En Sıcak Konular

Samast ve Şıracıyan arasındaki benzerlik!

0 0 0000 00:00 tsi
Samast ve Şıracıyan arasındaki benzerlik! Hürriyet gazetesinde not defterlerini yayınlamaya başlayan Soner Yalçın terörist Şıracıyan ve suikastçi Samast’ın şaşırtan benzerliklerini okurlarla paylaştı. İşte cinayetler ve Ermeniler üzerine çarpıcı satırlar...

Soner Yalçın'ın yazısı:

VEHBİ Koç’un bildik bir sözü vardı: "Kafam yorulacağına elim yorulsun!" İş dünyasının duayeni, rahmetli Koç yakın çevresine, bilgilerinizi kafanızda tutacağınıza deftere yazın öğüdü veriyordu. Beylerbeyi’ndeki Sakıp Sabancı Müzesi’ne giderseniz Sakıp Ağa’nın zaman içinde notlar aldığı defterlerini görürsünüz...

Not defteri bulundurmak, günlük tutmak bizden önceki kuşakların alışkanlığıydı.

Kendimi o kuşağın temsilcilerinden biri olarak görürüm; yanımdan hiç ayırmadığım not defterlerim oldu hep.

Benim not defterlerim "çıfıt çarşısına" benzer; ne ararsanız vardır; tarihsel olayların bugüne benzerliklerinden tutun da, gündeme ilişkin analizlerime; futboldan magazine; dini, siyasi, ticari akrabalık bağlarına kadar...

Not defterimde bazen kendime önerilerde bulunurum; şu olay film-dizi olarak çekilebilir; bu olay araştırılıp kitap yazılabilir veya şu tür bir TV programı yapılabilir gibi....

Not defterim aynı zamanda benim çalışma defterimdir; hafızamı dinç tutma egzersizleri yapmama yardımcı olur.

Kitaplarımı okuyanlar dipnotlarımı sevdiklerini söylerler; o bilgi notlarını not defterime borçluyumdur ben.

Ve işte, o not defterlerindekileri bundan sonra haftada bir gün Hürriyet okurlarıyla paylaşacağım.

Merhaba...

İki terörist Şıracıyan ve Samast’ın şaşırtan benzerlikleri

Hayatlarında 'baba figürü' yoktu. Futbolu seviyor, futbol oynuyorlardı. İşsizdiler. Milliyetçiliği abilerinden öğrendiler. Öldürdükleri onlara göre 'hain' idi. Suikast silahları tabancaydı; cinayette önce, biri camiye gidip namaz kıldı; diğeri haç çıkarıp dua etti... Biri Türk diğeri Ermeni iki teröristin benzerlikleri sadece bu kadar değildi...

ADI ister Ogün Samast; ister Arşavir Şıracıyan olsun terörist teröristtir; ve benzerlikleri hep şaşırtıcıdır...

Biri Arşavir Şıracıyan 20. yüzyılın başında (1900) İstanbul’da doğdu; diğeri Ogün Samast yüzyılın sonunda (1990) Trabzon’da...

İkisinde de "baba figürü" yoktu; her ikisi de babalarını küçükken kaybetmişlerdi. Arşavir’in babası ölmüştü, Ogün’ün babası ise evi terk etmişti...

Fazla okuyamadılar. İş bulamadılar; işsizdiler.

İkisi de futbolu seviyordu, futbol oynuyordu; başarısız oldular.

Siyasi "bilinçlerini", kitap-gazete-dergi okuyarak değil, arkadaşlarıyla yaptıkları toplu sohbetlerde edindiler.

İkisi de milliyetçi birer örgütün mensubuydu:

Evlerinin tavan arasında kurulduğu için birinin örgüt adı "Tavan Taburu", diğeri mahalle kahvesinde kurulduğu için "Abiler Örgütü"ydü!..

GEREKÇE: HAİNLİK

İlk cinayetlerini genç yaşlarında işlediler; Arşavir 20, Ogün ise 17 yaşındaydı...

Her iki suikast da İstanbul’da gerçekleşti; biri Osmanbey Halaskárgazi Caddesi’nde, diğeri Taksim Tarlabaşı Bulvarı’nda...

