En Sıcak Konular

Bu yazıyı mutlaka okuyun!

0 0 0000 00:00 tsi
Bu yazıyı mutlaka okuyun! "Kanser en çok neyi sever" başlıklı haberimiz tartışma yaratmışa benziyor. Ancak biz işin tartışma boyutunu geçiyoruz. Çünkü habere yorum yazan Prof. Dr. Ahmet Aydın'ın ortaya koydukları ibretlik... Bilgilenmeye odaklanıp yayınlıyoruz...

"Kanser en çok neyi sever" başlıklı haberimiz olumlu bir tartışma başlattı. Habere gelen yorumlar oldukça önemliydi ve geldiğimiz son nokta her satırı haber değeri taşıyan bir yorum yazısı... Yazının sahibi Prof. Dr. Ahmet Aydın... Aydın bu yorumu kendisine yöneltilen bir eleştiriye karşı "cevap hakkı" olarak yazdı. Ancak içindeki faydalı bilgi dikkate alındığında sizlerle paylaşmadan edemedik... Elbette Aydın'ın cevap verdiği okurumuzun adını yazının kendisinden çıkararak... Aydın'ın yazısı sadece okurumuza değil aslında... İçinde hepimiz için ders alınması gereken pek çok nokta var... Yayınlıyoruz...

Bilgi sahibi olunmadan fikir sahibi olunamaz

Prof. Dr. Ahmet Aydın
Ben Prof. Dr. Ahmet Aydın. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Bölümü Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı başkanıyım. İyibilgi'de yayınlanan "Kanser En Çok Neyi Sever?" başlıklı yazıyı kendi siteme de (www.beslenmebulteni.com) koymuş ve bir yorum yazısı da yazmıştım. Bir okur isim vermemesine rağmen beni kasdederek "doktorlarımız tıpta harika olmalarına rağmen beslenmede sınıfta kalıyor. Yazıyı korkunç ve ürkütücü buldum" demiş. Niçin beslenme konusunda bilgisiz olduğumu anlayamadım. Her halde doktorlar arasında Türkiye'de bu sözlere muhattap olacak son kişilerden biri olmalıyım diye düşünüyorum. Yılardır beslenme dersleri veririm ve başta kalıtsal metabolizma hastalıkları olmak uzere depresyon, osteoporoz, hiperlipidemi ve otizm gibi çeşitli hastalıklarda besinleri, vitaminleri, mineralleri ve amino asitleri bir ilaç olarak kullanırım.

Bir yığın beslenme doktorası öğrencim oldu. D vitamini, demir, obezite, flor konusunda önemli araştırmalarımız var. Turkiye'de ilk glutensiz ekmek ve unu benim başında bulunduğum ekip çıkardı. Bir kisinin fikrine karşı çıkılacaksa önce o kişinin yazdığı yazının orjinali okunmalı. Eğer okur yazının sitemdeki orjinalini okusaydı, site içindeki diğer yazıları da gorür ve herhalde bu eleştirileri yapmazdı diye düşünuyorum.

Maalesef kimi gençlerimiz çok önyargılı; bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyor. Halbuki bilim önyargıyı kabul etmez. "Öncelikle bir doktorun iç yağı kuyruk yağı gibi hayvansal kaynaklı yağları nasıl önerebildiğini sormak istiyorum! En başta kalp damar hastalığını hiç düşünmüyor mu? Üstelik bu kötü yağlar insanı kanserden nasıl korur?" demişsiniz. Halbuki 20. yüzyılın başında kullanılan yağların tümüne yakın bölümü doymuş yağ ve kolesterolden çok zengindi. O dönemde enfarktus ABD'deki ölum nedenlerinin %5'ni bile oluşturmuyordu. Fakat sentetik bir madde olan margarinin ve ayçiçeği, mısır ve soya gibi yüksek sıcaklıklara ve basınca maruz bırakılan dejeneratif yağların (kimileri 'iyi yağlar' diyor!) tüketimi arttıkça koroner kalp hastalıkları da ABD'de bir çığ gibi arttı. Şu anda %45'lik oranı ile bir numaralı ölüm nedeni. Bu konuda sitemde yayınlanan çok sayıda yazı var. Her yazının arkasında da onlarca makale referans gösterilmiş. Okur kutu sütlerinin doğal süt olduğunu iddia ediyor. Pastörize ve homojenize edilmiş sütun doğal olduğunu söylemek ne kadar doğrudur siz karar verin. Ekşimeyen yoğurtlar ve kesmeyen sütlere doğal diyenler, daha sonra probiyotik ürünler çıkartıp satıyorlar. Halbuki süt ve yoğurt (doğal hali ile tabii ki) probiyotik. Yani gıdaların raf ömrünü artırmak için probiyotikleri tahrip ediyorlar. Daha sonra probiyotiklere bağlı hastalıkları tedavi etmek için de probiyotik ürünler çıkartıyorlar. Yani anlayacağınız Nasrettin Hoca gibi 'eşeğini kaybedip bulması gibi. Ama bulduğunuzda eşeğin nalı düşmüş ve uyuz kapmış oluyor. Ne gam! Ama iyi para kazandırıyor bu işler.

