En Sıcak Konular

Ahmet Kekeç


Ahmet Kekeç
0 0 0000

Dayak bitti, şimdi iş zamanı



Zaten piyasaların “kriz” olarak algılamadığı “yemin krizi”nden ağır yaralı çıktılar...
Tekrardan dövmenin alemi yok.

Fakat şu kadarcık ta’rize de hakkımız olsun:

Ne yapmış oldunuz? “Şanlı direniş” ayağına kendinizi iyice küçültmek dışında, partiye ne kazandırdınız?

Hiç...

Neyse ki, (Mersin milletvekili İsa Gök’ün deyişiyle) “kuzu kuzu” yemin ettiler de, giderek sıkıcı bir orta oyununa dönüşen bu saçma boykot sona erdi. Böylece, hem “yeni CHP” iddiasını canlı tutmak için süre ve zemin kazandılar, hem de Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığını kurtardılar.

Boykotun devamı “eski CHP”ye yontacaktı, hiç de hak etmediği halde Deniz Baykal’ı (ve tabii ki Önder Sav takımını) yeniden tedavüle sokacaktı. Türkiye hayırlısıyla bu vartayı da atlatmış oldu.

Şimdi önümüze bakıyoruz...

Nedir o?

Boykotu sona erdiren mutabakat metninde “yeni anayasa” lafzı geçiyordu.

Demek ki, AK Parti ve CHP, “özgürlükleri” eksen alan yeni anayasa konusunda uzlaşmaya varacaklar. En azından CHP, Baykal döneminde olduğu gibi, “Ne anayasası? Bizim böyle bir mutabakatımız yok. Ancak çay içmeye gelirler” diyemeyecek.

Kılıçdaroğlu, seçim meydanlarında “yeni anayasa vaat ediyoruz” diyerek kendini bağlamıştı.

Buna rağmen, kaçış denemelerinde bulundu...

Mesela, “adamına” (Süheyl Batum’a) “Meclis anayasası” gibi tuhaf laflar ettirdi... Yani, apaçık bir anayasa suçu oluşturan “paralel meclis” fikrini ortaya atarak, bir anlamda ipe un sermiş oldu.

Sonra döndü, “anayasanın ruhu”na sığındı, “ilk üç madde asla değişemez” filan dedi.

Bununla da kalmadı, yine adamlarına, “Ne yani? Anayasadan Atatürk milliyetçiliği lafı da mı çıkacak?” şeklinde açıklamalar yaptırttı.

Zaten, “ilk üç madde ve anayasanın ruhu” diye tutturmak, “Ben yeni anayasa istemiyorum” demekti.

Fakat, artık kaçış yok.

Boykotu sona erdiren mutabakat metninde, “yeni anayasa çalışmaları içinde yer almak istiyoruz” diyerek, kendilerini bir kez daha bağladılar.

Madem acil gündem “yeni anayasa”dır ve halk böyle bir beklentiye sokulmuştur, önümüzdeki dönemde yapmamız gereken tek iş, partileri (özellikle CHP’yi) bu konuya ısındırmak olmalıdır.

Kemal Bey’in ve CHP’nin kurtuluşu buradan, yani yeni anayasa sürecine dahil olmaktan geçiyor.

Kaybedecekler ya da kazanacaklar. Biz “kazansınlar” istiyoruz.

Ki, memleket de kazansın.

Deniz Feneri

Ben bir şey demiyorum... Haber 7’den Senai Demirci ve Hasan Öztürk’ün yazısını okuyun... Prof. Ersan Şen’in açıklamalarına göz atın ve ortadaki apaçık “hukuksuzluğu” görün. Zaman gazetesinden Taha Kıvanç’ın yazısına bakmanızda da yarar var. Tuhaf şeyler dönüyor ortalıkta... 
Bir şey daha:

Kanal 7’nin genel yayın yönetmeni Mustafa Çelik Almanya’daki “Deniz Feneri Soruşturması”nda takipsizlik almıştı.

Madem Türkiye Cumhuriyeti savcılarının yürüttüğü soruşturma, Almanya’daki soruşturmanın bir uzantısı ve devamıdır, hakkında “takipsizlik” kararı bulunan Mustafa Çelik niçin tutuklandı?

Buradaki tuhaflığı da dikkatinize sunuyorum.

star



Bu yazı 1,372 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 26 Eylül 2012 Balyoz ve empati
    • 5 Temmuz 2012 Hükümeti ve cemaati çökertecek tek isim
    • 26 Haziran 2012 Ben olsam bu gazetecileri sürerdim cepheye
    • 20 Haziran 2012 Bu yazıyı Kürt kardeşlerim okusun
    • 4 Haziran 2012 Nerede bu inek?
    • 28 Mayıs 2012 Kana kan istermiş!
    • 14 Mayıs 2012 ‘Kes zırvalamayı’
    • 1 Mayıs 2012 Menderes de cami yıktırmış... Ne utanmaz adamlarsınız siz!
    • 20 Nisan 2012 Erol Özkasnak
    • 12 Nisan 2012 Suriye’yle savaşa mı giriyoruz?
    • 10 Mart 2012 ‘Zavallı Başbakan’
    • 29 Şubat 2012 Paşa niçin kendini öptürmedi?
    • 27 Şubat 2012 Bizi yormayın kardeşim
    • 17 Şubat 2012 Siz kimi kandırıyorsunuz?
    • 3 Şubat 2012 Rezil olmaya doymadınız mı?
    • 1 Şubat 2012 İyi ki sivil vesayet varmış, şerrinizden korunuyoruz
    • 19 Ocak 2012 Denktaş’ı diriltmek mi?
    • 14 Ocak 2012 Hangi gazeteciler valiz hazırlıyor?
    • 12 Ocak 2012 Kozinoğlu hakkında korkunç karartma
    • 2 Ocak 2012 İlan ediyorum: Hiç yüzleri kızarmayacak!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,645 µs