Cinayetten önce biri camiye gidip cuma namazı kıldı; diğeri haç çıkarıp dua etti...

Her ikisi de uğura inanıyordu; suikast sırasında birinin uğuru beyaz şapkası, diğerinin ise beyaz yakasız gömleğiydi...

Her iki cinayet sebebi de siyasiydi; gerekçeleri aynıydı; "hain"!..

Ogün Samast, Ermeni Gazetesi Agos’tan çıkan gazeteci Hrant Dink’i vurdu; Arşavir Şıracıyan ise tabancasını aldığı Ermeni Gazetesi Djagadamard’tan çıkıp Hıristiyan iken Müslümanlığa geçen Ermeni polis memuru Vahe Essayan’ı...

Suikast silahı her ikisinde de tabancaydı; Ogün üç kurşun sıktı, Arşavir altı kurşun...

Ve her ikisi de cinayetten sonra ara sokaklara koşarak kaçtılar...

Kısa sürede teşhis edildiler; biri hemen yakalandı, diğeri Ermenistan’a kaçtı...

MODA AKSESUVAR

Terörist Arşavir Şıracıyan, cinayetlerini sürdürmeye devam etti:

Yüzünü tüm detaylarıyla öğrenmek için geceleri yatmadan önce fotoğrafına uzun uzun baktığı Sadrazam Said Halim Paşa’yı 5 Aralık 1921’de Roma’da vurdu...

Ogün Samast da gazeteden kestiği fotoğrafta Hrank Dink’in yüzünü ezberlemişti...

Tıpkı Ogün Samast gibi Şıracıyan da, Roma’daki suikast için yeni kıyafet almıştı; geniş kenarlı, siyah renkli şapkası ve o dönemde özellikle öğrenciler arasında moda olan siyah renkli boyun bağıyla birlikte...

Ve tarih 17 Nisan 1922, Berlin. Terörist Arşavir Şıracıyan katliam yaptı.

Terörist arkadaşlarıyla birlikte günlerdir peşinde oldukları, Teşkilatı Mahsusa’nın iki kurucusu Dr. Bahaeddin Şakir ve Emniyet Müdürü Cemal Azmi’nin izini buldular.

KURŞUN YAĞMURU

Gece misafirliğinden dönen İttihat ve Terakki’nin önde gelen isimlerinden Resuhi Bey, Cemal Azmi, karısı, annesi, kızı, büyük oğlunun nişanlısı, Dr. Bahaeddin Şakir, eşi ve 13 ay önce eşi Sadrazam Talat Paşa’yı yine Berlin’de Ermeni terörüne kurban veren Hayriye Hanım olmak üzere dokuz kişi kurşun yağmuruna tutuldu.

Hayriye Hanım, katil Şıracıyan’ın üzerine atılıp yüzünü tırmaladı ama yine de Dr. Bahaeddin Şakir ve Cemal Azmi’nin şehit olmasını engelleyemedi...

Arşavir Şıracıyan yine yakalanmadı; dört ay sonra Viyana ve Sofya üzerinden İstanbul’a geldi. Ancak fazla kalamadı; Mustafa Kemal ve askerlerinin İstanbul’a gelmesinin ardından terörist arkadaşlarıyla birlikte Fransa’ya kaçtı.

Ve bir daha Türkiye’ye dönemedi...

KİTAP YAZDI

Arşavir Şıracıyan yıllar sonra anılarını-cinayetlerini "The Legacy" adıyla kaleme aldı. Kitabı Boston’daki Ermeni Hairenik Cemiyeti yayımladı.

1982’de Paris’te "La dette de SANG" adıyla Fransızca’sı çıkartıldı.

Dr. Kadri Mustafa Orağlı, "Bir Ermeni Teröristin İtirafları" adıyla, orijinalliğini koruyarak tercüme etti. (Kastaş Yayınları-Mayıs 1997)

Ogün Samast cezaevinden çıktıktan sonra ne yapar; cinayetini kaleme alır mı gibi soruların yanıtını zamanla göreceğiz...

Sonuç:

Adı Arşavir Şıracıyan ya da Ogün Samast olsun; terörün dini, milliyeti ve bir "kutsal amacı" yoktur...

Hürriyet



Bu haber 895 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,646 µs