En Sıcak Konular

Nedret Ersanel



Nedret Ersanel
0 0 0000

2014: Bize ne olacaksa, tüm bölgeye o olacak!



Batı’nın bir gözlüğü var ve bir de gözü.. Hangisini tercih ediyorsanız, Türkiye’nin istikrarını isteyip istemediğinizi anlayabiliriz. 2014, büyük Ortadoğu’da ‘politik İslam’ın kader yılı olacak. Türkiye’ye önümüzdeki 1,5 yıl içinde ne olacaksa bölgede de o olacak!

Mısır’da önce seçilmiş hükümetin darbe ile devrilmesi ardından da Müslüman Kardeşler’in terörist örgüt ilan edilip, mallarına el konulması ile Türkiye’deki gelişmeler arasında-pratik değil ama teorik-‘paralellik’ kuran, açık yazalım, davet eden uluslar arası metinler var. Kimi Körfez ülkelerinde bu yöndeki yayınların ‘her gün’ sıklığında olduğu söylenebilir.

27 Aralık tarihli Star Gazetesi’nde köşesinde Cemil Ertem şöyle bir bilgi aktarıyor; “… Suud ve BAE haber kanalları neredeyse bütün vakitlerini Erdoğan karşıtlığına ayırmışlar. Nedeni de çok açık; Mısır’da olanın Türkiye’de olmasını istiyorlar, bunu neden istedikleri de açık. Ortadoğulu bir uzman, ‘şu an Suudlar ve BAE, tıpkı Mısır gibi, Türkiye operasyonuna milyarlar ayırdı, bunu bilin’ dedi”.

Türkiye’de yaşanan devlet-‘paralel devlet’ mücadelesi hakkında dışarıda ‘ilk bakışta’ söylenen; ‘bir yolsuzluk tartışması’ olduğu. Ama meseleye hakim olanlar için ikinci cümle: ‘bir güç mücadelesi’nin yürüdüğü. İşte bu ikinci teşhisten sonra gelen tüm ‘objektif’ okumalar konunun ‘iç mesele’ olmadığını da anlatıyor...

Başbakan Erdoğan’ın ABD Büyükelçisi ile yaşadığı ve şimdi ‘sulh’ edilmiş görünen tartışma, taze Ankara incelemelerinde hemen söylenen referanslardan ilki. Bir farkla; tartışmanın içeriğinden ziyade niteliği üzerinde duruluyor. Yani, Ankara denli Washington’un da neden rahatsız olabileceği hakkında fikir yürütüyorlar.

Bunun karşılığı da şimdiye kadar bir tane ama nar doluluğunda; ABD, Ankara’nın son dönem dış politikalarından mutsuz. Kendi başına iş yaptığı düşünülüyor. Tercümesi; Bağımsız! İşte Batı açısından mide kaldırıcı bu kelime ile bugün Türk iç politik dengeleri arasında ‘bağ’ kurmayan neredeyse tek bir okumaya rastlamak mümkün gözükmüyor. Üstelik bu bağ ile ‘paralel devlet’ arasındaki tesadüfü en azından zikretmeyen de yok! (‘Dış politikada kendi başınalık neymiş’ dendiğinde; ilk maddesi İsrail ile küslük, son maddesi Çin füzeleri olan bir düzinelik liste sayılıyor. Bildik ama gerçek.)

Kaldı ki, ‘her seçimden önce AKP bu tür gerilimler üretiyor’ tezi, siyaset dinamiğinin doğasını bilenler tarafından müstehzi ifadelerle karşılanıyor: Seçime giden günler iktidardan çok, ‘iç-dış muhalefetin mümbit oyun alanlarıdır’.

Türkiye’nin içinde bulunduğu iç-dış-ekonomik-politik anaforun, dışarıdan okunuşu konusunda elle tutulur, ‘anlaşılır’ bir numune var.

‘AKP iktidarının demokratik olmayan ve Batı tarafından benimsenmeyen, sizi rahatsız eden uygulamaları nedir’ dediğinizde merkez Avrupa’dan da ABD’den kimi işadamlarına yönelik baskıdan şikâyet geliyor. (Malum, Gezi olayları sırasında da bu konu gündeme gelmişti!) ‘Mesela’ dendiğinde, ‘Hükümet kendisinden olmadığını, muhalif olduğunu düşündüğü büyük ekonomik gruplara baskı uyguluyor. Örneğin onları ihalelerden faydalandırmıyor veya eliyor’ yanıtı veriliyor. Bu da bilindik.

Değeri 3 milyar doları bulan bir ‘gemi’ ihalesinin böyle bir gruptan alındığı, bir başka gruba verildiği detaylarıyla anlatılıyor. Yani onlara göre bu firmalar cezalandırılıyor! İşte bu bakış, Türkiye’nin ‘iç politik’ tartışmalarını Batı’nın nasıl keskinleştirdiğinin, cambaza baktırırken-bugün tam yerine oturan- cüzdanın nasıl tırnaklandığının örneği.

‘Gemi’; Türkiye’nin ‘küresel güç projeleri’nden biri. Neredeyse uçak gemisi! Ve geminin görevini tanımlayan, Batı’yı ‘deli’ eden cümleyi de aktarayım; “… gerek görüldüğünde okyanusta da görev yapacak. Ege, Karadeniz ve Akdeniz harekât alanlarında ve gerektiğinde Hint Okyanusu ile Atlantik Okyanusu’nda kullanılabilecek.”

