Semih İdiz
0 0 0000
'AKP gözden çıkarılmış olsaydı Rice gelir miydi?'
Türk-Amerikan ilişkileriyle yakından ilgilenmeye devam eden ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Mark Parris'e göre Washington'un "AKP'yi gözden çıkarması" söz konusu değilmiş. Parris, Dışişleri Bakanı Rice'ın, Türkiye'yi pek ziyaret etmeyen eski meslektaşlarının aksine, bir yıl gibi kısa süre içinde Ankara'ya iki kez gelmesini buna kanıt olarak gösterdi.
Parris ile Ankara'da Türk-ABD ilişkilerindeki son durumu konuştuk.
SORU: Türk-Amerikan ilişkileri zorlu bir dönemden geçti. Bu ilişkinin bugünkü durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
PARRIS: Mevcut durumu tanımlayan en bariz şey, Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın ziyaretidir. Dışişleri bakanlarımız Türkiye'yi pek ziyaret etmezler. Geçmişe baktığınızda bunu görürsünüz. Buna rağmen bir yıl gibi bir süre zarfında iki ziyaret gerçekleşiyorsa bunun bir anlamı var.
Stratejik vizyon belgesi
Birlikte yapmamız gereken çok önemli işler var. Bu ziyaret ilişkileri tekrar rayına oturtma çabasını yansıtıyor. Kanımca bu da olmuştur.
SORU: Bu ziyaretten bir Stratejik Vizyon Belgesi üzerinde çalışma mutabakatı çıktı. Nedir bu belge?
PARRIS: Bu belge yeni bir zemin oluşturmaya çalışacaktır. Benim buradaki büyükelçiliğim sırasında da benzeri bir belge çıkmıştı ortaya. Bu tabii ki müzakere edilmiş olan ya da yasal olarak bağlayıcı olan bir belge değildi.
Ancak, nelerin üzerinde yoğunlaşmamız gerektiği konusunda bir çerçeve sağlıyordu. Bu yeni belge sayesinde ilişkilerin sadece Irak veya Hamas konularına indirgenemeyeceği, çok daha geniş bir boyutun söz konusu olduğu daha iyi anlaşılacaktır.
PKK konusunda umutlu
SORU: İran konusunda ABD Türkiye'den ne istiyor?
PARRIS: İran'a karşı bir askeri operasyon konusunda spekülasyona girmek için erken. Şu anda ağırlık diplomasi üzerinde ve bu süreç aylarca sürecek. Türkiye ile ABD bu konunun tüm ayrıntıları üzerinde mutabık kalmayacaklardır. Kalmaları da gerekmez. Önemli olan, samimi bir diyaloğun sürmesi ve beklenmedik sürprizlerin önlenmesidir. Türkiye gibi, İran ile ilişkisi olan önemli bölgesel ülkelerin, stratejik müttefikleriyle eşgüdüm içinde, aktif bir rol oynamaları çok önemli.
SORU: Kuzey Irak'taki PKK konusunda ABD Türkiye'nin isteklerini niçin karşılayamıyor?
PARRIS: Bu konuda daha fazla şey yapılmamasından rahatsız olan Amerikalıların sayısı az değil. Türklerin sabırsızlığı da anlaşılır bir durum. Iraklılar ülkelerini yeniden inşa etmeye çalışıyorlar. Zamanı ve olanakları, hükümet kurma ve ülkenin dağılmasını engelleme gibi hayati bir çabadan başka bir tarafa yöneltmek kolay olmuyor. Buna rağmen PKK konusunda bir şeylerin yapılacağı konusunda umutluyum.
SORU: Bayan Rice'ın gündeme getirdiği önemli konulardan biri de Rusya'ya olan enerji bağımlılığının azaltılması meselesiydi.
Petrol daha önemli olacak
PARRIS: Artan petrol fiyatlarına bakmanız yetiyor. Bu, yaşamımızın giderek daha önemli bir konusu olacak. Büyükelçiliğim sırasında bir enerji stratejisinin oluşması için "Doğu-Batı Koridoru" gibi konular üzerinde çok çalıştık. Bu çabaların başarısını yakında ilk tankerlerin Ceyhan'dan petrol yüklemeye başlamalarıyla göreceğiz. Ancak arada geçen zaman içinde yeterli adımların atıldığını da düşünmüyorum.
Bu süre içinde enerjiyle ilgili görüntü daha da kötüleşti. Bu ortamda tek bir gücün tekel oluşturması sağlıklı değil. Onun için büyük görüntüye yeniden bakma zamanı gelmiştir.
Türkiye ise bu çerçevede dikkatlerin odağındadır. Dışişleri Bakanı Rice'ın sözlerini bu çerçevede görmek gerekiyor. Bu konunun Stratejik Vizyon Belgesi'nin temel konularından biri olacağına da inanıyorum.
SORU: ABD, söylendiği gibi, AKP'yi gözden çıkardı mı?
PARRIS: Bu doğru olsaydı Condoleezza Rice Türkiye'ye gelir miydi? Onun için sorunuza basit yanıtım "hayır"dır.
Bu yazı 1,340 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
1 Ağustos 2011
Artık muhtıra değil, emeklilik dilekçesi veriliyor
-
16 Mayıs 2011
Suriye karıştıkça Türkiye’den beklenenler artıyor
-
3 Ocak 2011
''İsrail ve Suriye için Türkiye en iyi arabulucu''
-
13 Aralık 2010
AB’den gelen büyük desteğin nedeni
-
13 Ekim 2010
ABD ile ilişkilerde tren kazası olasılığı
-
4 Ekim 2010
İsrail’de yoğun Türkiye aleyhtarı Propaganda
-
28 Ağustos 2010
Avrupalılar bile AB’ye artık inanmıyor
-
3 Temmuz 2010
İsrail, Türk-ABD ilişkilerinin koşulu haline geliyor
-
31 Mayıs 2010
Savunma stratejimizi etkileyecek gelişmeler yaşanıyor
-
8 Mart 2010
ABD dış politikası amatörlerin elinde mi?
-
2 Kasım 2009
Peki, CHP ne yapıyor?
-
8 Haziran 2009
Obama’nın verdiği desteğin arka planı
-
23 Şubat 2009
Batı’dan uzaklaştığımız inancı artıyor
-
6 Ekim 2008
Aktütün saldırısıyla akla gelen sorular
-
20 Ağustos 2008
Washington ile Montrö sıkıntısı
-
18 Ağustos 2008
Türkiye ittifaksız kalırsa ne olur?
-
11 Ağustos 2008
Türkiye’yi Batı’ya iten Rusya’dır
-
2 Ağustos 2008
Batı kadar Doğu da rahatladı
-
21 Ocak 2008
Erdoğan-Sarkozy-Merkel zirvesi bir tuzak mı?
-
31 Aralık 2007
2008'de Türk- ABD ilişkileri
Yorumlar
+ Yorum Ekle