Hürriyet ‘olağanastü hal’i kime ilan etti?

Hürriyet’in bugünkü manşeti ilk bakışta “bayram değil, seyran değil” dedirtiyor ama, aslında Hürriyet için-ikisi de olmamakla beraber-o kadar önemli günler. Manşetin duyurduğu haber şu; “Toplumsal bir hareket halinde kendiliğinden devreye giren askeri birlik olarak 1997 yılında kurulan EMASYA (Emniyet Asayiş Yardımlaşma) birimi meydana çıkmaya hazırlanıyor. İstanbul’da Birinci Ordu Komutanlığı’nın emrinde bulunan 52’nci Tümen bünyesindeki EMASYA birliği tatbikat hazırlıklarına başladı. Tatbikatı gösteri ve mitinglerin en önemli adresi olan Çağlayan Meydanı’nda (!) yapmayı planlayan komuta kademesi, tanklı toplu birliklerin, medyaya yansımasından ve görüntülerin yanlış anlaşılmasından endişe ettiği için hukukçulardan görüş alıyor.”

Tabii ki bu haberin güncel, popüler ya da rutin gelişmelerin hiçbiriyle ilgisi bulunmuyor. Bu kadar ilgisiz bir haberin, üstelik manşetten duyurulması ne anlama geliyor. Ek olarak dikkat çeken noktalardan biri de, 10 yıl önce yapılandırılmış ve protokolü imzalanmış bir uygulamasının nasıl haber olduğu!

Haberde vurgulanan ve üzerinde gerçekten de durulması gereken bir bölüm de şu… “……. EMASYA birliklerine, valilik talep etmese de, “kendisi gerekli gördüğü durumlarda toplumsal olaylara el koyma yetkisi verilmişti”(!). Bu protokolun ardından birliklerin 24 saat düzenli çalışan birlikler haline geldiği öne sürülmüştü.”

Üzerimize gelmeyin…

Hürriyet’in tam da bugünlerdeki bu haberi aslında çok yönlü ama bunlardan biri ki, haberin arkası daha çok bu kokuyu veriyor, seçim öncesi dönemde ve Cumhurbaşkanlığı yolunda Erdoğan’ı destekleyeceği/desteklediği açıkçe belli olan Doğan Grubu’nun “ekonomik açıdan üzerimize gelmeyin” mesajının güzelce zarflandırılması.

Daha önce de İyibilgi sayfalarına yansıttığımız gibi POAŞ-DOĞANİŞ dosyasında Sabah grubunun üzerine sertçe gitmesi, hükümeti ve devletin ilgili kurumlarını göreve davet etmesi ve yine önceki seçimlerden evvel “Uzan’ın başına gelenlerin sık hatırlatılması” grupta ciddi rahatsızlık yaratmış durumda.

İşte bu haber aslında AKP’ye açıktan şu mesajı veriyor.. “Üzerimize gelmeyin. Safımızı değiştirebiliriz!” Böylece Doğan grubunun can damarı sayılabilecek bu konuda sert reaksiyon verdiği görülüyor. Aba altından sopa göstermeyi bırakıyor. “Sopayı gösteriyor! Hürriyet bir gün önce ilan ettiği yeni medya savaşına “taraf” istemiyor.  

Asker: "Yok böyle birşey!!!"

Peki bu haber doğru mu? Zaten buraya kadar analizimizin doğruluğunu teyit edecek en önemli "check" noktası bu. Zira haber doğru değil ve 1. Ordu komutanlığı Hürriyet'in haberini akşam saatlerinde yalanladı. Ordu komutanlığı, açık biçimde "böyle bir şeyin olmadığını, bu haberlerin nereden çıktığını da anlamadıklarını, Çağlayan'da tatbikat yapılmayacağı gibi, valilik izni olmadan böyle bir uygulamanın da mümkün olmadığını, daha da ileri giderek 1997 yılındaki protokolde Hürriyet'in iddia ettiği gibi maddelerin de bulunmadığını" söyledi. Bu açıklama aynı zamanda "biz buna ortak olmayız" biçiminde de yorumlanabilir.

İşte bu son gelişme de Aydın Doğan'ın gerçekten sıkıntılı ve zor günler yaşadığını gösteriyor. Zira Hürriyet ekibini böyle bir haber yapmaya kadar zorlayacak sıkıntının Doğan ekibini bayağı hırpaladığı anlaşılıyor! Dahası bu sıkıntı hallice bir süre "artarak" devam edecek gibi.

iyibilgi.com