En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

Bir millet altı devlet



Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra bağımsızlıklarına kavuşan Türk devletleri, 1990’ların başında önce Turgut Özal’ı sonra da Süleyman Demirel’i cumhurbaşkanı olarak, “bir millet iki devlet” sloganıyla karşılarlardı. Bu slogan, salonlarda dakikalarca alkışlanırdı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, dün Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını kazanmalarının 20. yıldönümü nedeniyle Ankara’da düzenlenen toplantıda sloganı toparladı: “Bir millet altı devlet.”
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasında Türkiye, Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Kazakistan’ı aynı milletin parçaları olan altı ayrı devlet olarak tanımladı. Bu ülkeler arasındaki ilişkinin, işbirliğinin, dayanışmanın bu anlayışla daha da geliştirilmesini istedi.

Adriyatik’ten Çin Seddi’ne
Cumhurbaşkanlığı döneminde Süleyman Demirel, bu devletlerin yer aldığı coğrafyayı, “Adriyatik’ten Çin Seddi’ne” kadar uzanan Türk coğrafyası olarak tanımlardı.
Benzeri bir tanımı dün Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da yaptı. Davutoğlu, “Saraybosna’dan Kırgızistan’a kadar” diyerek, bu coğrafyadaki Türk dünyasının, tarihi, kültürel, ekonomik ve politik açılardan stratejik önemini, dünya ekonomisi ve siyasetini etkileyecek nitelikte olduğuna dikkati çekti.
Davutoğlu, “stratejik derinlik” teziyle uyumlu bir analiz yaptı. Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin nüfus bakımından seyrek, ancak doğal kaynaklar bakımından eşsiz zenginliğinin yüzyıllarca hâkim devletlerin nüfuz mücadelesine sahne olduğunu anımsattı. Rusya-İngiltere; ABD-İngiltere sonra Sovyetler Birliği’nin egemenliği ve nüfuzu altında; hâkim devletlerin sömürü mekanizmaları içinde geçen kayıp yıllara vurgu yaptı.

Putin’in Avrasya Birliği
Önümüzdeki yıl yapılacak devlet başkanlığı seçimine adaylığını açıklayan Putin, kurmayı planladığı “Avrasya Birliği”ni en büyük projesi olarak açıkladı. Sovyetler Birliği’ni yeniden canlandırmak gibi bir niyeti olmadığını, ancak Avrupa Birliği gibi bir Avrasya Birliği kurmak istediklerini ve ilk aşamada Kazakistan ve Kırgızistan’ın da bu birlikte olacağını ifade etti.
Putin’in Sovyet egemenliği altındaki coğrafyaya Rusya olarak yeniden nüfuz etmek istediği bir sır değil. Bu bölgeye Batılı devletlerin ilgisi aynı yoğunlukta devam ediyor.
Yeni dünya düzeninde Orta Asya’ya bakışta esas itibarıyla bir fark yok. Bu ilginin temel nedeni kuşku yok ki, bu coğrafyanın taşıdığı çok değerli doğal kaynaklar. Sovyet döneminde Moskova’nın on yıllarca ciddi bir karşılık vermeden kullandığı Azerbaycan’ın petrolü, Türkmenistan’ın gazı, Özbekistan’ın, Kırgızistan’ın altını, pamuğu; yine cazip hammaddeler olarak ilgi odağı.

Türkiye’nin işlevi
Bugünün dünden farkı, söz konusu devletlerin bağımsızlıklarını almış ve ayakları üzerinde durabilecek duruma gelmiş olmalarıdır. Bu durum, büyük devletlerin bu ülkelerle geçmiş yüzyıllardaki gibi bir ilişkiyi yeniden kurmalarına izin vermeyecek derecede güçlendirilmeli, kurumsallaştırılmalıdır. Bugün kurulacak ilişki karşılıklı ekonomik çıkarlara dayalı, eşit, kaynaklarını kendi halkının çıkarları için kullanabilen bir ilişki olmalıdır.
Türkiye’nin bu havzadaki işlevi, tarih, kültür, millet yakınlığından alacağı güç ve avantajla, bu ülkelerin demokrasilerinin ve ekonomilerinin güçlenmesine yardımcı olmaktır. Bu, Türkiye’nin söz konusu ülkelerle ekonomik entegrasyonunu güçlendirmesiyle başarılabilir.
Orta Asya’nın derinliklerinden Türkiye’ye kadar uzanan koridor, dünyanın en önemli enerji yoludur.
Türk cumhuriyetleriyle ortak çıkarlar doğrultusunda oluşturulacak ekonomik ve sosyal entegrasyonun dünya siyasetine yansıması altı devletin konumunun da güçlenmesi sonucunu doğuracaktır. Dünya üzerinde altı devletin aynı milletin parçaları olarak yaşadığı ve dünya ekonomisini etkileyecek değerde doğal zenginliklerle bezenmiş başka bir coğrafya yoktur. Altı devlet de bunun değerini bilmelidir.

milliyet

Bu yazı 1,104 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,665 µs