Nuh Gönültaş
0 0 0000
Dahili ve harici ''bedbaht''ların Ergenekon kardeşliği...
Ne kadar ilginç bir siyasal tavır değil mi?
AK Parti kazanmasın da kim kazanırsa kazansın!
Nasıl oluyor da dahili ve harici bütün "bedbaht"lar AK Parti karşıtlığında buluşabiliyorlar?
Bir araya gelmesi mümkün gibi görünmeyenler AK Parti'ye karşı bir araya gelebiliyorlar.
MHP ile BDP/PKK yakınlaşmasına dikkatinizi çekerim.
Birbirlerinin varlık sebebi olduklarını bundan daha güzel ifade eden bir durum olabilir mi?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasındaki ilişkinin üniversite yıllarında aynı okulda okumanın ötesinde bir yakınlaşma olduğu iyot gibi ortaya çıkıyor.
Hatta Ergenekon ile MHP ilişkisi...
Hatta Ergenekon ile CHP ilişkisi...
Bahçeli'nin Kılıçdaroğlu'nu kastederek "Alevi kardeşimiz Başbakan'ı rahatsız etti" sözü ilişkinin boyutunu ifade etmeye yeter de artar bile.
AK Parti olmasın da ister CHP, ister MHP, ister BDP/PKK olsun!
Rütbeli askerlerin 'AK Parti olmasın da BDP bile olursa olsun' içerikli sözleri internete düştü. Onlar bile AK Parti olmasın da BDP olursa olsun pozisyonu alıyorlar.
Memleketin en büyük sermaye grubu, servetini askeri darbe dönemlerinde yapmış olmalarına, varlıklarını devlet ihaleleri ile sürdürmelerine rağmen, AK Parti iktidarları döneminde sermayelerini 5 milyar dolar daha artırdıkları halde AK Parti'ye karşı CHP'yi öne çıkarıyorlar. Bunun için olmayacak duaya amin diyorlar ve 'CHP birinci parti olacak' gibi kargaları bile güldürecek bir tahmini dillendirebiliyorlar.
Özellikle İngiliz basınının AK Parti karşıtlığı ve CHP sevdasını nasıl açıklayacağız peki?
Bütün bu olup bitene bakınca bu durumu açıklayabilecek tek şeyin "Ergenekon kardeşliği" olabileceğini düşünüyorum.
Değilse ne yani?
Her şey yolunda.
Ekonomi büyüyor.
Milli gelir artıyor.
Türkiye'nin dış itibarı tavan yapıyor.
Ülke yarını bile göremezken gelecek on yılların planlarını yapmaya, gelecek on yılları öngörmeye başladı.
Demokratikleşmede, sivilleşmede önemli adımlar atıldı.
Askeri vesayet düzeni kırıldı.
Sorun ne o zaman?
Ormanın bütün sakinlerini ormanlar kralı aslana karşı birleştirebilen çıkar nedir?
Bence doğru soru bu.
Durumu anlamak için doğru soruyu sorduğumuz zaman doğru cevabı bulmamız zor olmaz!
Mühim olan doğru soruyu bulmaktır.
12 Haziran'da kim için, ne için sandığa gideceğim?
Bizi böcek gibi görenlerin dayandıkları anayasanın kökten değişmesi için gideceğim.
Ergenekonlar'la, Balyozlar'la bu ülkeyi sürekli yerinde saydıranlara karşı gideceğim.
Aslanı kurtlara çakallara, vatan hainlerine parçalatmamak için gideceğim.
Evet başka ifadesi yok. Dahili ve harici bütün bedbahtlar Ergenekon kardeşliğinde birleşirlerse, benim sandığa gitmem adeta vacip olur!
bugün
Bu yazı 1,975 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
8 Temmuz 2012
Delikli demir ile mertlik arasındaki ilişki...
-
5 Temmuz 2012
İki arada bir derede ölüm!
-
28 Haziran 2012
Dessas-ı ehli dünyanın hafiyeleri veya satılık kalemler...
-
26 Haziran 2012
Kılavuzu NATO olanın...
-
17 Haziran 2012
Davet ile davete icabet...
-
5 Haziran 2012
AK Parti celladına gülümserken...
-
31 Mayıs 2012
Kürtaj emanete ihanettir!
-
13 Mayıs 2012
28 Şubat dalgaları ve hükümetin kıyıları...
-
26 Nisan 2012
CHP'nin tarihi en yumuşak yeri...
-
24 Nisan 2012
Vatana ihanetin yasal dayanağı olur mu?
-
19 Nisan 2012
Peki, AK Parti iktidarı bin yıl sürecek mi?
-
17 Nisan 2012
Çevik Bir nefreti, Tayyip Erdoğan sevgisi...
-
14 Nisan 2012
Adaletin rövanşı...
-
8 Nisan 2012
İçimizdeki darbeciler yüzünden...
-
29 Mart 2012
Gazete kapatmak çağ dışı bir çözümdür...
-
22 Mart 2012
Talimatla akreditasyon olur fakat demokrasi olmaz...
-
13 Mart 2012
Liderlik cesareti...
-
8 Mart 2012
Stratfor ve WikiLeaks gazeteciliği!
-
1 Mart 2012
Bu ülkede 28 Şubatlar bitmez!
-
26 Şubat 2012
15 yıl sonra yeniden ''şubat soğuğu!''
Yorumlar
+ Yorum Ekle