En Sıcak Konular

Serdar Turgut


Serdar Turgut
0 0 0000

Başbakan'ın hastalığı



İşim gereği Başbakan'ı yakından izlemek zorundayım. Uzun zamandır onun davranışlarında bir tuhaflık olduğunu görüyorum. En söylenmeyecek, en uygunsuz yerde söyleyiveriyor Başbakan... Üstelik söylediklerinin ne büyük siyasi felaketlere yol açabileceğinin farkında değilmiş gibi davranıyor. Başbakan'ın ağzının, düşüncesinden hızlı davranma alışkanlığı başına bin türlü dert açtı. Danışmanları zorunlu olarak neredeyse 24 saat mesai yapan yalanlama mekanizması haline dönüştüler ama durumda hala iyileşme yok.

Örneğin; Başbakan'ın ağzı nedeniyle hapse girmiş olduğunu umarım hatırlıyorsunuzdur. Son günlerde ise oğlu şehit olmuş bir annenin önünde 'askerlik yan gelip yatma yeri değildir' diye konuşabildi. Bunun ne kadar şiddetli siyasi intihar vesilesi olacağını bile düşünecek vakti olmadı. Zaten daha önce de kendisine şikayette bulunan vatandaşlara 'ananı al da git' lafı da dahil olmak üzere birçok laf etmişti.

Tüm bu örnekleri alt alta koyup, davranış biçimini zaman içinde gözlemleyince Başbakan'ın davranışında bir tuhaflık olduğu net olarak görülüyor.

Konunun uzmanı doktor arkadaşlara da sordum... Onlar da davranışta bir tuhaflık olduğunu kabul ediyorlar ancak bunun bir hastalık olup olmadığı yolunda net bir oy birliği henüz yok... Varsa bile bu hastalığın adının nasıl konulacağı yolunda fikir ayrılıkları var.

Sadece arkadaşım Psikiyatr Profesör Doktor Yankı Yazgan'ın internet sitesinde yazmış olduğu bir yazıyı okurken Başbakan'ın hastalığını aniden anlayıverdim gibi geldi bana. Bu yazının başlığı 'Hiperaktif çocuk büyüdüğünde.' (Ee ne oluyormuş büyüdüğünde diye soracak olursanız, ben de Başbakan'ın davranış biçimine bakın da anlarsınız nelerin olabileceğini derim...)

Evet; bence Başbakan'da hiperaktivite var... O zamanlar belki teşhis edilmemiştir ama çocukluğunda başlamış bir durum olmalı bu. Bir insanın dilinin düşüncesinden hızlı hareket etmesi ve dikkat eksikliği, hiperaktivitenin en belirgin özelliği olabilir. Eğer Başbakan kendisini zinde tutmak ve dayanıklılığını artırmak için bazı doğal ilaçlar alıyorsa bunlar da durumuna katkıda bulunabilir.

Aslında basit bir ilaç tedavisiyle bu durumun etkileri son derece azaltılabilir. Modern yaşama ait olan bir durumdur bu ve son zamanlarda birçok çocukta teşhis edilmiştir. Onların anne ve babalarına sesleniyorum; çocuğunuzda hiperaktivite var diye üzülmeyin. Onlar Başbakan bile olabilirler ama onu vatandaşı azarlamanın kötü bir şey olduğunu öğreterek büyütün lütfen... Veya çocuğu ölen bir annenin yanında nasıl konuşması gerektiğini de öğretin...

Bu arada Başbakan televizyonda 'Bugs Bunny' türünden çizgi filmler izlemese iyi olur... Çünkü bu durumda hızlı çizgi film izlemek de iyi sonuç vermez.

Papermoon'da sol darbe

YazImIn devamını getirmek için dün İstanbul'a gelmiş olan Sayın Deniz Baykal'ı telefonla arayarak Papermoon'da yemeğe davet ettim. Sayın Baykal önerimi duyunca ilk önce bir kahkaha attı ve 'Daha önce Papermoon'da hiç yemek yemedim ama sizin davetinizle birlikte yiyebiliriz' dedi. Ancak konuştuğumuzda saat 12.45 civarıydı. Sayın Baykal ise 14.00 uçağı ile İstanbul'dan ayrılacağını söyledi. İstanbul'a en kısa zamanda geleceğini ve buluşmamızın gerçekleşeceğini söyledi. Bekliyorum...



Bu yazı 1,005 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 20 Nisan 2009 Cemaat ile TSK diyaloğa girmeli
    • 22 Aralık 2008 Erdoğan’ın kızının resmini görünce utandım
    • 11 Aralık 2008 Modernizmin ölümü ve anlamsızlık
    • 11 Kasım 2008 Fehmi Koru’nun yazısının şifreleri
    • 3 Kasım 2008 Acımasız düzen
    • 31 Ekim 2008 Medya Faşizmi nedir?
    • 28 Ekim 2008 THY’nin devrimci kararı
    • 24 Ekim 2008 Krizi fırsata çevirmek
    • 22 Ekim 2008 Kriz komplo olabilir mi?
    • 2 Ekim 2008 New York şehrinin kapanması
    • 16 Eylül 2008 Doğan’ın büyük kötülüğü
    • 17 Ağustos 2008 Medya da temizlenecek
    • 7 Ağustos 2008 Taşlar yerine böyle oturur
    • 27 Temmuz 2008 Faili meçhul hayatım
    • 17 Haziran 2008 Derin devlet gurusu
    • 23 Mayıs 2008 S-muhtıra
    • 1 Mart 2008 ABD’ye nanik yapılmaz
    • 29 Şubat 2008 Bölgenin ‘Büyük Abi’si
    • 9 Şubat 2008 Fakirlik ebedi oldu
    • 15 Ocak 2008 Enerji güvenliğinde stratejik ortaklık

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,303 µs