bir büyüme dönemine girecektir. 2017 yılına kadar Türkiye ile ilgili bir projeksiyon yapıldığında yüzde 6,7'lik bir büyüme hızı ile dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerden birinin Türkiye olacağı kabul edilmektedir. Önümüzdeki dönem bu açıdan tarihi bir fırsattır, kaçırılmaması gerekir. Bulutlar gibidir, gelirler geçerler. Hazırlıklı olanlar için fırsattır. Onun için fırsatların iyi değerlendirilmesi gerekir zemin sağlamdır, güçlü bir reel sektör inşa etmek elimizdedir. Kamu ve özel sektör birlikte hareket etmeli ve ülkemizi daha üst seviyelere birlikte taşımalıyız.''

-DEĞİŞİK PAZARLAR-

2008 yılında 7 milyar dolar olan otomotiv yan sanayi ihracatının 2009 yılında yüzde 30 oranında azalarak 4,9 milyar dolar olarak gerçekleştiğini anlatan Ergün, 2009 yılında otomotiv yan sanayi sektörünün en çok ihracat yaptığı ülkelerin Almanya, İngiltere, Fransa ve İtalya gibi Avrupa ülkeleri olduğunu söyledi.

Avrupa'nın küresel krizden en çok etkilenen bölgelerin başında geldiğini vurgulayan Ergün, konuşmasını söyle sürdürdü:

''Hükümetimiz 7 yıldır yoğun bir diplomasi çalışmalarıyla başta komşu ve çevre ülkeleri olmak üzere tüm dünya ülkeleriyle siyasi ilişkilerimizi geliştirme çabasındadır. Bu çabaların en önemli meyveleri dış ticarette toplanmaktadır. Son yıllarda birçok ülkeye olan ihracatımız bu nedenle önemli ölçüde artmıştır. Değişik pazarlara açılarak belli bir pazarın bağımlısı olmaktan kurtulmak risklerin azaltılmasını sağlıyor.

Sizlerden hükümetimizin açtığı bu kanaldan daha fazla ilerlemenizi farklı bölgelerden daha çok sayıda ülke ile işbirliği kurmanızı istiyoruz. 2009'da sektörün ihracatı genel oranda düşerken bazı ülkelere yapılan ihracatın arttığını görüyoruz. Irak'a yapılan ihracat yüzde 33, Libya'ya yüzde 38, Arjantin'e yüzde 63 ve Güney Kore'ye yüzde 142 artış gerçekleşti. Bu gelişmeler bizim komşu ülkelerle geliştirmeye çalıştığımız işbirliği sürecinin önemini ortaya koyan gelişmeler. Bu kanallardan otomotiv, yan sanayi ve diğer sektörler girmelidir.

Dünyada Türk malı ve marka imajı gittikçe güçlenmektedir. Bu ülkelerin birçoğunda yarın daha çok aranan mallar haline gelecek. O ülkelere yaptığımız ziyaretlerden aldığımız mesaj budur. İş adamlarımız o pazarlarda Türk markalarının daha aranır ürünler olduğunu bilerek hareket etmelidir.''

-YENİ TEKNOLOJİLER-

Bakan Ergün, konuşmasının son bölümünde ise otomotiv sanayicilerine öğütler vererek, şöyle konuştu:

''2023'de dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hedefine doğru ilerliyoruz. GSMH 20 bin doları, ihracat tutarı 500 milyar doları aşmış güçlü bir Türkiye hedefine hep birlikte yürüyeceğiz. Dünya ticaretinden daha fazla pay almak ve girdiğimiz pazarlarda kalıcı olmak için kendini sürekli yenileyen ve geliştiren reel sektöre ihtiyacımız var.

Bugün Türkiye Avrupa'nın, Asya'nın, Avrasya'nın en önemli üretim merkezlerinden birisi olma yolunda ilerliyor. Birçok küresel firma üretim üssü için Türkiye'yi seçiyor. Bununla birlikte 2015 yılında 2 milyon araç üretme hedefine ulaşacağımıza inanıyorum, ancak bu rakam bizim için yeterli değildir. Nicelik olarak geliştiğimiz gibi nitelik olarak da gelişmek için hamle yapmalıyız.''

Bakan Ergün, üretim ve montajdaki başarıya rağmen henüz tasarım ve markamızın bulunmadığının iyi sorgulanması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

''Otomotivde eski teknolojiyi kaçırdık diyebiliriz ama yeni teknolojiyi kaçırmak gibi bir lüksümüz olamaz. Yeni nesil çevreye duyarlı araçlar konusunda sorumluluk almalıyız. Bu alanda Ar-Ge çalışmalarını yoğunlaştırmalıyız. Türkiye Ar-Ge'ye son yıllarda çok ciddi destekler vermektedir hatta teknoparklardaki destek süreçlerini Ar-Ge merkezlerindeki destek süreçleriyle paralel hale getirmek için yeni bir tasarı hazırladık ve Bakanlar Kuruluna sunduk. Ar-Ge merkezlerindeki destekler 2023'e kadar devam ediyor. Teknoparktaki destekler 2013'te sona eriyor. Şimdi teknoparktaki destekleri de 2023'e uzatan tasarıyı Bakanlar Kuruluna sunduk, inşallah kısa zamanda yasalaşacak ve 2013'te bitecek destekler de 2023 yılına kadar uzamış olacak.''

Kriz sonrası dünyada yeni bir dönem açılacağını dile getiren Ergün, sözlerini şöyle tamamladı:

''Ve biz ülke olarak bu yeni dönemin önemli aktörlerinden birisi olmaya adayız ve buna her açıdan hazır olmalıyız. Bu nedenle bu dönemde sizi daha fazla yatırım yapmaya, dünyaya daha çok açılmaya, teknolojiye, tasarım ve markalaşma çalışmalarına daha çok önem vermeye davet ediyoruz.

Otomotiv sektörü son teşvik paketimizde ülkenin her yerinde desteklediğimiz 12 sektörden biri. Yeni yatırımcıları bu teşviklerden yararlanmaya davet ediyorum. Kamu olarak reel sektörün yanında olmaya, önündeki engelleri kaldırmaya, gerekli yasal altyapıyı hazırlamaya devam edeceğimizi vurgulamak istiyorum.''

TAYSAD 32. genel kurul toplantısına Bakan Ergün'ün yanı sıra Kocaeli Valisi Gökhan Sözer, Otomotiv Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Durak ve OSB'de faaliyet gösteren firmaların temsilcileri katıldı.

Bakan Ergün daha sonra Çayırova'da geçtiğimiz aylarda faaliyete geçen Namet Et Ürünleri AŞ firmasını ziyaret etti.

aa



Bu haber 893 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,700 µs