tutar mı? | " /> tutar mı? | "/>

En Sıcak Konular

Ahmet Türk'ün hesabı tutar mı?

25 Şubat 2009 11:07 tsi
Ahmet Türk'ün hesabı tutar mı? Dilinin altındaki bakla ne? DTP liderinin siyasi hesabı tutar mı? İyibilgi’den okuyun…

iyibilgi analiz

1994’de eski DEP milletvekili Leyla Zana milletvekili yemin konuşmasını Kürtçe yapmış, Türkiye’nin siyasi hayatında önemli bir kırılmaya yol açmıştı. Üç arkadaşıyla birlikte Meclis’ten dışarı çıkamamaları, çıktıkları anda da tutuklanarak cezaevine gönderilmeleri geriye dönüp bakıldığında yakın geçmişte hafızalardan silinmeyen önemli olaylar arasında yer alıyor. Dün DTP lideri Ahmet Türk’ün Meclis grup toplantısının neredeyse tamamını Kürtçe yapması ve ona gelen tepkiler bu konuda Türkiye’de bir hayli ilerleme kaydedildiğinin göstergesi. Türk’ün çıkışına en çok karşı çıkması beklenen CHP’li Özyürek’in “Anayasa hükmüne uyulmalı. Ancak Türk’ün konuşmasının kesilmesi de doğru değil. Sansür olmaması gerekir” şeklindeki sözleri önemli. Yine CHP’li Onu Öymen’in “Anadilde konuşmayı, insan hakları meselesi olarak görüyoruz. Ama bu konu, Meclis çatısı altında siyasi şova dönüştürülmemeli” şeklindeki sözleri not edilmeli. Meclis’teki konuşmaları canlı yayınlayan TRT’nin yayınını kesmesi “teknik” nedenlerle açıklanabilir. TRT Şeş’i kurarak 24 saat Kürtçe yayın yapan TRT anayasal olarak Meclis çatısı altında Türkçe konuşulması gerektiği hükmünden yola çıkmış olmalı. Diğer yandan savcılığın Türk’le ilgili soruşturma başlattığı belirtiliyor ki bu Kürtçe açılımların yapıldığı şu günlerde bu açılımların samimiyetine gölge düşürebilir, üstelik Ahmet Türk’ün tam da istediği bu…

Türk’ün hesabı ne?

Ahmet Türk meclis çatısı altında Kürtçe konuşmasını 21 Şubat’ın Dünya Anadili Günü olmasına bağlıyor. Elbette kendisi de bunun “örtülü” amaç olduğunu biliyor. Diğer yandan ortak kanaat Türk’ün Kürtçe açılımının doğrudan yerel seçimlerle ilgili olduğu yönünde. Bu adımın yerel seçimlerle elbette ilgisi var, ancak daha geniş bir perspektifte konuya yaklaşmak gerekiyor. Şimdi Türk’ün o konuşmayı yaptığı günlerde neler yaşandı, onları sıralayalım:

1) Beklentilerin aksine DTP ile ilgili kapatma kararı seçim öncesinde çıkmadı. Dava süreci işliyor ve DTP seçmenine şu an için “sizin haklarınızı savunan siyasi partiyi linç ediyorlar” diyemiyor.

2) DTP bölgeye yönelik siyasi proje üretemiyor. Seçim kampanyasına doğuda başlayan Erdoğan’ın olanca gücüyle DTP’nin kalelerini almaya çalıştığı açık. DTP buna yanıt vermek için önce “doğuya gelme, olay çıkar” mesajı verdi ancak Erdoğan geçtiğimiz aylarda yaşanan sokak olaylarına rağmen “doğu” ısrarını sürdürdü. “çatışma yaratan taraf DTP” imajı doğunca da DTP yönetimi bu konudaki ısrarından vazgeçti. Özellikle Diyarbakırlılar da Erdoğan’ın son Diyarbakır mitinginde kepenk kapatmadı, mitinge yoğun ilgi gösterdi. Buna ilave olarak Abdullah Öcalan’ın yakalanışının yıl dönümü 15 Şubat Türkiye’de olaysız geçti.

3) Diğer yandan bölgeye yardım faaliyetlerini üst seviyeye çıkaran Erdoğan yılbaşından bu yana TRT Şeş dahil Kürtçe konusunda önemli adımlar atarak DTP’nin elinden Kürtçe kartını almaya çalıştı. Kürtçe yani anadilde eğitim ve yayın  hakkı DTP’nin en önemli siyasi argumanı. Partinin elinden bunu almak onu siyasetin çöl ikliminde susuz bırakmaktan farksız.

4) Bu arada bölgesel gelişmeler de DTP’nin aleyhine işliyor. Irak’tan çekilmeye hazırlanan ABD Kuzey Irak’ı Türkiye’nin “himayesine” bırakıyor. Kuzey Irak’la Ankara arasında doğrudan iletişim kanalları açık tutuluyor. Irak’ta yapılan yerel seçimlerde Iraklı Kürtler beklediğini bulamazken, ayrıca merkezi hükümetle aralarında ciddi sorunlar yaşıyor. İngiltere’de yayınlanan Independent gazetesi “merkezi hükümetle Kuzey’deki yerel hükümet savaşabilir” haber yapıyor. Bu konjonktürde Kuzey Irak da ABD de PKK’ya çorbaya düşen sinek muamelesi yapıyor. Yani PKK bölge aktörleri için artık mide bulandırıyor.

5) Son hamle ise Abant toplantıları ile geliyor. Türkiye’den 100 aydın “geleceği birlikte aramak” için Erbil’e gidiyor. Türkiye’nin Musul başkonsolosunun da katıldığı toplatırlarda kurulan diyalog dikkat çekici.

İşte Ahmet Türk’ün Kürtçe açılımı böylesi bir konjonktürde geliyor. Türk’ün amacı içeride ve dışarıda zemin kaybeden DTP’ye nefes aldırmak. Uluslar arası desteğini tamamen yitiren DTP’nin artık tek çaresi olan seçmenine “sizin için yaptıkları samimi değil, bakın Kürtçe konuştum diye başıma neler geldi” diyebilmek. Şu ana kadar bu çıkışa verilen tepkiler Ahmet Türk’ün istediği türden değil… Yazar Ümit Fırat’a göre İmralı’ya atıfla “Ahmet Türk’ü aşan siyasi bir adım olan” bu çıkış savcılık da dikkatli davranırsa amacına ulaşamayacağa benziyor.

İyibilgi.com



Bu haber 1,160 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,245 µs