Bazı ünlü diyetisyenler de bunların reklamını yapıyor. Tabii ki halk sağlığını korumak adına! (Diyet uzmanlarının çok büyük bir bölümü bu işleri yapmıyor bereket ki). Süt Ca bakımından en zengin besinimiz de değil sayın okur. Birçok yeşillik (örneğin dere otu gibi) sütten daha fazla kalsiyum içeriyor. Kaldı ki sütün kalsiyum/fosfor oranı 1;1 dolaylarında olduğu için kalsiyumu kötü emiliyor. Herhalde hocalarınız da anlatmıştır; iyi bir emilim için oranın anne sütünde olduğu gibi 2;1 olması lazım. Ayrıca yeşillikler magnezyum ve potasyum bakımından zengin olması bakımından da kemik sağlığına daha faydalıdır. Peki size iki soru sorayım; Dünyada en çok süt tüketen ülke hangisidir? Cevap: ABD... Dünyada en çok osteoporoz olan ülke hangisidir? Cevap: Yine ABD... Bu konuda daha geniş bilgi sitemdeki 'Süt iyi bir kalsiyum kaynağı mıdır? ve 'Osteoporoz ve beslenme' yazılarımı okuyunuz. "Buradan da tekrar anlıyorum ki önemli olan çok okuyup boş okumak değil sayın doktorlarımız kendi işleri ile ilgilenip halkı yanlış bilgilendirmezlerse daha mutlu olucaz." demişiniz. Çok okuyup boş okuduğumuzu nereden anladınız? Yani siz az okuyup öz mü okuyorsunuz? Bu kadarı da biraz terbiye dışına çıkmak olmuyor mu? Belki de haklısınız. Sizler o kadar zekisiniz ki bizim 35-40 yılda öğrendiğimizden fazlasını öğrendiniz üç-dört yıllık öğrenim hayatınızda. "Sayın doktorlarımız kendi işleri ile ilgilensinler" demişsiniz. Ben de öyle yapıyorum zaten. Ben beslenme profesörüyüm, bir yığın beslenme uzmanı da rahle-i tedrisatımızdan geçti. Ama şunu kabul ediyorum ki yeterli eğitim ve terbiyeyi verememişiz.

"Doktorlarımız halkı yanlış bilgilendirmesinler" demişsiniz. Yani biz doğru bilinçlendiriyoruz' demek istiyorsunuz. Bizim araştırmalarımız ve yazılarımız ortada. Sorularınıza işkembe-i kübradan da atarak cevap vermiyorum. Hepsi kaynakları ile sitemde duruyor. Politikacı ve yazar Upton Sinclair’in dediği gibi: “Eğer bir insanın geçimi, belli bir konuyu anlamamaya dayanıyor ise, o konuyu o insana anlatamazsınız!”. Evet sayın okur, mızrak çuvala sığmıyor. Ama ben yine de diyet uzmanları beslenmeyi bilmiyorlar demiyorum. Ama bazılarının biraz daha fazla derslerine çalışması şart.

Saglıcakla kalın!
Prof. Dr. Ahmet Aydın 



Bu haber 3,032 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    3,177 µs