En Sıcak Konular

Tüyler ürperten İmam Hatip raporu

11 Şubat 2010 08:04 tsi
Tüyler ürperten İmam Hatip raporu

Genelkurmay istihbaratının 29 Ağustos 2009 tarihli 'GİZLİ' raporu, YÖK'ün katsayı çalışmasını değerlendiriyor ve şu şaşırtıcı sonuçlara varıyor... Erhan Başyurt yazdı...

Erhan Başyurt / Bugün

Danıştay'ın yeni katsayı uygulamasını iptal etmesi kafaları iyice karıştırdı.

Alınan karar Anayasa ile çelişiyor.

131'inci madde üniversitelerin nasıl öğrenci alacağını düzenleme yetkisini net bir şekilde YÖK'e veriyor.

Danıştay da 2005 ve 2009'da iki kez aynı yönde karar alıyor.

Meslek lisesi öğrenci velilerinin yaptığı "Mağdur olduk" başvurularını, "Düzenleme yetkisi YÖK'e aittir" diyerek reddediyor.

Yani meslek liselerine katsayı uygulamasının önünü açıyor.

***

Katsayı engeli, 28 Şubat post-modern darbesinin bir diğer netameli ürünü.

İmam hatip mezunlarının İlahiyat dışında bölümlere girmesinin engellenmesi isteniyor.

Temmuz 1998 tarihli "talep" ya da "emir" yazısı dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir imzalı...

Yazıda "irticai grupların istismarının önlenmesi için Ortaöğretim Başarı Puanı hesaplamasında değişiklik yapılması" isteniyor.

Gerekçe asılsız bir korkuya dayanıyor: İmam hatip mezunları arttıkça, muhafazakâr sayısını yükseltiyor. Bu da 2030 yılında tek başlarına iktidarı belirlemeye yetecek...

YÖK de üzerine düşeni yapıyor ve 1999'da katsayı eşitsizliğini yürürlüğe koyuyor.        

İmam hatiplere tek başına bu sınırlama uygulanamayacağı için diğer meslek okulları da bu kapsamda mağdur ediliyor.

Bugün bu okullarda okuyan öğrenci sayısı 800 binin üzerinde.

Hal böyle iken Danıştay'ın katsayı farkını yetersiz bulması ve iptal etmesine ne demeli?

2009 kararının mürekkebi kurumadan verilen son kararla Danıştay, YÖK'e ait anayasal yetkiyi devralıyor.

Düzenlemenin hukuka uygunluğunu değil, eğitim sistemine etkisini inceliyor.

Ortaöğretim Başarı Puanları'nın 0.13/0.15 şeklinde çarpılmasının yetersiz olduğuna karar veriyor.

İyi ama bu Danıştay'ın yetkisinde değil ki?

Bu durumda, 2005 ve 2009 yıllarında haklarında farklı kararlar verilen veliler, tazminat talebiyle mahkemelere ya da AİHM'e giderse bunu kim telafi edecek?

Eğitimde fırsat eşitliğine ne oldu?

Son kararı ilgi çekici kılan bir diğer unsur da, Genelkurmay'ın katsayı konusundaki çalışmalarının ve eski asılsız korkularının sürdürdüğünün de ortaya çıkması.

Genelkurmay istihbaratının 29 Ağustos 2009 tarihli ve "GİZLİ" ibareli raporu, YÖK'ün katsayı çalışmasını değerlendiriyor ve şu şaşırtıcı sonuçlara varıyor:

"Katsayı engelinin kaldırılmasıyla imam hatip lisesi mezunlarının avantajlı hale getirildiği, muhafazakâr yaşam tarzını benimseyenlerin kamusal alandaki varlıklarını genişleteceği...

imam hatip liselerinin yaygın şekilde 'Müslüman okulu' olarak tanımlanacağı, toplumda farklı bir kitle oluşturacağı ve bu durumun da Türk toplumunun birlik ve beraberliğine zarar verebileceği..."

İstihbarat raporu tüyler ürpertici.

İmam hatip mezunları "potansiyel tehlike" görülüyor.

Muhafazakârlaşmanın toplumu böleceği öngörülüyor.

Ardından da şu kritik değerlendirme geliyor:

"Düzenlemenin iptali istemiyle açılan davanın ve gelişmelerin takip edilmesinin uygun olacağı..."

Bu süreç içinde de Danıştay kendisi ile çelişen ve YÖK'ün Anayasal yetkilerini yok sayan tartışmalı kararları veriyor.

Sonuçta hiçbir sosyolojik gerçeğe dayanmayan korkular nedeniyle, milyonlarca gencimizin geleceği karartılıyor.

Daha da dikkat çekici olanı, darbeler döneminde yürürlüğe sokulan uygulamaları üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen kaldıramıyoruz.

Başörtüsü yasağı, akreditasyon ayrımcılığı ve katsayı engeli...

Hepsi de toplumu bölen, sınıflara ayıran ve 28 Şubat darbesi ile başlayan uygulamalar.

Türkiye üzerindeki bu kamburları nasıl atabilir?

Çözüm yargının bağımsız ve tarafsız olmasının sağlanmasında.

Yani kapsamlı yargı reformu ve sivil bir anayasa hazırlanmasında...

 



Bu haber 1,371 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,243 µs