Mahmut Övür
0 0 0000
İran'a kıyak, Türkiye'ye tuzak
Neredeyse 30 yıldır şiddetin yarattığı kısır döngüden kurtulamıyoruz. Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz. Bıçak kemiğe dayandı.
1987'de rahmetli Özal'dan başlayarak Demirel, Çiller, Mesut Yılmaz ve rahmetli Ecevit tıpatıp aynı kelimelerle gelinen noktayı özetledi ama sonuç alınamadı.
Şiddet, şiddeti daha da artırdı. Uzun yıllar Kürdü inkâr eden, işkenceyle, faili meçhul cinayetlerle sorunu bastırmaya çalışan ceberut devletle, ona benzemeye çalışan ceberut örgüt arasına sıkışıp kaldık.
O sıkışmışlıktan çıkamamanın bedelini de ağır ödedik, halen de ödüyoruz. Denemediğimiz tek bir yol vardı; demokrasi...
Türkiye tarihinde ilk kez şiddete karşı "demokratik açılımın" devreye girmesi bu yüzden önemli...
Toplum, bu sürece 12 Eylül referandumuyla yüzde 58 destek verdi. Şimdi Öcalan'ı bile aradan çıkartan güç, Silvan saldırısıyla şiddeti yükselterek hükümeti kendi alanına çekmek istiyor.
Önümüzde duran soru şu; son 10 yılda geldiğimiz noktadan geriye mi gideceğiz, yoksa şiddete rağmen demokrasiyi derenleştirecek miyiz?
Başbakan Erdoğan'ın iftar konuşmalarında "bıçak kemiğe dayandı" ve "ramazan ayına" özel vurgu yapan sözlerinde "isyan" ve "feryat" bir aradaydı.
Anlaşılan isyanın gereği, teröre karşı sert bir mücadele verilerek yerine getirilecek. Bu mücadelenin tek başına çare olmadığı biliniyor. CHP, MHP ve BDP de devreye girmeli ve Türkiye Kürt sorununu ortak akılla çözmeli...
Şimdi gelelim satır aralarındaki "feryat"ın mesajına...
İşte burada görev sivil topluma düşüyor. Referandumda oy veren yüzde 58, hatta yüzde 42 bu kez ayağa kalkmalı, sokağa dökülmeli... Bu ülkenin kaderini, Türkiye'de şiddeti yüceltenlerin inisiyatifine bırakmamalıyız. Tıpkı İspanya'da teröre meydan okuyan 3 milyon İspanyol gibi kaderimize el koymalıyız... Barış isteğimizi, demokratik açılıma devam etme arzumuzu, şiddeti lanetlediğimizi haykırmalıyız.
Bu noktada birkaç şeyin altını çizmek gerekiyor.
Kürt sorununda beklenen adımlar henüz atılmış değil ama sivil siyaset alanları da kapalı değil. Yeni bir anayasa yapma fırsatı önemli bir şans.
Başbakan Erdoğan, sert sözlerine rağmen çok net biçimde "demokrasi ve hukuk" alanında Kürt hareketlerini mücadeleye çağırıyor.
Peki, PKK ne yapıyor?
PKK aklı, ne yazık ki İran'a tanıdığı toleransı Türkiye'ye tanımıyor. Oysa Türkiye, Kürtlerin demokratik kazanımı açısından İran ve Suriye ile kıyaslanmayacak kadar önemli bir noktada. Sıkıntılı da olsa Kürt sorunu bütün boyutlarıyla tartışılıyor. Parlamentoda grubu olan bir Kürt partisi ve 100'e yakın belediyesi var. İran ve Suriye'de bunların hiçbiri yok.
Peki, durum böyleyken PKK, geçtiğimiz hafta İran'a PJAK militanlarını sınır dışına çekme önerisi götürürken, Türkiye'de neden şiddeti yükseltiyor?
Bu sorunun cevabını kim verecek?
CHP'de Tekin operasyonu
CHP'de beklenen yönetim değişikliği gerçekleşti. Büyük bir değişim beklemiyordum ama Süheyl Batum'un gidip, Gürsel Tekin'in de örgütün başından alınması bu değişimin de sıradan olmadığını gösteriyor. Daha önce, Baykal ve Önder Sav'ın saf dışı bırakıldığını, sıranın Tekin'e geleceğini yazmıştım... Şimdi gerçekleşti ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "üç adım"da CHP'nin tek hâkimi olmayı başardı.
Yeni yönetimde, Gürsel Tekin'in görev değişimi ve Batum'un da dışarıda kalması kadar sürpriz sayılabilecek tek isim var; Mehmet Zeki Gündüz...
İsviçre'de yaşarken Kılıçdaroğlu'nun keşfedip getirdiği Gündüz, CHP Parti Meclisi üyesi seçtirildi ama nedense milletvekili yapılmadı ya da yaptırılamadı. Şimdi genel başkan yardımcısı yapılarak bu zafiyet giderildi.
Gündüz'ü sadece Türkiye kamuoyu değil CHP'liler de pek tanımıyor. Ankara'da bir kez görüştüğüm Gündüz, CHP'lilerin ezberini bozabilecek "yeni sosyal demokrat" bir düşünceye sahip... Türkiye'nin bölgesel rolü konusunda farklı yaklaşımlarıyla rakiplerini şaşırtacak ilginç bir siyasetçiyle tanışacağız...
Uzun yıllar AB ülkelerinde yaşayan Gündüz'ün gençlikten sorumlu olması da isabetli bir seçim...
sabah
Bu yazı 1,700 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
30 Eylül 2012
AK Parti kongresi ve Barzani
-
28 Eylül 2012
AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
-
23 Eylül 2012
CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
-
20 Eylül 2012
Otobüste 200 er
-
18 Eylül 2012
CHP günahlarından arınıyor
-
11 Eylül 2012
CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
-
1 Eylül 2012
Ya silah ya siyaset
-
30 Ağustos 2012
CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
-
19 Ağustos 2012
Barışı kirletmemek lazım
-
14 Ağustos 2012
Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
-
10 Ağustos 2012
Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
-
24 Temmuz 2012
Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
-
19 Temmuz 2012
CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
-
18 Temmuz 2012
CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
-
17 Temmuz 2012
CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
-
8 Temmuz 2012
Siyasetin yeni aktörleri
-
6 Temmuz 2012
CHP'de kurultay pazarlamacıları
-
3 Temmuz 2012
Zana'nın demokratik yolu
-
24 Haziran 2012
Uçak düşürme bir tuzak mı?
-
19 Haziran 2012
Gülen'in kararı neyin sinyali?
Yorumlar
+ Yorum Ekle