Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
0 0 0000
Milyonlarca insan boş yere kolesterol ilacı içiyor
İlaç endüstrisinin müthiş pazarlama faaliyetleri ve kimi gerçekten bunlara inanan kimi ise menfaati icabı inanmasa da inanmış görünen hekimler sayesinde dünyada her gün milyonlarca insan boş yere kolesterol düşürücü ilaç (statin) içiyor.
31 Ocak 2011 tarihli “The Telegraph” gazetesinde yer alan “Milyonlarca insan boş yere kolesterol ilacı içiyor” başlıklı habere göre 40 yaşın üzerindeki her üç kişiden biri “statin” kullanıyor.
Durum bizde de farklı değil; 30’ lu 40’ lı yaşlarda aslanlar gibi sağlıklı insanlara kanlarında kolesterolleri biraz yüksek çıktı diye ‘kaşına gözüne bakmadan’ peynir ekmek gibi kolesterol hapı yazılıyor.
Oysa her ilaç için geçerli olduğu gibi kolesterol ilaçları da sadece özel bir grup hastaya faydası ve riskleri çok iyi hesaplanarak verilebilecek ilaçlardır.
Bugünkü bilimsel verilere göre de bu ilaçlar yalnızca “Daha önce kalp krizi veya felç geçirmiş, yüksek risk grubundaki hastalar” için faydalı olabilir. Bu tanımın dışında kalanların kolesterol ilacı kullanmalarını haklı kılacak kesin bilimsel kanıtlar yoktur.
Kolesterol ilaçlarının gereksiz kullanımının yaratacağı ekonomik kayıplar bir tarafa bunların ölüme kadar gidebilen, hayat kalitesini yerle bir eden çok ciddi yan etkileri olduğu da unutulmamalıdır.
Cochrane araştırması
34 binden fazla hastanın 1 seneden uzun süre takip edildikleri 14 araştırmayı değerlendiren bir meta-analizde, “kalp hastalıkları riski düşük olan kişilerde kolesterol ilaçlarının işe yaramadığı, hatta yan etkileri dolayısıyla zararlı bile olabilecekleri” sonucu ortaya çıktı(1).
Araştırmaya göre bu ilaçları her sene 1000 kişi kullandığında sadece 1 kişinin hayatı kurtulmuş oluyor.
Uzmanlar inceledikleri araştırmalarda, kolesterol ilaçlarının yan etkilerinde bir artış olmadan tüm sebeplere bağlı ölümler ile kalp krizi ve felçlerde azalma olduğunun belirlenmesine karşılık, çalışmaların çoğunda yan etkilerin bildirilmemesi, kalp hastalığı olanların da çalışmaya alınmış olması gibi, sonuçları şüpheli kılan taraflar olduğunu bildiriyorlar.
Araştırmaya katılan uzmanlardan Shah Ebrahim, doktorları gereksiz statin tedavisi yapmamaları konusunda uyarıyor ve şunları söylüyor:
“Kısa adı NİCE olan “The National Institute for Health and Clinical Excellence’ in 10 sene içinde kalp krizi, felç ve kalp hastalığı riski normalden yüzde 20 fazla olanlara statin verilmesini tavsiyesine ben de katılıyorum.
Ancak düşük riskli kişilerin bu tedaviden fayda göreceklerine dair kesin bilimsel kanıtlar mevcut değil. İlaç endüstrisinin amacı olabildiğince fazla insanın ilaç kullanması; ancak bu bayat bir numara!”
Fiona Taylor da “İlaç endüstrisi tarafından desteklenen araştırmaların sonuçlarının daima ilacın lehine olduğunu” vurguluyor.
Buna karşılık Oxford Üniversitesinden Prof. Colin Baigent “Statinlerin tüm sebeplere bağlı ölümleri 5 yıl içinde yüzde 10 azalttığının ispatlandığını söylüyor ve ekliyor:”Statinler son 20 senenin en büyük başarısıdır ve binlerce insanın hayatını kurtarmıştır.”
Gelelim neticeye
Tek hedefi daha çok kazanmak olan ilaç endüstrisinin hegemonyası altındaki modern tıp hastaların değil laboratuar bulgularının tedavi edilmesini emrediyor. Kanda kolesterolü yüksek olan herkese statin sınıfı bir ilaç yazılması da modern tıbbın dayatmalarından biri.
Ben de kolesterol ilaçlarının kolesterolü yüksek olan her hastaya rastgele yazılmasını doğru bulmuyorum. Çünkü tek başına kolesterol yüksekliği bir laboratuar bulgusu, tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil!
Kalp-damar hastalıkları ve bunların komplikasyonlarının önlenmesi için asıl yapılması gereken damar sertliğine (ateroskleroz) yol açan diyabet, obezite, hipertansiyon, sigara, hareketsizlik, kötü beslenme, stres gibi faktörlerle mücadele ve bunların ortadan kaldırılmasıdır!
KAYNAKLAR
http://www.update-software.com/BCP/WileyPDF/EN/CD004816.pdf
http://www.telegraph.co.uk/health/healthnews/8267570/Millions-taking-statins-needlessly.html
Bu yazı 3,628 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
31 Ekim 2014
Günde 3 bardak süt kemik kırığı ve ölüm riskini artırıyor
-
14 Mayıs 2013
Akademik sahtekârlık geleneğinin kime ne zararı var
-
11 Aralık 2012
Yakında ruh hastası olmayan kalmayacak
-
9 Ekim 2012
Bir Türk tıp alanında Nobel alabilir mi?
-
3 Ekim 2012
Burun damlaları ile aldatılıyor muyuz?
-
2 Ekim 2012
Kimi kime şikâyet edelim?
-
1 Ekim 2012
Türkiye'de mamografi taramaları rezaleti
-
16 Eylül 2012
Mamografi taramalarına karşıyım
-
10 Eylül 2012
Modern tıbbın son numarası: Aşırı teşhis
-
8 Eylül 2012
Mamografi kanser riskini arttırıyor
-
7 Eylül 2012
Benzer ilaç nedir?
-
28 Ağustos 2012
Meme taraması saç taramaya benzemez
-
14 Ağustos 2012
Antibakteriyel ürünlerdeki büyük tehlike
-
6 Ağustos 2012
Sağlıklı suda hiçbir mikrop olmamalıdır
-
30 Temmuz 2012
Enerji içecekleri yasaklanmalıdır
-
23 Temmuz 2012
Damacana mı musluk suyu mu?
-
10 Temmuz 2012
İlaç tanıtımında bundan iyisi Şam'da kayısı
-
23 Haziran 2012
Bir sağlık haberi skandalı
-
13 Haziran 2012
Ot-Çöp tüccarlarından alacağımız dersler de var
-
17 Nisan 2012
Sönmez gene döndü
Yorumlar
+ Yorum Ekle