En Sıcak Konular

Emre Aköz


Emre Aköz
0 0 0000

16 yaşındaki Kürt genci dağa kim çıkarıyor?



İstanbul'da yaşayan bir Kürt delikanlı düşünün... En yakın arkadaşıyla birlikte PKK'ya katılmaya karar veriyor. Dağa çıkıp 'gerilla' olacaklar...
Önce Güneydoğu'ya giden... Sonra Irak'a geçen... Ve nihayetinde Kandil'in yolunu tutan bu iki saf gencin hali nice olur?
Dağdaki yol ve geçitleri tutan militanlar, iki kafadarı çevirecek... Sorguya çekecek... Sonra da yukarılara götürecek... Öyle mi?
Hayır, örgütten kaçanların ya da yakalananların ifadelerinden öğrendiğimize göre hiç de öyle olmuyor: Ajan ilan edilip, oracıkta öldürülüyorlar.
Peki, elini kolunu sallayarak dağa çıkmak mümkün değilse, 16-17 yaşındaki genç Kürtler nasıl PKK militanı olup Kandil'e yerleşiyor?
Bir süredir e-postama "KCKinfo" başlıklı açıklamalar gönderiliyor. Bu bildirilerde, PKK'nın son durumuna ilişkin bilgiler yer alıyor.
Geçenlerde gelen bir bildiride, PKK saldırıları ve Hava Kuvvetleri'nin bombardımanları esnasında ölen militanlarla ilgili bilgiler vardı.
Bunlardan biri konumuz açısından ilginçti: "Şehit Çiçek Botan Devrimci Harekât Operasyonu" adını verdikleri Hakkâri- Çukurca saldırısında ölen militanlardan söz ediyordu.
Buna göre:
 Kod adı Agit Rojhilat olan 1989 doğumlu Rahim Yusuf örgüte 2005'te (16 yaşında) katılmıştı.
 Kod adı Kamuran Serbest olan 1987 doğumlu Zeki Savgın örgüte 2005'te (18 yaşında) katılmıştı.
 Kod adı Serdar Berxwedan olan 1990 doğumlu Numan Temoyi örgüte 2006'da (16 yaşında) katılmıştı.
 Kod adı Viyan Tolhildan olan 1990 doğumlu Pervane Delayi örgüte 2007'de (17 yaşında) katılmıştı.
 Kod adı Zınar Xeribo olan 1988 doğumlu Erhan Sucai örgüte 2005'te (17 yaşında) katılmıştı.
Daha büyük yaşta olanlar da vardı ama çoğunun 16 ile 18 yaş arasında örgüte katıldığı anlaşılıyordu.
***

Soru şu: Bu çocuklar kimin yardımıyla; analarını, babalarını, kardeşlerini, akrabalarını, arkadaşlarını, sevgililerini geride bırakarak 'gerilla' olmuşlardı?
Cevap: "PKK'nın kent örgütlenmesi" diye nitelenen KCK tarafından ikna ve organize edilerek dağa gönderildiler.
(Not: Türkçede, "Kürdistan Topluluklar Birliği" denen KCK'nın İngilizcesi, "Peoples Confederation of Kurdistan". Yani: "Kürdistan Halklarının Konfederasyonu".)
KCK hakkında başka iddialar da var: Büyük kentlerdeki PKK yanlısı kanun dışı sokak gösterilerini ve araba yakma eylemlerini de bu örgütün organize ettiği söyleniyor.
Murat Karayılan bir keresinde, "İstediğimiz kişiyi 24 saat içinde öldürebiliriz" demişti. Bunu yapacak olan, herhalde Kandil'den yola çıkıp Ankara'ya, İzmir'e gidecek bir militan değil, kent örgütlenmesinin bir tetikçisi olsa gerek.
***

"Artık silahla bir yere varılamaz" dediği için Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i, örgüt adına sorguya çeken "belediye işçisi" de KCK'nın bir parçasıydı. Kamuoyuna yansıyan MİT-PKK görüşmelerinde, MİT görevlisi Afet Güneş, "Biliyoruz metropolleri de doldurdunuz bu arada; patlayıcılarla doldurdunuz" diyor PKK'lı Sabri Ok'un, yarım ağız, "Yok canım" demesi, üzerine Güneş ısrar ediyordu: "Hepsini biliyoruz."
Metropollere yığılan patlayıcıları saklayan ve günü geldiğinde kullanacak olanlar, elbette o sırada dağda olan militanlar değil, KCK'lılar...
Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Büşra Ersanlı, işte bu yapılanmanın parçası olduğu iddiasıyla geçen gün gözaltına alındı.
Nedir bu olay? Muhalefete tahammülsüzlük mü, örgüte yardım ve yataklık mı? Yarın devam edelim...

Sabah

Bu yazı 1,618 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 23 Ağustos 2012 Yeni Anteplere dikkat!
    • 28 Haziran 2012 Suriye aynı zamanda Rusya'dır!
    • 21 Haziran 2012 Bunlar bizi kandırıyor
    • 23 Mayıs 2012 Tek emperyalist ABD mi?
    • 15 Mayıs 2012 Silivri izlenimleri (1)
    • 10 Mayıs 2012 Başkanlık sistemi: Valiyi halk mı seçecek?
    • 6 Mayıs 2012 Aşk olmadan meşk olur mu?
    • 3 Mayıs 2012 Çelişik mesajlar kafa karıştırıyor
    • 27 Nisan 2012 27 Nisan'ın da hesabı sorulacak mı?
    • 24 Nisan 2012 Stalinci olmak suç mu, değil mi?
    • 3 Nisan 2012 PKK'nın vesayet aracı KCK
    • 16 Mart 2012 Aleviler neden Sivas'ı 'yaptıranları' görmek istemez?
    • 9 Mart 2012 Hani kadınları eve kapatacaklardı?
    • 22 Şubat 2012 Seçilmişler, atanmışların kulu değil... Ya seçenler?
    • 16 Şubat 2012 Krizler bitmeyecek
    • 14 Şubat 2012 O ajanlara bir de böyle bakın
    • 10 Şubat 2012 2014 kavgası
    • 8 Şubat 2012 Kemalistler ve İsrail lobisi
    • 5 Şubat 2012 Müsamere kardeşliği
    • 25 Ocak 2012 Kemalistlerin baba kompleksi

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,322 µs