Başbakan işte bu yüzden istemiyordu!

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı yüzde 38.36’lık oyla kazanan Melih Gökçek, adaylığı öncesinde oy oranının yüzde 53’lerde olduğunu ileri sürdü.

Ama adaylık sürecinde yıprandığını söyleyen Gökçek’in şu sözleri üzerinde daha çok durulmalı; “Sadece medya değil, ilk adaylık sürecimin geciktirilmesi ve partimin içindeki bazı genel başkanların, başkan yardımcılarının ve bakanların aleyhimde bazı bilgileri kamuoyuyla paylaşması mutlak manada beni etkiledi (superpoligon)”.

Bu sözler önemli. Çünkü, Melih Gökçek’in adaylık süreci hayli sancılı olmuştu. Adaylık ilanının normalin üzerinde geciktirilmesi, AKP Genel Merkezi’nin hayli düşündüğünü, hatta daha açıkcası “mümkün olsa” başka bir adayı önerebileceği havasını yaratmıştı.

Oğul Osman Gökçek’in Çankaya adayı olma girişimi de, AKP tarafından ince ayarlı bir düzenleme ile engellendi. Keçiören vakası da bu tabloya eklemlendiğinde Melih Gökçek üzerinden yapılan Ankara savaşlarının ne denli kritik olduğu anlaşılabilir.

Melih Gökçek ise aynı süreçte tamamen sessiz kaldı ve Başbakan’ın ismini ağzından düşürmedi. Sonuçta da seçildi. Zaten “mümkün olsa” cümlesinin altında yatan da buydu.

Şimdi ise Melih Gökçek bayrak açmışa benziyor. Bu sözlerin farklı biçimde yorumlanması hayli zor. Tabii çıkıp toptan yalanlamazsa.

Gökçek’in bu tür bir çıkışı yapmış olmasındaki rahatlık, iki konudan besleniyor. Birincisi zaten bir daha aday olmayacağını peşinen söylemesi. İkincisi ise zaten seçimi kazanması.

Peki Gökçek’in bu çıkışı ne anlama gelir? Bunlardan birisi Gökçek’in kendisine yönelik AKP içinden girişimlerin olduğunu zikretmesi. İsmini vermediği bazı bakanlar da dahil.

Bakanlar bulunduğunu söylemesi, zamanlama ile ilgili olabilir. Zira o zamanlama, seçimler ardından Başbakan Erdoğan’ın kabinede bazı değişiklikler yapabileceğini söylediği, beklentinin de hayli yükseldiği bir döneme denk geliyor.

Yani Gökçek Başbakan’a adres gösteriyor olabilir. Tabii bir şartla. Gökçek’le ilgisi seçim öncesi endişeleri Başbakan paylaşmıyorsa! Peki ya paylaşıyorsa.

O zaman Gökçek’in çıkışı ilerleyen zamanda bir kopma getirebilir. Ama Gökçek genellikle bir partiyle beraber siyaset yapmayı stratejik bulan kişiliğe sahip.
Bu da farklı bir anlam taşıyabilir ilerleyen günlerde.

AKP henüz bu açıklamalara yanıt vermiş veya değerlendirmiş değil. Gelecek yanıt Genel Merkez’in ne düşündüğünü gösterecek. Melih Gökçek AKP’den ayrılmaya cesaret edebilir mi veya AKP Gökçek’le yollarını ayırır mı?

Bunlar şimdilik iddialı sorular. Gökçek’in partiyle ipleri atması onu oldukça yalnız ve “savunmasız” bir konuma sürükler. Öte yandan AKP bitirmek isterse de-ki bu da Ankara’nın elden çıkması anlamına gelir-yine Gökçek “savunmasız” kalır.

www.iyibilgi.com