Kara Şahin çekildi!

0 0 0000 00:00 tsi
Silopi’de kurulan ve tartışma yaratan Amerikalı güvenlik şirketi Black Hawk Security faaliyetlerini durdurdu. Yönetiminde ilginç isimlerin bulunduğu şirketin ekonomik gerekçelerle faaliyetlerine son verdiği açıklansa da iyibilgi’ye konuşan İbr

Silopi ilçesinde üs kuran Türk-ABD ortak şirketi Black Hawk güvenlik şirketinin faaliyetlerini durdurduğu duyuruldu. Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir habere göre Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon’a yakın olduğu öne sürülen Black Hawk Security şirketi ile Türk ortaklarla kurulan Black Hawk Security Turk büyük tartışma yaratmıştı. Yöneticileri arasında çuval hadisesi yaşandığında Genelkurmay harekat başkanı olan emekli Korgenelar Köksal Karabay’ın da bulunduğu şirket, Kuzey Irak’a giden şoförlerin güvenliğini sağlamak amacıyla kurulduğunu iddia etmişti. Ancak şirketin Silopi’den 400 dönüme yakın büyüklükte arazi alması “Doğu’da üs kuruluyor” iddiasına yol açmıştı.

Karagül: Ekonomi tek gerekçe olamaz

Şirketin bu kadar yatırım yaptıktan sonra faaliyetlerini durdurması bir hayli dikkat çekici. iyibilgi’ye konuşan Yeni Şafak gazetesinden İbrahim Karagül “Eğer haber doğruysa, çekilmenin ekonomik sebeplerle olmadığı ortada” diyor. Bu tesisin iddia edildiği gibi şoförlerin güvenliğini sağlamak için kurulmadığını düşündüğünü belirten Karagül, Silopi’deki yapının “kontrgerilla karargâhı” olarak sorgulandığını vurguluyor. “Eğer böyleyse, çok tartışıldığı için deşifre olduklarını düşünmüş olabilirler” diyen Karagül, kimi denklemler değişmeden çekilmenin söz konusu olmayacağını söylüyor. Başkan Bush’a sunulan Baker raporundan sonra Kuzey Irak ile ilgili bazı denklemlerin değişmiş olabileceğini belirten Karagül, yine de benzer bir yapının farklı isimler altında devam edeceğinden emin! Karagül, Türk-Amerikan “kontrgerilla” ilişkilerinde bir değişiklik olmayacağını, bu yapı kapansa bile, başka şekillerde devam edeceğini öne sürüyor. 

Asker-vali-diplomat üçgeni

Geçmiş dönemde konu ile ilgili üç yazılık bir dizi kaleme alan Sabah Gazetesi yazarı Umur Talu’nun belirttikleri şirketin yapısı ile ilgili önemli ipuçları içeriyor. Amerikan şirketinin kurduğu Türk şirketinin yönetiminde ilginç isimler var: Kuzey Irak'taki çuval olayı sırasında Genelkurmay harekat Başkanı olan Emekli Korgeneral Köksal Karabay, eski New York Başkonsolosu Mehmet Nuri Ezen, Amerika'da yerleşik Türk işadamı Hüseyin Atkın ile Aslan Yıldırım ve Günay Hakkı Övünç bunlardan bazıları. Talu "Bu isimler neden bir arada" diye soruyor!

Şirket ne yapıyor?

Şirket bir çok faaliyet için kurulmuş. Ancak hepsinin ortak bir noktası var: Askeri güvenlik faaliyetleri. İşte şirketin açıkladığı kuruluş amacı: "Zırhlı konvoy güvenliği, silahlar, patlayıcılar, mayın temizleme, savunma taktikleri, düşük yoğunluklu çatışma, hava operasyonları, rehine kurtarılması, karşı-terörizm, karşı-istihbarat, kriz yönetimi, ticari yolsuzlukla mücadele, örgütlü suçlar, siber suçlar, güvenlik eğitimi."

Şirketin faaliyet gösterdiği ülkelerin hepsi problemli!

Proje yürütülen ülkeler şu şekilde sıralanıyor: Panama, Venezüella, Azerbaycan, Kazakistan, Afganistan, Ürdün, Mısır, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Yemen, Sudan, Somali, Filipinler.

Köksal Karabay neden konuştu?

Bu arada bir "zamanlama"ya da dikkat çekmek gerekiyor. Şirket bugünlerde faaliyetlerine son verdi. Peki, geçtiğimiz hafta durup dururken gündeme gelen çuval hadisesinin şirketin çekilmesi ile bir ilgisi var mı? Şirketin yönetiminde bulunan Köksal Karabay neden durup dururken Habertürk'e çıkıp çuval hadisesi ile ilgili soruları yanıtladı. Ertesi gün gazetelerde neden bir Amerikalı askerin çuval hadisesi ile ilgili "Türk askerini avladık" şeklinde demeçleri basıldı? Bu tartışma neden yapıldı? Tekrar sorarsak, aniden ortaya çıkan çuval tartışmalarının şirketin çekilmesi ile bir ilgisi var mı? Yoksa birileri, şahsi kavgasına Türk milletinin hassasiyetlerini alet mi ediyor? Bunlar sorulması gereken sorular... Ancak yanıtlarını bulmak zor olabilir! 

Bu arada önemli bir notu belirtmek gerekiyor. Cumhuriyet gazetesinde yer alan bu haberi gördüğümüzde dikkatimiz hemen diğer basın kuruluşlarına yöneldi. Bu haber diğer gazetelerde yoktu. Ayrıca Cumhuriyet gazetesi de böylesi önemli bir habere küçük bir yer ayırdı. Tüm bunlar bu iddianın, doğruysa bile, tam olarak doğrulanamadığı ya da şu anda duyurulmak istenmediği şeklinde yorumlanabilir.

Bu haber 643 defa okundu.