En Sıcak Konular

Fehmi Koru


Fehmi Koru
0 0 0000

Kasetle bir tek can alınmıyor... Şimdilik...



Henüz bir ay var, ama '12 Haziran 2011'de yapılacak olan daha şimdiden 'kasetli seçim' özelliğini kazanmış bulunuyor...


CHP'de bir kasetle lider değişti. Milletvekili aday listesinden dört isme ait kasetler yüzünden MHP sarsıldı; kasetlerin arkasının geleceği söyleniyor. Şimdilik Ak Parti'yle ilgili bir kaset yok, ama söylentilere göre o da yakında.

İlk tespit şu: Partiler ve suçlanan kişiler kasetlerle ortaya dökülen yanlışlıkları ciddiye alıyorlar; aksi halde genel başkan istifa etmez, adaylar kendiliklerinden çekilmez veya lider tarafından istifaya zorlanmazdı.

Konunun siyasi tartışma gündemine girme biçimi düşündürücü. Kimi 'siyasette ahlâk' genel başlığı altına girecek tarzda tartışıyor konuyu; kasetlere kaydedilmiş türden ilişkiler siyasilere yakıştırılmıyor... Tartışmaya tam ters köşeden yaklaşıp siyasilere özel bir ahlâk standardı uygulanmasına karşı çıkan da az değil.

Daha fazla gürültü, mahremiyetin ihlâli çerçevesinde yaşanıyor. Yalnızca iki kişi ile yakın çevrelerini ilgilendiren bir ilişkinin 'gizlice' kameraya kaydedilmesini, şaşırtacak yöntemlerle internet üzerinden yayına sokulmasını şiddetle eleştirenler hayli fazla. Kasetle sonuç alınması rahatsızlığı daha da artırıyor.

Konuyu bu iki boyutta tartışanların hemen hepsinin haklı olduğu yönler var. Başkalarına uygulanmayan ahlâki standartların siyasilerden beklenmesi de beklenmemesi de aynı ciddiyette tartışılabilecek haklılığı olan görüşler...

En anlamsız tartışma ise kasetlerin kim tarafından kayda alındığı... Bugünün dünyasında, cesareti olan herkes gizli kamerayla çekim yapabilir, izini saklayarak görüntülerin yayınlanmasını sağlayabilir.

Gizli kamera yardımıyla özel hayatın mahremiyetine girilmesi esasen ahlâk dışı bir davranış tarzı; bu yolla sonuç alınmasının getireceği sıkıntılar siyasilere 'tuzak' kurmalara, şantajlara da kapı aralayabilir... Siyasi hayat içerisinde yer alan insanların gizlice kaydedilmiş 'beşeri zaafları' yüzünden şantaj altında tutulması, yayınlanmış kasetle sonuç almaktan daha tehlikeli bir yöntemdir.

Yakın tarihimizde tanık olunan bazı siyasilerin o güne kadarki çizgileriyle ters düşen davranışları, kendilerinin veya başında bulundukları partilerin siyasi yokoluşuna yol açan garip tavırları acaba bu tür bir şantaja maruz kalmaları yüzünden olmasın?

Benzer bir akıl yürütme tersinden de yapılabilir: Siyasi hayattan çoktan silinmesi beklenen nice isim her zaman dört ayak üstüne düşüyorsa, bunu, kamuoyu öğrendiğinde birilerini rahatsız edecek bilgileri veya belgeleri elinde bulundurmasına borçlu olmasın?

Sorulara bakıp özellikle Türkiye'den söz ettiğim sanılmasın; demokratik ülkelerin pek çoğunda benim burada soruya dönüştürdüğüm türden olaylarla sürekli karşılaşılıyor. ABD'de sözgelimi, her iki muhtemel soruya örnek teşkil edecek olaylar şu yakınlarda yaşandı, ileride de yaşanacaktır.

Ülkemizde yayınlanan kasetlerle sonuç alınabildiğini artık biliyoruz; yayınlanmayan kasetlerle alınan sonuçlar ise bir süre daha gizli kalmaya devam edeceğe benziyor.

Zaaf kaldırmayan bir uğraş alanına dönüşüyor siyaset; rahatsız edici bir gelişme, ama ne yaparsın?

zaman



Bu yazı 1,373 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ak Parti kongresinin düşündürdükleri...
    • 28 Eylül 2012 Yalan dünya, hem de ne yalan
    • 23 Eylül 2012 Tartışma sağlık alametidir
    • 20 Eylül 2012 Darbeler, CHP ve Deniz Baykal...
    • 18 Eylül 2012 CHP’nin özrünün anlamı
    • 16 Eylül 2012 Hayasızca saldırının düşündürdükleri
    • 11 Eylül 2012 O da bir gün bitecek...
    • 9 Eylül 2012 Ne olur, ne olamaz...
    • 6 Eylül 2012 Suriye politikasına yeniden bakmak
    • 29 Ağustos 2012 Türkiye Pakistan, Hatay da Peşaver değil...
    • 26 Ağustos 2012 Hayatları oyun
    • 19 Ağustos 2012 Orhan Pamuk tiksiniyormuş, ben acıyorum...
    • 14 Ağustos 2012 Milletvekili neden kaçırılır?
    • 12 Ağustos 2012 ‘Yeni gazetecilik’ denen şey
    • 9 Ağustos 2012 Tuzak varsa tedbir nerede?
    • 3 Ağustos 2012 Komutan tanıklık yaptı
    • 31 Temmuz 2012 Abdullah Gül ‘yeniden’ ha, gerçekten mi?
    • 24 Temmuz 2012 Kılıçdaroğlu siyaseti kirli (mi) görüyor
    • 18 Temmuz 2012 CHP’nin Ak Parti açmazı
    • 17 Temmuz 2012 CHP makas değiştirirken...

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,585 µs