rövanşı mı? | " /> rövanşı mı? | "/>

En Sıcak Konular

Kapatma davasının rövanşı mı?

26 Aralık 2008 10:38 tsi
Kapatma davasının rövanşı mı? Yargı içindeki çekişme daha farklı bir resmin çerçevesi olabilir mi? Yanıtlar pek de iç açıcı değil...

İsmail Küçükkaya / Akşam

Kavganın dünü ve yarını

Mahalli seçimlere üç ay kala, siyasi tansiyonun yükseldiği, yüksek yargı organlarının adeta birbirine girdiği günlerdeyiz. Seçim gündemi bu kez, maliyeti yüksek birtakım iddia ve spekülasyonların arasında kendine yer buluyor.

Demokratik kültürümüz henüz yerleşik olmasa da “seçim yapabilen” ve “iktidarları sandıktan çıkacak sonuçlara göre değiştirebilen” bir ülkeyiz, bu da 60 yıllık çok partili hayatımızın kazanımı.

Siyasi yapıları hızlı ve köklü biçimde tasfiye etmekte de beceri sahibiyiz. Bu da realite.

Devlet kurumları arasında “bir çeşit parçalanma” yaşanıyor.

Aydınlar ikiye bölündüler, kurumlar hem birbirleriyle hem de kendi aralarında çetin mücadelelere girdiler.

Hepsine tamam, ne var ki hukuk kurumları söz konusuysa orada durmak gerek. Yargı yıpranırsa nereye güveneceğiz?

Bugünkü tabloda yargının içinde olduğu mücadele, büyük kavganın ancak bir parçası. Zemine bakalım.

Son iki yılı rejim tartışmaları ile geçirdik, zaman ve enerji kaybettik. Sıkıntılı bir süreç yaşadık. Kavga ruhu bütün kurumların içine sindi. Sadece siyaset ve yargı değil, YÖK ve Emniyet gibi kurumlar da aynı kısır döngünün içindeler.

Altı yıldır işbaşında, yorgun bir iktidar, yıpranmış kurumlar, ikiye bölünmüş yüksek yargı...

Üstelik “toplum da fena yoruldu.”

Kavganın dünü malum, 3 Kasım’dan başlatın, kapatma davasına kadar getirin. Anlıyoruz ki mücadele devam edecek. Bu da bir ölçüde siyasetin gereği. Kavganın da bir bedeli var, herkes için.

İletişim yöntemi açısından siyasi zekâ bazen ötekileştirme yapar. Bu kimi zaman yargıya, kimi zaman medyaya, bazen de büyük sermayeye yönelik olabilir. Siyaset oyununun bütün aktörlerinin bu bilince sahip olması gerek.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yorgun, belki en çok o yorgun. AKP’nin dörtlü liderlik yapısından Gül Çankaya’ya çıktı, Arınç ve Şener başka dünyalara girdiler. Kabinede Başbakan Erdoğan’ın yükünü paylaşacak, O’nu zaman zaman uyaracak kimse kalmadı.

Şimdi “yerel seçimler” geliyor. “Reel durumlara” bakalım. Ekonomik kriz var. Dikkat edin bu kez soyut tartışmalar üzerinden gündem belirlenmiyor, geniş kesimlerin somut sorunları tartışılıyor. Burası önemlidir.

Yoksulluk, işsizlik, zam ve yolsuzluklar gibi temel konular siyasetin gündemini tayin ediyor. İktidarların gerçek performansı bu alanlardaki icraatlarıyla ölçülür. Akıllı muhalefet dönemi başladı. Yüksek yargıyla ilgili tartışmalar emin olun halkı kızdırıyor, insanlarımız yılgın.

OnarIcI lİderlİk İhtİyacI

Sandık tarihi, 29 Mart hayli önemli. Siyaset ve liderlik “gücünü korumak için hep kazanmak” zorunda. Güç kaybı, küçük oranlı olsa da bazı yapılar için, kritik konjonktürlerde adeta tsunami etkisi yapabilir. “Yenilmez armada” olmanın olağanüstü cazibesi vardır, lakin surda küçük bir gedik açılması karizmayı sarsabilir.

Başbakan Erdoğan’ın altı yıldır süren sınavlar dizisinin en çetini ekonomik krize karşı alınacak önlemlerde yaşanacak. Halkın gündelik hayatını etkileyecek politikalar belirleyici olacak.

Bizim seçmenimiz son derece akılcı ve pragmatisttir, günlük ihtiyaçlarına dönük beklentilerinde çok hassastır. Halk her zaman için cebindekini önemser.

AKP’nin siyasi geleceği, küresel krize karşı yapabileceklerine bağlıdır. İktidar partisinin, tüm siyasi aklını ve dehasını yatırım, istihdam ve ekonomik istikrara dönük kullanması gereken günlerdeyiz.

Gündemi değiştirme çabaları dikkat çekiyor. YSK, önemli bir seçime giderken seçmen kütükleriyle ilgili ciddi hataları önleyemiyor. Anayasa Mahkemesi dövüş ringine çıkmaya çok hevesli görünüyor. Yaşananları, kapatma davasının rövanşına çevirmeyiniz. Adalet terazisi şaşarsa bu millet sizi affetmez. Doğru düzgün bir seçim yapın, millet iktidarın gerçek performansını değerlendirerek tercihlerini sağlıklı biçimde kullanabilsin.



Bu haber 432 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,155 µs