En Sıcak Konular

Tetikçinin ardında ‘BKP’ var!

0 0 0000 00:00 tsi
Tetikçinin ardında ‘BKP’ var! Karadeniz uzun zamandır huzursuz. Herkes bölgenin ve Trabzon’un ekonomik-sosyal dertlerini konuşuyor ama nedenlerini sorgulamıyor. Oysa işin aslı çok farklı… Hırant Dink’e yöneltilen tetikteki bir parmak da “Büyük Karadeniz Projesi

ABD Büyükelçisi 3 Mart 2006 günü verdiği bir resepsiyonda etrafındaki Türk gazetecilere “ayaküstü” şu açıklamayı yapıyordu; “Amerika, Türkiye ve diğer kıyı devletler bir süreden beri bölgede ekonomi, ticaret, enerji ve güvenlik alanlarında işbirliğini ilerletme konusunu tartışmakta.  Ele alınan güvenlik konuları arasında uyuşturucu ve insan ticareti, terörizm, yasadışı malların taşınması, kitle imha silahları ve bunlarla ilgili teknolojik hususlar bulunuyor.  Karadeniz’de bölgesel güvenlik işbirliğini ilerletmek amacıyla ‘Karadeniz Uyum Operasyonu ve Karadeniz Gücü’nün de aralarında bulunduğu çeşitli çabalar var.. Bir süredir Karadeniz Uyum Operasyonu ile NATO bilgi alışverişi yapıyor.  NATO bu bilgileri, ‘Aktif Çaba Operasyonu’nu desteklemek amacıyla kullanıyor.”

Bu basit gibi duran açıklamanın gizli geçmişi, sadece Türkiye’nin kıyı şehirlerini değil, Karadeniz’e kıyısı bulunan tüm Karadeniz ülkelerini geriyor. Özellikle de Rusya ve Türkiye’yi.

Büyük Karadeniz bölgesi!..

“Aşağıdaki” meseleler yüzünden kimse kafasını kuzeya kaldıramadığından, ABD’nin ve Ortadoğu’daki müttefiklerinin Karadeniz’i ne kadar istediği, hatta bu bölgeyi kesin biçimde Büyük Ortadoğu Projesi’nin parçası olarak gördüğü ilgiden kaçıyor.

Karadeniz artık, Avrupa, Avrasya ve Orta Doğu güvenlik alanlarının oluşturduğu “şeytan üçgeninin” merkezi olarak kabul ediliyor. ABD, Karadeniz’i Büyük Orta Doğu’ya benzer biçimde “Büyük Karadeniz Bölgesi” (BKB) adı altında yeni bir sistem oluşturacak biçimde kurguluyor.

BKB’nin doğu ayağını, Avrupa-Atlantik sistemini Hazar ve Orta Asya’daki enerji yataklarıyla birleştiren Avrasya enerji koridoru oluşturuyor. Bu, Karadenize kıyısı bulunmayan Azerbaycan ve Ermenistan’ın Karadeniz havzasına dahil edilmesi sonucunu ortaya çıkarıyor.

BKB’nin izdüşümü Kuzey-Batı ekseninde ise Karadenize akan büyük ticari nehirlerin yani Tuna, Dinyeper ve Dinyester’in geçiş yollarına kadar uzanıyor.

Karadeniz bölgesi ABD için Orta Doğu’nun giriş kapısı niteliğinde ve Karadeniz devletleriyle işbirliği yapmadan ABD’nin Büyük Ortadoğu’nun kuzey giriş yoluna ulaşması mümkün değil.

Karadeniz’in Batı ve Güney kıyıları, Bulgaristan ve Romanya’nın katılımıyla NATO’nun sınırlarını oluşturuyor. Aynı zamanda AB sınırları! Dolayısıyla ABD Karadeniz’i, NATO’nun ‘2004-İstanbul Zirvesi’nde de tanımlandığı gibi Avrupa-Atlantik güvenliğinin önemli bir parçası olarak görüyor.

Soğuk halka...

Orta Asya ve Hazar enerji rezervleri, dünya petrol fiyatları ve ABD’nin enerji
ihtiyacı için de önemli. Bunlar Amerika için bölgeyi “stratejik” bakımdan önemli hale getiriyor.

Bu dinamikler üst noktada birleşerek, global siyasetin gidişatını da yakında
ilgilendiren bir durumu ortaya çıkartıyor: Karadeniz’de yer alan eski doğu bloğu ülkelerinin üzerindeki Rus etkisinin bir Batı etkisiyle ikame edilmeye çalışılması.

ABD, Karadeniz stratejisi içinde bir taraftan yeni stratejik lojistik destek merkezlerine ihtiyaç duyarken, diğer taraftan da bu lojistik merkezlerin bulundukları bölgelerdeki varlığını meşru hale getirecek siyasal oluşumları destekliyor.

Romanya ve Bulgaristan’ı kapsayan Batı Karadeniz bölgesi için bu hedef gerçekleştirilmiş durumda. NATO ve AB’ye üyelik güçlerini arkalarına alan ülkeler ABD’nin kendi ülkelerinde üs kurmasına yeşil ışık

Karadeniz’in derdi: Aktif Çaba Operasyonu!

Bölgeye “demokrasi ihracı” ve ABD üslerinin kurulması dışında Washington yönetiminim Karadeniz’de etkinliğini artırma yolunda izlediği diğer önemli politika da NATO ve AGİT’in eylem alanının Karadeniz’i de kapsaması isteği.

ABD bir yandan AGİT’in bölgede etkin rol almasını desteklerken, diğer yandan da 2004 sonundan beri NATO Aktif Çaba Operasyonu’nun görev alanını Akdeniz’den Karadeniz'e doğru genişletmek istediğini açıkça belirtiyor!

İşte bu nokta, ABD ve Türkiye arasında konusunda ciddi sorunlar başlıyor. Çünkü Washington, Türk Boğazlarından geçiş rejimini düzenleyen Montrö Sözleşmesini, “zamanını doldurmuş” buluyor.

Sözleşme Karadeniz’de bulundurulabilecek savaş gemilerini tonaj olarak 45 binle; zaman
Olarak da 21 günle sınırlıyor. Uçak gemilerinin geçişi ise bütünüyle yasak. Dolayısıyla ABD’nin Aktif Çaba Operasyonu’nun önü kapalı.

Rusya’da bu durumdan rahatsız.. Etkinliğini yitirmek istememesi iki ülkeyi ABD’nin Karadeniz Stratejisine karşı doğal ortak kılıyor. İki ülke de Karadeniz’de etkin bir
Amerikan varlığının bölgedeki “dondurulmuş çatışmaları” tekrar alevlendireceği endişesini taşıyor.

Gizli değil açık!..

ABD, Aktif Çaba Operasyonu’nun hayata geçirilmesini Türkiye’den hiç gizlemeden saklamadan istiyor. Bunu açıkça ve resmi olarak yapıyor. Rusya da aynı durumda. Fakat iki ülke, Türk basını hemen hiç üzerinde durmasa da bu konuda Washington’u açıkça tersliyor.
Konu ABD için uzun zamandır ciddi önem taşıyor ve hayata geçirebilmek için akil yöntemler kadar “rahatsızlık verici” yöntemleri kullanması şaşırtıcı olmaz! İşte günümüzün bu popüler konusu “Karadeniz”i incelerken, bir de bu “makro” gözlüğü takmak gerekiyor.

www.iyibilgi.com



Bu haber 363 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,194 µs