En Sıcak Konular

Semih İdiz


Semih İdiz
0 0 0000

İsrail’de yoğun Türkiye aleyhtarı Propaganda



Son yazımızda Türk-İsrail ilişkilerinin Türk-ABD ilişkileri üzerindeki etkisini ele aldık. Bu yazımızda da ABD’deki Yahudi lobisinin bu çerçevedeki rolüne bakacağız.
Bunun için de  İsrail’de İngilizce olarak yayımlanan ancak hedef kitlesi Yahudi kökenli ABD vatandaşları olan “Jerusalem Post” gazetesindeki bir “sözde” yorum-analizi ele alacağız.
“Sözde” diyoruz çünkü parçanın yazarı “Azar Azadi” diye biri gösterilirken, yazının altında “Yazar kimliğini gizlemek için asıl adını kullanmamıştır” deniyor. Özetle bu yazı İsrail gizli örgütü Mossad tarafından  kendisine zaten yakın duran bu gazeteye yerleştirilmiş olabilir. Bu iddiamız ise yazı içinde kaynak gösterilmeden ortaya atılan iddialardan daha az geçerli değildir.
Yazı, referandum sonrasında Avrupa tarafından alkışlanan Türkiye’nin AB perspektifinin, Suudi Arabistan ve İran gibi köktendinci rejimlerin de işine geldiğini savunuyor. “Türkiye İslam dünyası ve Batı arasında köprüdür” argümanı da yazıda olumsuz bir açıdan ele alınıyor.
“Türkiye: Avrupa’nın değişim aracı” başlıklı uzunca yazıda asıl ilgiyi çeken ise  AKP hakkında ortaya atılan iddialardır. Bu yazının Cumhurbaşkanı Gül’ün New York’ta İsrail Cumhurbaşkanı Peres ile görüşmeyi reddetmesinden sonra ortaya çıkması da ayrıca ilginç. Bu gelişme İsrail medyası tarafından, “Türkiye’den aşağılayıcı tavır” diye yansıtılmıştı.
Yazıda yer alan ve Türkiye’de de belli kesimler arasında kabul görecek olan bazı iddialar özetle şöyle:
1- Referandum sonuçları,  Türkiye’nin açık ve demokratik kurumlara sahip olduğu görüntüsünü verse de  kapağın altında başka bir şey görülüyor. İktidardaki partinin tartışılabilir niyetleri, karanlık para kaynakları ve eylemleri ile güçlenen İslam ideolojisi,  Türkiye’de eskiden güçlü olan laik kültürü eritip ulusalcıların ve yasamanın etkisini azaltıyor.
2- İslamcılar, laiklerle milliyetçileri marjinalize ederken,  Türk ekonomisinin kontrolünü de milyarlarca dolarlık girdilerle ele geçiriyorlar. Ekonomistler tarafından  kaynağı bilinmese de  ülke ekonomisinin giderek yeşil sermayeye dayandığını gösteren deliller artıyor.
3- Suudi Arabistan ve Malezya gibi ülkeler 2000’lerin başından bu yana AKP’ye parasal destek sağlıyorlar. Amaçları Türkiye’deki (ve bu vesileyle dünyadaki) İslami yönetimi güçlendirmek. İran’ın AKP’ye milyonlarca dolar vereceğine dair haberler iki ülkede kesin ifadelerle yalanlansa da AKP’nin karakteri akıllarda tutulduğunda, bunun doğru çıkması birçok kişi için şaşırtıcı olmayacaktır.
4- İran’a yaptırımlar uygulanmasından sonra, Tahran için alternatif ticaret yolu olarak  ortaya çıkan Türkiye, Dubai ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin yaptırımlar öncesindeki rolünü üstlenmeye başladı. İki ülke arasındaki ticaret bu nedenle gelecek yıllarda 30 milyar dolara çıkabilir.
5- Türkiye’yi casusluk faaliyetleri için de kullanan İran, İHH’ ya açıkça para sağlayacağını duyurdu. Daha önce İran Devrim Muhafızları’ndan gizlice para ve yardım alan İHH,  Türkiye’de değişen atmosfer sayesinde bunu artık açıkça yapabilecek.
6- Hamas ve Hizbullah’ın Güney ve Orta Amerika’dan sağladıkları uyuşturucu parasının bir kısmının Türkiye’de aklaması olasılığı da göz ardı edilemez. Türkiye’deki İran bankaları özerk bir şekilde çalışıyorlar. Ülkede aniden edilen servetlerin kaynağı hakkında inandırıcı istatistiklerin bulunmaması ise işlerini kolaylaştırıyor.
Avrupalılara “gözünüzü açın” uyarısı ile biten yazı,  bizde bazıları tarafından “art niyetli deli saçması” olarak değerlendirilirken, başkaları tarafından “bakın adamlar görmüş biz hala uyuyoruz” diye yorumlanacaktır.
Fakat burada önemli olan  ve dediğimiz gibi belki de Mossad tarafından ortaya atılan bu iddiaların propaganda aracı olarak Amerika’daki Yahudi lobisi üzerindeki etkisidir.
Bu etkinin ne olduğunu ise ABD Kongresi’ndeki gelişmelerle şimdiden görüyoruz.

milliyet



Bu yazı 1,241 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 1 Ağustos 2011 Artık muhtıra değil, emeklilik dilekçesi veriliyor
    • 16 Mayıs 2011 Suriye karıştıkça Türkiye’den beklenenler artıyor
    • 3 Ocak 2011 ''İsrail ve Suriye için Türkiye en iyi arabulucu''
    • 13 Aralık 2010 AB’den gelen büyük desteğin nedeni
    • 13 Ekim 2010 ABD ile ilişkilerde tren kazası olasılığı
    • 4 Ekim 2010 İsrail’de yoğun Türkiye aleyhtarı Propaganda
    • 28 Ağustos 2010 Avrupalılar bile AB’ye artık inanmıyor
    • 3 Temmuz 2010 İsrail, Türk-ABD ilişkilerinin koşulu haline geliyor
    • 31 Mayıs 2010 Savunma stratejimizi etkileyecek gelişmeler yaşanıyor
    • 8 Mart 2010 ABD dış politikası amatörlerin elinde mi?
    • 2 Kasım 2009 Peki, CHP ne yapıyor?
    • 8 Haziran 2009 Obama’nın verdiği desteğin arka planı
    • 23 Şubat 2009 Batı’dan uzaklaştığımız inancı artıyor
    • 6 Ekim 2008 Aktütün saldırısıyla akla gelen sorular
    • 20 Ağustos 2008 Washington ile Montrö sıkıntısı
    • 18 Ağustos 2008 Türkiye ittifaksız kalırsa ne olur?
    • 11 Ağustos 2008 Türkiye’yi Batı’ya iten Rusya’dır
    • 2 Ağustos 2008 Batı kadar Doğu da rahatladı
    • 21 Ocak 2008 Erdoğan-Sarkozy-Merkel zirvesi bir tuzak mı?
    • 31 Aralık 2007 2008'de Türk- ABD ilişkileri

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,219 µs