En Sıcak Konular

Emre Aköz


Emre Aköz
0 0 0000

Atatürk vecizeleri nasıl uyduruluyor?



Haber eğlenceli: Atatürk'e ait olduğu sanılan sözler, meğer dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'nınmış.
Emniyet Genel Müdürlüğü, "Türk Polis Teşkilatı'nın 166'ncı Yılında 166 Belge" adlı bir kitap hazırladı.
Burada yer alan belgelerden biri, Atatürk'e atfedilen sözlerin Şükrü Kaya'ya ait olduğunu ispatlıyor.
Olay şöyle...
Yıl 1928... Polis ve Jandarma'nın Cumhuriyet Bayramı'ndaki performansı Cumhurbaşkanı Atatürk ve Başbakan İnönü tarafından pek beğeniliyor.
İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, ertesi gün Polis ve Jandarma yöneticilerine verdiği çay partisinde şöyle diyor:

***
"Dün sizin hali tavrınızdaki mertlik ve erkeklik, yürüyüşünüzdeki intizam ve ciddiyet, size olan haklı itimadı kuvvetlendirdi ve herkesi memnun etti.
"Çünkü herkes biliyor ki ve bilmelidir ki, polis ve jandarma kuvvetleri vatandaşlara huzur ve sükûn temin eden Cumhuriyet'in kanunlarına ve medeniyet düşmanlarına karşı kullandığı bir kalkandır. "Binaenaleyh Cumhuriyet'in kanunlarına ve memleketin huzur ve asayişine karşı gelebilecek ve vatandaşların hürriyetine tecavüz edebilecek her şeririn kafası behemehal bu kalkana çarpmalı ve parçalanmalıdır."
***
Bu konuşmanın mertlik ve erkeklikten söz eden başlangıç bölümü, bir süre sonra Atatürk'e mal ediliyor.
Emniyet ve Jandarmayla ilgili hamasi laflar etmek gerektiğinde, nutukçular, "Ulu önder Atatürk'ün dediği gibi..." diye başlayan cümlelere o lafı takıyor.
Bu gerçeği öğrenmek beni çok mutlu etti.
Aslında Atatürk'e ait olmayan malum özlü sözlere taktığımı bilirsiniz. Şimdilik elimde şunlar var:
1) "Sağlam kafa, sağlam vücutta bulur" sözü Atatürk'ün değildir. (Bunun hangi kanalla Atatürk'e yapıştırıldığını buldum.)
2) "İstikbal göklerdedir" sözü Atatürk'ün değildir. (Bir süre sonra bu konuda daha uzun yazacağım.)
3) "Mevzubahis vatansa, gerisi teferruattır" lafı şu anda Balyoz Davası'ndan yargılanmakta olan Çetin Doğan ve şürekâsının uydurmasıdır.
4) "Türk şoförü en asil duygunun insanıdır" elbette Atatürk'ün değil.
***
Bunlara Polis-Jandarma sözünü de ekleyince uydurmalar beşe çıkıyor. Peki, hepsi bu kadar mı? Değil.
Başkaları da var ama onlar henüz su üstüne çıkamadı. Neler mi? Şu tip şeyler...
Askerliğini er olarak yapan üniversite mezunları bilir: Diplomalılara eratı "aydınlatmak" için çeşitli konularda metinler hazırlatılır.
Mesela ben, "Atatürk İlkeleri"ni yazmıştım.
Özetle, CHP'nin 6 Ok'unun resmi ideolojiye uygun bir açılımıydı. Benim kararım değildi, öyle istemişlerdi.
***
Peki, geçenlerde ne öğrendim dersiniz!
1999 depreminden sonra, mühendislik mezunu bir ere, "Deprem" konulu bir kitapçık hazırlatmışlar: Deprem nasıl oluşur? Hangi tedbirleri almalıyız? Sarsıntı başladığında neler yapmalıyız?
Arkadaş bütün bu soruların cevabını gayet anlaşılır bir şekilde anlatan metni hazırlayıp komutana sunmuş.
Komutan kitapçığı incelemiş. "Tebrik ederim evladım, çok güzel bir iş çıkarmışsın" demiş.
Bizimki tam gururlanacakken, "Ama çok önemli bir eksiği var bunun" demez mi?
Nedir? "Metnin başına Atatürk'ten bir söz koymalısın" demiş komutan...
Hayda! Bizimkini almış bir düşünce. Atatürk'ün deprem temalı bir sözünü hiç duymamış.
Olsa dahi o şartlarda araması, bulması mümkün değil. Ne yapmalı?
Düşünmüş taşınmış bizim mühendis... "Deprem önce temelleri sarsar" diye "veciz" bir laf uydurmuş.
Altına da imzayı çakmış: "M.K.Atatürk".
Komutan kitapçığın yeni halini gördüğünde, "Hah, aferin, bak işte şimdi oldu" demiş.
Herkes mutlu olmuş!

sabah



Bu yazı 1,443 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 23 Ağustos 2012 Yeni Anteplere dikkat!
    • 28 Haziran 2012 Suriye aynı zamanda Rusya'dır!
    • 21 Haziran 2012 Bunlar bizi kandırıyor
    • 23 Mayıs 2012 Tek emperyalist ABD mi?
    • 15 Mayıs 2012 Silivri izlenimleri (1)
    • 10 Mayıs 2012 Başkanlık sistemi: Valiyi halk mı seçecek?
    • 6 Mayıs 2012 Aşk olmadan meşk olur mu?
    • 3 Mayıs 2012 Çelişik mesajlar kafa karıştırıyor
    • 27 Nisan 2012 27 Nisan'ın da hesabı sorulacak mı?
    • 24 Nisan 2012 Stalinci olmak suç mu, değil mi?
    • 3 Nisan 2012 PKK'nın vesayet aracı KCK
    • 16 Mart 2012 Aleviler neden Sivas'ı 'yaptıranları' görmek istemez?
    • 9 Mart 2012 Hani kadınları eve kapatacaklardı?
    • 22 Şubat 2012 Seçilmişler, atanmışların kulu değil... Ya seçenler?
    • 16 Şubat 2012 Krizler bitmeyecek
    • 14 Şubat 2012 O ajanlara bir de böyle bakın
    • 10 Şubat 2012 2014 kavgası
    • 8 Şubat 2012 Kemalistler ve İsrail lobisi
    • 5 Şubat 2012 Müsamere kardeşliği
    • 25 Ocak 2012 Kemalistlerin baba kompleksi

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,589 µs