En Sıcak Konular

En kötü senaryoyu anlattı

24 Temmuz 2009 14:53 tsi
Talat müzakereleri değerlendirdi

KKTC Cumhurbaşkanı Talat, "En kötü durum senaryosu anlaşmanın olmamasıdır. Bu defa da çözüm olmazsa başka yollar aranacak, bu kaçınılmaz. Bu da barışçıl yollardan olacaktır. Ne olacağını ise o zamanın şartları belirleyecek" dedi.

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, İstanbul'da basın mensuplarıyla biraraya geldi. Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulma çalışmaları çerçevesinde Kıbrıs Rum kesimi ile gerçekleştirilen müzakerelere ilişkin bilgi veren Talat, müzakerelerde "Yönetim ve Güç Paylaşımı", "Mülkiyet", "AB konuları", "Garantiler", "Toprak ve Harita" ve "Ekonomi" olmak üzere 6 ana başlıktan oluşan ilk safhanın tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi.
 
Talat, Rum tarafına müzakerelerin 2. safhasına geçildiğinde önemli başlıkları sadece liderler nezdinde ele alma önerisinde bulunduklarını anlatarak, diğer konuların ise uzmanlara bırakılması gerektiğini ilettiklerini, ancak henüz bir cevap alamadıklarını söyledi. Talat, "Örneğin 'mülkiyet' konusu. Bu konuda şimdiye kadar herhangi bir ilerleme kaydedemediğimiz için konunun liderler seviyesinde ele alınmasını önerdik" dedi. Müzakere sürecinde Birleşmiş Milletler'in (BM) daha aktif rol almasından yana olduklarını ifade eden Talat, Rum tarafının buna ilkesel olarak karşı çıktığını kaydetti. Talat, "Bizim açımızdan konu önemli, insanımız çözüme istekli fakat, çözüme olan inancı gittikçe azalıyor. AB'ye güven düşüyor" dedi.
 
"HRİSTOFYAS YAKINLAŞMAMIZI SÖYLEMEKTEN ÇEKİNİYOR"
 
Kıbrıs sorunu kapsamında bugüne kadar hiçbir şekilde kağıtlar üzerinde bir anlaşmaya gidilmediğini vurgulayan Talat, müzakerelerin 6 Ağustos'a kadar süreceğini, daha sonra Eylül'de yeniden başlanacağını, Eylül'ün 2. haftasında Kıbrıs Rum Kesimi lideri Dimitris Hristofyas'ın ABD ziyaretinden dolayı görüşmelerin bir süre kesintiye uğrayacağını ama Ekim'deki kısa süreli bir çalışmanın ardından Kasım-Aralık aylarında 'al-ver' sürecine geçileceğini anlattı. Talat, "Yılbaşında bir referanduma giderek çözüme gitme hedefindeyiz" dedi. Hristofyas'ın "Görüşlerimiz taban tabana zıt" sözleri hatırlatılan Talat, "Hristofyas yakınlaşmayı söylemekten çekiniyor. Zıt olduğumuzu söylediği sözler ise garantilerle ilgili husustur, her konuda değil. Herhangi bir başlığı içinde bir husus üzerinde bir anlaşmazlık olursa diğer konuların hiçbiri de olmamış demektir" diye konuştu.
 
Talat, uluslararası toplumun yönlendirmesiyle hareket imkanı kazanılabileceğini belirterek, "En kötü durum senaryosu anlaşmanın olmamasıdır. Bu defa da çözüm olmazsa başka yollar aranacak, bu kaçınılmaz. Bu da barışçıl yollardan olacaktır. Ne olacağını ise o zamanın şartları belirleyecek" dedi.
 
"ÇÖZÜM İHTİMALİ GÖRMEZSEM GÖREVİ BIRAKIRIM"
 
Talat, Nisan 2010'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden aday olup olmayacağının sorulması üzerine, "Eğer çözüm ihtimali görmezsem böyle bir görevi sürdürmem. Çözüm benim misyonum olarak görülüyor, bunu başarmak isterim. Cumhurbaşkanlığı adaylığını şimdi konuşmak müzakere sürecine zarar verir" diye konuştu. Müzakere sürecinde "Toprak ve Harita" ile "Güvenlik" konularını sona bıraktıklarını, Rum tarfının da bunu kabul ettiğini dile getiren Talat, diğer hususlarda anlaşma sağlandığı taktirde bu konulara geçebileceklerini söyledi.
 
Talat, "Güvenlik" konusunun uluslararası anlaşmalarla çerçevesi çizilmiş bir konu olduğuna işaret ederek, "Güvenlik" konusundaki anlaşmada, Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Cumhuriyeti ve İngiltere'nin imzası bulunduğunu, değişiklik yapılması durumunda ise tüm tarafların imzasına ihtiyaç duyulacağını belirtti. Kendi tutumlarının "garantili toprak anlaşmalarının" devam etmesi yönünde olduğunu ve bunun da yeni yapıya uyarlanması gerektiğini anlatan Talat, Rum tarafının ise garantiye ihtiyaç olmadığı yönünde görüş bildirdiğini kaydetti.
 
Talat, Kıbrıs sorunu çerçevesinde Rum kesiminin bugüne kadar ilk defa "Güvenlik" ve "Garanti" konularında direndiğine tanık olduklarını vurgulayarak, "Bunun nedeni, birincisi AB'nin kendilerine getirdiği avantaj, ikincisi Annan Planı'nı reddetme gerekçesinin yaratığı etkilerden dolayı, üçüncüsü benim kişisel görüşüm, Hristofyas'ın sol kökeninden kaynaklanan ideolojik bir yaklaşım" diye konuştu.

Hürriyet



Bu haber 608 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,783 µs