En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

CHP’nin koşulları kabul edildi mi?



İki haber dünkü bültenlerde dikkat çekiyordu: Birincisi CHP Grup başkan vekillerinin ortak yaptıkları açıklamaydı. Kemal Anadol, Muharrem İnce ve Akif Hamzaçebi, Meclis’i bir hafta açık tutalım ve bütün sorunları çözelim, çağrısı yapmışlardı.
İkinci haber ise bu açıklamanın nedenini oluşturuyordu. AKP Grup Başkan Vekili Mustafa İlter, partisinin CHP’nin koşullarını kabul ettiğini ifade etmişti. İlter’in bu sözleri üzerine de CHP Grup başkan vekilleri ortak açıklama yapmışlardı.

AKP kabul etti mi?
Gelişmeleri CHP’nin Grup Başkan Vekili Kemal Anadol’la konuştum. Meclis’in en deneyimli milletvekillerinden biri olan Anadol, gelişmeleri şöyle özetledi:
“Ben İzmir’deyim. AKP Grup Başkan Vekili İlter’in bizim koşullarımızı kabul ettikleri yönünde bir açıklaması olduğunu duydum. Ancak, araştırma gereği duydum. Haber kanallarından doğrulattım. Böyle bir açıklama yapmış. Bunun üzerine bizim diğer iki grup başkan vekilimizle temas kurdum ve ortak bir açıklama yaparak, CHP’nin bir haftalık TBMM çalışmasıyla sorunları çözmeye hazır olduğunu duyurduk. Şimdi AKP gerçekten bizim önerilerimizi kabul etti mi etmedi mi, bunun teyit edilmesini bekliyoruz.”

CHP’nin koşulları
Anadol’a türban için uzlaşma arayışları içinde CHP’nin olmazsa olmaz dediği koşulları tekrar sordum. Şu yanıtı verdi:
“AKP Grup başkan vekilleri bizi ziyaret ettiklerinde onlara da söyledik. Biz türbanla birlikte diğer konuların bir paket halinde gündeme gelmesini istiyoruz. Bizim öncelik verdiğimiz üç konu YÖK’ün kaldırılması, dokunulmazlıkların sınırlandırılması ve seçim barajının düşürülmesidir. Tabii türbanla ilgili olarak da liselere, ilköğretim kurumlarına ve kamu hizmeti görenlere yaygınlaştırılmayacağını güvence altına alacak bir düzenlemedir. Eğer AKP bunları kabul etmişse, bizim açımızdan sorun yok. Oturur bir haftada bunları çözeriz.”

“Sözümüzden dönmedik”
CHP Grup Başkan Vekili Anadol, CHP’nin sözünden döndüğü yolundaki eleştirilerin haksız olduğunu vurgulayarak, şu bilgiyi verdi:
“Biz sözümüzden dönmüş değiliz. Başından beri sadece türban için masaya oturmayacağımızı önemsediğim diğer konularla birlikte bir paket çalışma yapılması gerektiğini söylüyoruz. Bu ilk kez Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu tarafından dillendirildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte katıldıkları TESK Genel Kurulu’ndaki diyaloglarında Kılıçdaroğlu, bu yaklaşımımızı Başbakan Erdoğan’a aktardı. O günkü dilayog sırasında Başbakan, Kılıçdaroğlu’na, ‘türbanı biz çözeriz dediniz, gelin çözelim’ çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu da, ‘Ben sadece türbanı konu etmedim YÖK’ün kaldırılması, dokunulmazlıkların sınırlandırılması, seçim barajının düşürülmesinden de söz ettim. Sadece türban için masaya oturmak olmaz. Gelin hepsini birlikte çözelim’ dedi.”

“Biz türban için geldik”
Anadol, AKP Grup başkan vekillerinin ziyareti sırasında bu konuyu açtıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“AKP’nin beş grup başkan vekili birlikte bize geldiler. Biz, bu gelişmeleri aktardık ve diğer üç konuyla birlikte ele alabileceğimizi söyledik. Ancak AKP Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, bize, ‘Biz münhasıran türban için geldik. Diğer konular için gelmedik’ yanıtını verdi. Ayrıca türbanın liselere, ilkokullara ve kamu hizmeti görenlere yaygınlaştırılmaması gerektiğini, bu konuda güvence istediğimiz söyledik. O konuda güvence veremediler. ‘Böyle bir gündemimiz yok’ demekle yetindiler. Ayrıca Sayın Canikli, ‘Onu millet bilir, 10 yıl sonra ne olacağını bilemeyiz’ deyince uzlaşma zemini doğmadı. Biz de bu koşullarda önerilen komisyona katılamayacağımızı beyan ettik. Şimdi ‘CHP’nin koşullarını kabul ettik’ diye açıklama yapıyorlar. Eğer öyleyse, biz Meclis’i çalıştırıp sorunları birlikte çözmeye hazırız.”

milliyet



Bu yazı 1,036 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,158 µs