0 0 0000

Hakikat çocuklar! Hakikat!

Çocukların diliyle konuşabilirseniz, onlar sizi bir büyük gibi dinlerler! Ve inanın ki sizi büyüklerden bile daha iyi anlarlar… Çünkü çocukları 'dijital' yapanlar o büyüklerdir! Hiçbir 'şey'den haberi olmayan büyükler! Sanal büyükler! Yeniden çocuk olmak isteyen büyükler! Çocuk olabilmek için kendi çocuklarını bile 'ateş'in içine atmaktan hiç çekinmeyen büyükler! Büyük çocuklar! Dijitaller!

Dijital bir hayat istemiyorsanız, tabiatınızı kaybetmeyin… Ona sahip çıkın! Yeryüzüyle kendi tabiatınız birdir! Biri kirlenince diğeri de kirlenir, parçalanır, dağılır! Dışınızdaki kirlenmeyi fark edersiniz de içinizi fark etmezsiniz! Ne tuhaf değil mi? İçini bilmeyen insanlar neyi bilebilirler ki? Ama dışarısı hakkında sonsuza kadar konuşurlar! Boş konuşurlar! Ve bu dünyadan hiçbir 'şey'i bilmeden ayrılırlar! Tek bildikleri şudur! Hiç bilmeden, araştırmadan, okumadan konuşmak, eleştirmek, kalp kırmak, daha da ötesi küfre dönüşen bir üslupsuzluk içinde çevreye öfke saçmak! Toplumdaki huzursuzluğu arttırmak! İnsanın yıkmak kırmak için değildir ki bu dünyaya gelme sebebi! Yapıcı olmak, güzelleştirmek, iyiliği yaymak, yayabilmek içindir! Her konuda 'bir' ölçü oluşturmak! Sırat-ı müstakim üzerine yaşamak, yaşayabilmek! Bu huzuru her kim bozuyorsa inanın ki şeytana hizmet ediyordur en azından o an için! Ama bu huzursuzluğu sürekli bozanlar da varsa o insanlar, şeytanın kadrolu memurlarıdırlar! Maaşlarını ondan alıyorlardır! Ve artık onsuz da yapamazlar! 'Yapay zekâ'ya bağımlıdırlar! Aralarında bir 'yapay kan' alışverişi başlamıştır! Gelecekteki 'ölümsüzlük' için…

Ne tuhaf değil mi bu yazılanlar? Günlük okumaların içinden çıkamıyorsanız elbette hiçbir 'şey'i anlamayacaksınız! Sadece sanal olanla yetineceksiniz! Oysa hakikat olmadan insan kendi sahibini bilemez! Sanabilir ki bu dünyaya 'ateşten ekran'ların içinde oyun oynayıp eğlenmeye gelmiştir! Hazlı anlar! O anların sahibi şeytandır işte! Sizi o 'harikalar diyarı'na çekip, esir alıp, köleleştirip, çocuğunuzu bile elinizden alıp, cayır cayır yakan o 'ateşten put'ların sahibi şeytan! Ne kadar da yazsak görüyoruz ki 'boş'! Bir karşılığı olabilmesi için bu yazılanların, sizin o 'boş' konuşmalardan vaz geçmeniz gerekiyor! Boşluklar dolmak içindir! Sizdeki boşluğu 'hakikat'le bizler dolduramazsak, görüyoruz ki o boşluğu, 'sanal' olan bir gerçeklikle dolduracaklar!

Fark edin ey müminler! Eşikaltınızda artık hiç boşluk kalmadı! Doldu! Yakında 'error' verecek! Şeytanın açık-kapalı-gizli tüm mesajları şuuraltınıza yerleşti! Ne şuursuzsun derler ya hani! İşte bugünkü durumunuz öyle! Ülkemizde son yaşananlara bu gözle bakarsak öylesine şuursuz işler yapılıyor ki! Ama anlaşılıyor hemen! Sizin şuurunuzun sahibi şeytan! O emrediyor siz yapıyorsunuz!

Çocuklar! Ey dijital olmayan çocuklar! Söyleyin o sanal babalarınıza, annelerinize! Sizleri 'bir' çocuk gibi değil, 'bir' hakikat gibi dinlesinler! Çocuklar öylesine masumdurlar ki o 'ateş'e düşmeden önce… Hepimize yapay olmayan 'bir' akıl bile verebilirler!

Yeter ki o çocuklara ilgi gösterelim!

Hakikati onların aracılığıyla duymaya hazır olalım…

 

Bu yazı 2,642 defa okundu.