‘Türk deniz gücünün dünya denizlerinde temsiline katkı sağlayacak’ bu ve ‘diğer gemiler’, iki ana kutup olarak tüm dünya coğrafyalarında karşılaşacak ABD ve Çin’in denizlerdeki rekabetinde, çatı kaplaması değişen Ortadoğu, enerji kaynak ve yollarının güvenliğinde elbette Türkiye’nin menfaatleri adına ‘toka sancak’ yapacak! Batı’nın okuması da, Türkiye’nin iç-dış hamlelerine bakışı da, seçimleri izleyişi de budur. ‘İçi bizi, dışı onları yakar’!

Ankara’nın dış politika ataklarına Batı gözlüğüyle değil gözüyle bakabilirseniz, elinizde tüylerinizi diken diken eden bir liste oluşur. İçinde uzmanlarının dahi tam dökümüne hâkim olamadığı petrol ve gaz yolları, Japonya ile Altay tankı ortaklığı, yüzünü ağır ağır ama-yeniden Hazar’dan, Çin-Rus koridoruna çevirecek ve kuzey kutbuna dahi bir göz atarak işte okyanuslarda da bulunacak Türkiye için, hepsinden evvel Ortadoğu’da apayrı bir rekabete taraf olacak Ankara için iki temel ihtiyaç var: siyasi istikrar ve para!

Paranın durumu şudur: Borsa 16 Aralık’ta 74.843, 27 Aralık’ta 63.885, dolar 2.177, Euro 3.0155, Faiz %10,63! Türkiye’nin milyar dolar cinsinden toplam kaybı ile ilgili her kafadan ayrı bir ses çıkıyor ama hangisini kabul ederseniz edin iyi değil. Bu değerleri tetikleyen, Türkiye’nin ekonomik istikrarı kadar politik istikrarına da saldırıyor ve şimdi alay konusu olacak denli popülerleştirilen ‘zamanlama’yı yaratan da işte O. Zamanlamanız yok ise yaşatmazlar!

Hızla anlamak gerekiyor; Başbakan Erdoğan sadece AKP Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’ı değil. Tüm bölgede politik İslam’ın merkezinde oturuyor. Kuşatma o! AKP’yi de, Başbakan’ı da kim kuşatıyorsa, bölgedeki politik İslam’ı da o kuşatıyor.

2014, büyük Ortadoğu’da politik İslam’ın kader yılı olacak. Türkiye’ye önümüzdeki 1,5 yıl içinde ne olacaksa bölgede de o olacak! (Geçen yazıda da belirttim; bu bölgesel ve küresel yönelimlerin değiştiği, değiştirilmeye ‘devam’ ettiği anlamına geliyor.)

Yazımızı alıntıyla açtık, öyle kapatalım; “Üst düzey istihbarat yetkilileri tarafından bir partiye davet edilen Suudi Arabistan’ın eski Washington Büyükelçisi ve Arabistan İstihbarat Başkanı Bandar bin Sultan’ın, partide birlikte vakit geçirdiği bir eskort kız tarafından zehirlendiği belirtildi.”

twitter.com/nedretersanel



Bu yazı 5,550 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 13 Mayıs 2014 Ruslar UFO’larla bizim gibi it dalaşı yapabilir mi?
    • 6 Mayıs 2014 Berlin, Obama’nın (en iyi) arkadaşı değil
    • 29 Nisan 2014 'Manidar Zamanlama'ları Ayarlama Enstitüsü
    • 22 Nisan 2014 Albino çocuk ve beyaz kurdeleli uzaylılar inlere girebilir mi?
    • 15 Nisan 2014 'ABD'den Türkiye çıkışı' yazılır, 'ABD'den sakın çıkma' okunur!
    • 8 Nisan 2014 İsrail yanımıza, Rusya kolumuza, ABD nereye?
    • 31 Mart 2014 Erdoğan'ın yolu 'oralarda' anlaşıldı mı?
    • 25 Mart 2014 Twitter'ı kapatan Facebook'u niye kapatmadı?
    • 17 Mart 2014 Tokalaştığınız el işe yaramaz, diğer el önemli!
    • 10 Mart 2014 Büyük resme çıplak gözle bakılmaz
    • 4 Mart 2014 Dünyanın söküldüğü yer
    • 25 Şubat 2014 Aurens'in raksını Hüseyin alkışlıyor...
    • 11 Şubat 2014 Uçak gemisinden korkabilirsiniz ama büyüğü var
    • 4 Şubat 2014 Angel(a)’nın kanatları ve ışığın askerleri!
    • 28 Ocak 2014 MİT’i kelepçelemekten daha 'sembolik delil' ne olabilir...
    • 21 Ocak 2014 Akdeniz’de Çin-Rus tatbikatı ‘devlet TIR’larını rahatlatır mı?
    • 13 Ocak 2014 Rusya, İran yüzünden Londra'ya elinin tersiyle...
    • 7 Ocak 2014 Enerjiniz olmadan enerjiyi mi kontrol edeceksiniz?
    • 31 Aralık 2013 2014: Bize ne olacaksa, tüm bölgeye o olacak!
    • 24 Aralık 2013 Türkiye'nin canını o yüzden yakıyorlar

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,094 µs