Bilal Kemikli
0 0 0000
Şam Yeniden Huzur Şehri Olsun
Şam huzur şehridir
Huzurlu ve dingin bir şehir! Bende kalan eski fotoğraf böyle! Mescid-i Emeviyye'den çıkıp, bizim Kapalı Çarşı'yı andıran Hamidiye Çarşısına doğru şöyle bir seyrana çıkınız. Sonra Selimiye Tekkesi'nde, Sultan Vahdettin'in huzurunda Osmanlı'yı, Şâm-ı Şerîf'i ve İslam dünyasını tefekkür edin. Tarih sayfalarını açacak ve orada derin bir sohbetin içinde kendinizi bulacaksınız.
Şam sokakları her defasında bendenize huzur vermiştir. Zira Şam, huzur şehridir
Şimdi iyi hatırlıyorum... 92'nin sonbaharıydı. İbnü'l-Arâbî hazretlerini ve İbn-i Teymiyye üstadımızı ziyaret edip Emeviyye Camii'nde huzura durmuştuk.
İlk ziyaretim, 92'nin sonbaharı
Daha sonraki yıllarda Mektebetu'z-Zâhiriyye'deki yazmaları bir iki defa ziyaret etmiştim. Ama Mevlana Hâlid'in huzuruna, Şam'ı eteklerinde tutan o tepeye çıkmak nasip olmamıştı. Geriye dönüp bakıyorum, Şam benim için hep ilim ve irfan şehri olmuş. Orada kitapçılara, kütüphaneye ve eserleriyle hala yaşayan âlim ve ariflere uğramışım... Çoğalarak dönmüşüm. Şam çoğaltan şehir!
Lakin şimdi öyle mi? Bir kara bulut var, o sükûnet şehrinin, o huzur şehrinin üzerinde. Tam üç yıldır bu kara bulut, o huzur, sükûnet, ilim ve irfan şehrini esir almış. Beynelmilel suç örgütleri, silah tüccarları, kara kara gölgeler şehrin sokaklarını istila etmiş.
Demokrasi, barış ve güvenlik adına yapılan çalışmalar, o kara bulutların gölgesinde akim kalmaktadır. Maalesef insani yardım konusunda bile, ülkemiz yalnız kaldı. Cenevre bir umut olabilirdi
Bekliyoruz.
Beklerken ne yapılabilir ki? Dua ediyoruz
Çare arıyoruz.
İmdi o bulutlar dağılsın, yeniden ilim meclisleri kurulsun diye dua ediyoruz. Yeniden huzur içinde Mescid-i Emeviyye'de buluşmak, Şam çarşısında dolaşmak, Tekke-yi Selimiyye'deki ecdat yadigârlarını ziyaret etmek ve bir yolunu bulup Mevlânâ Hâlid'in makamına çıkmak... Çıkmalı!
Bendeniz huzur ve barış içinde, her zaman mütevekkil ve mütebessim olan Şam ahalisiyle selamlaşmak, sohbet etmek istiyorum. Ve onların düştüğü bu acı durumdan bir an önce kurtulmaları için ellerimi açıyor niyaz ediyorum!
Şam, Mevlânâ'nın Şems'i aradığı şehir
Şems, huzuruydu Mevlânâ'nın. O, huzuru Şam'da aradı. Şimdi yeniden yola düşüp, Şems'i aramak vakti! Ve Şam yeniden huzur şehri olsun diye, niyaz etme zamanı.
Şam yeniden huzur bulsun!
Not: Yazım hatalarına işaret eden değerli okuyucumuz Mürsel Arı'ya teşekkür ederiz.
Bu yazı 2,336 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
11 Nisan 2016
Öğrencime Mektup
-
5 Şubat 2016
Sahici Büyük Kimdir?
-
24 Ocak 2016
Aşkın Yolcuğu'na Dair
-
1 Ocak 2016
Kar taneleri: Semada raks eden dervişler
-
21 Aralık 2015
Eksik Gören Eksiktir
-
10 Ağustos 2015
Çeşm-i Cihân'a Ağıt
-
9 Temmuz 2015
Tevazu: İnsan toprağını işlemek
-
28 Haziran 2015
Ses vermek?
-
24 Haziran 2015
Bu kitap neden yazıldı?
-
4 Haziran 2015
Muhalefeti mi seçeceğiz?
-
10 Mayıs 2015
Ruhuma Sükünet Veren Şehir
-
20 Nisan 2015
Sevgili kızım, beklemeyi bilmeliyiz
-
5 Nisan 2015
Bedhah tuzaklara karşı
-
9 Mart 2015
Bu iyi bir zamandır
-
12 Şubat 2015
Oğluma birkaç not
-
27 Ocak 2015
Öğüt Almak: Nasihatname geleneğimize dair
-
19 Ocak 2015
Son hadiselere ve tartışmalara dair
-
29 Ekim 2014
Dostun Bahçesinde Teferrüç Etmek
-
14 Ekim 2014
Camide buluşalım
-
9 Eylül 2014
Bir Gönül Köprüsü
Yorumlar
+ Yorum Ekle