20 bin Peşmerge, 350 bin kalaşnikof, 10 milyon mermi

0 0 0000 00:00 tsi
Global Strateji Enstitüsü tarafından Ankara’da düzenlenen "Kerkük: 2007" başlıklı toplantı tartışmalı geçti. El Cezire ve Türkmeneli televizyonlarının canlı yayınladığı toplantıda, Kerkük'teki yapılanma ile ilgili ilginç saptamalar yapıldı...

Ankara'da Global Strateji Enstitüsü’nün düzenlediği toplantıda Kerkük konuşuldu. Toplantının açılışını yapan Nejat Eslen, Kuzey Irak’ın yaklaşık 50 milyar varille, küresel petrol rezervlerinin yüzde 4’üne sahip olduğunu vurguladı. Kuzey Irak ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin 21’inci yüzyılın en değerli iki stratejik maddesi olan su ve petrolü barındırdığını kaydeden Eslen, ayrıca Kuzey Irak’a yerleştirilecek gelişmiş bir füze sistemi ya da havaalanı ile Basra Körfezi’nden Karadeniz’e kadar Doğu Akdeniz, Kızıldeniz ve Doğu Avrupa’daki enerji geçişinin kontrol edilebileceğini ifade etti.

ABD’nin şu anda askeri açıdan Irak’ta başarısız olduğunu belirten Eslen, ancak Kuzey Irak’ta kurulacak bir Kürt devleti ile Amerika’nın çıkar kazanabileceğini söyledi.

"ABD ve Kürtler sözünde durmadı!"

Toplantıda Global Strateji Enstitüsü adına bir başka konuşma yapan Mustafa Ziya da ABD’nin Irak’ı işgalinden önce Kerkük’te bir sıkıntı yaşanmaması için Ankara’da iki toplantı yapıldığını kaydetti. 17 Mart 2003’te yapılan toplantıya ABD adına Zalmay Halilzad, Türkiye adına Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ve Irak Türkmen Cephesi yetkililerinin katıldığını belirten Ziya, bu toplantıda, “Operasyon esnasında Kerkük’e milis ya da sivil girmeyecek. Kerkük’e sivil akışı engellenecek” kararı çıktığını söyledi. Mustafa Ziya, ancak KDP ve KYB birliklerinin sözlerini tutmayarak 10 Nisan 2003’te Kerkük’e girdiğini, ABD’nin de buna göz yumduğunu söyledi. 2003 yılında Kerkük’ün nüfusunun 860 bin olduğunu belirten Ziya, bugün bu sayının 1 milyon 600 bine çıktığını ve şehirde gerek güvenliğin gerekse idarenin Kürtlere verildiğini ifade etti. Mustafa Ziya, Kerkük’te şu an 20 bin Peşmerge, 350 bin kalaşnikof tüfek ve 10 milyon mermi olduğunu söyledi.

"Tarih bunu yazdı!"

Irak Ulusal Diyalog Cephesi Başkan Yardımcısı Hamit El Mutlak da Türkiye’nin Irak’ı, savaşın başından bu yana bazı Arap ülkelerinden bile daha çok desteklediğini belirterek, “Türkiye işgal kuvvetlerinin topraklarını kullanmasına izin vermedi. Tarih bunu yazdı” dedi. Kerkük’ün bir Irak şehri olduğunu söyleyen El Mutlak, Kerkük konusunda bir referandum yapılacaksa sadece Kerküklülerin değil bütün Iraklıların bu referandumda oy vermesi gerektiğini söyledi. El Mutlak, buna gerekçe olarak son dört yılda şehrin demografik yapısındaki değişiklikleri gösterdi. “Kerkük’ün bir karış toprağından taviz vermeyiz. Kerkük’ün her karış toprağı Irak’ın toprağıdır” diyen Hamit El Mutlak, Irak’ta devlet kanadı altında terör yaşandığını halen 4 milyon Iraklının ülkeleri dışında mülteci olarak yaşadığını söyledi.

"Türkiye'nin girmesini istemeyiz!"

Irak Ulusal Diyalog Cephesi Başkan Yardımcısı Hamit El Mutlak, Kerkük’te olası bir oldu bittinin ardından Türkiye’nin bölgeye muhtemel bir müdahalesini nasıl gördüklerinin sorulması üzerine, “Biz Irak’ın her karış toprağının Iraklılara ait olduğuna inanıyoruz. Türkiye’nin bu gibi kaygan zeminlere girmesini istemeyiz. Türkiye, Irak’ın işgaline karşı geldi. Türkiye’nin barışa katkıda bulunmasını isteriz” dedi.

Toplantıda Saddam polemiği

Öte yandan Irak’ın eski lideri Saddam Hüseyin’in idamı ile başlayan tartışma, Ankara’daki Kerkük 2007 toplantısına da sıçradı. Irak Ulusal Diyalog Cephesi Başkan Yardımcısı Hamit El Mutlak’ın Saddam Hüseyin için “Allah rahmet eylesin” demesi üzerine ön sıralarda oturan bir Şii Iraklı, “Allah onun belasını versin” diyerek tepki gösterdi.

El Mutlak, bunun üzerine, ”O sizin görüşünüz, Saddam zamanında Şiileri, Kürtleri hatta Sunileri kesti ama şimdi birlik olmalıyız. Ölen öldü, gömülen gömüldü” diye konuştu.

Ankara’da düzenlenen toplantıya ilgi oldukça büyük oldu. El Cezire ve Türkmeneli televizyonlarının canlı yayınladığı toplantıyı, 22 kamera, çok sayıda foto muhabiri ve muhabir izledi.

Bu haber 356 defa okundu.