En Sıcak Konular

Mehmet Altan


Mehmet Altan
0 0 0000

Hıristiyanlık, yoksullar hareketi değil miydi?



“Bütün tarihler söz birliği etmişçesine, sizin, zamanınızın ‘iktisadi düzenine, zenginliğine ve kişisel ayrıcalıklara’ karşı çıktığınızı yazıyor.

Bununla da yetinmeyip, Hıristiyanlığın başlangıçta bir ‘yoksullar hareketi’ olduğunu belirtiyorlar.

Hatta efendim, yanılmıyorlarsa, siz ilk Hıristiyanlara, ‘yoksul’ anlamına gelen ‘ebionim’ sıfatıyla hitap ediyormuşsunuz.

Söylemek zorundayım, yoksulların durumu gene pek parlak değil efendim. O anlı şanlı Paris’te bile, kurucusu olduğunuz kilisenin gece yarısından sonra çorba dağıttığı yoksulların sayısı on bini geçti...”

Bu ne?

Otuz yıl önce, Hz. İsa’ya yazdığım açık mektuptan bir bölüm...

***

Kimi muhafazakârlarımız Noel’in hemen ertesinde gelen yılbaşına da “gâvur icadı” anlayışıyla soğuk bakıyor ya...

Bu nedenle...

Hz. İsa’dan bu yana def edilemeyen “yoksulluk, yoksullar” konusundaki isyanımı içeren yılın bu son yazısını, otuz yıl önceki açık mektuptan hareketle sürdürmek istedim.

***

Yılın son yazısı neden yoksullara?

Sadece temel mesele olan “sosyal konuları” hiç konuşmadığımız için değil...

Yoksulluktan söz açmadığımızdan da değil...

Bir iki gün önce İstanbul trafiğinde boğuşurken radyodan geçiveren bir haber içime oturduğu için...

***

Maltepe Zümrütevler’de oturuyorlarmış...

Muzaffer Mumcuğ...

Candan Mumcuğ...

Ve Cemre Naz...

***

Muzaffer bir otelde müdür.

Candan Mumcuğ yirmi beş yaşında... Cemre Naz ise sadece iki aylık...

Ordu’dan göç etmişler.

***

Muzaffer, müdür olarak çalıştığı otelden eve saat 17.00 sıralarında geldiğinde korkunç manzarayla karşılaşmış...

25 yaşındaki eşini, iki aylık kızı Cemre Naz’la birlikte sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenmiş halde bulmuş.

Hemen ambulans çağırmış.

Ne var ki eşi çoktan ölmüş...

Bebeğe ambulansta suni teneffüs yapıp bir süre yaşatmışlar ama bu da maalesef çok sürmemiş.

***

Neden öldüler?

Tek bir sözcük için: “Tasarruf”.

Ailenin yakınları, çiftin eve yeni doğalgaz bağlattığını, ancak tasarruf amacıyla bitene kadar elde kalan kömürü yaktıklarını söylemişler.

Evde kombinin yanı sıra bir de elektrikli ısıtıcının olduğu görülmüş.

Yoksulluk gencecik bir kadın ile bebeğini de aramızdan alıverdi, neden?

Doğalgaza para yetiştiremeyen dar gelirli bir ailenin ucuz kömürden zehirlenmesi sonucu...

Kibar adıyla, “tasarruf”...

***

“Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun belirlediği yeni asgari ücret, işçi ve memurun aylık maaşında asgari geçim indirimi yoluyla 4,73 lira ile 8,03 lira arasında artış sağlayacak” lafını duyunca da...

TÜİK verilerine göre, yıllık ortalama 42 bin 781 lira kazanan en üst gelir grubundaki yüzde 20’lik grubun, toplam gelirin yüzde 46,7’sini aldığını görünce de... Yıllık ortalama 6 bin lira kazanan ve en düşük gelir grubunda bulunan yüzde 20’lik grubun, gelirden aldığı payın ise yüzde 5,8 olduğunu söyleyince de...

En üstekiler ile en alttakiler arasındaki gelir uçurumunun 8,1 kata gerilediğini tekrarlayınca da... Söz konusu olanın rakamlar değil, insanlar olduğunu...

“Tasarruf” nedeniyle yitirdiği eşinin ve minnacık kızının tabutlarını bekleyen Muzaffer’i anımsayarak, acıyla somutlaştırıyorum zihnimde.

Ağrı’daki işsizler, Doğubayazıt’taki mezralarda yoksul doğup, yoksul ölenler de gözümün önünden gitmiyor.

Evet, askerlerin siyasete sürekli müdahalesi nedeniyle pek az konuşabildiğimiz ama ülkenin en temel sorunu olan yoksulluğa isyankârım...

***

Onun doğum yılını esas aldığı için, bu yılbaşı arifesinde de çaresiz Hz. İsa’ya dönüyorum:

“...Hıristiyanlığın, başlangıçta bir ‘yoksullar hareketi’ olduğunu belirtiyorlar.

Hatta efendim, yanılmıyorlarsa, siz ilk Hıristiyanlara, ‘yoksul’ anlamına gelen ‘ebionim’ sıfatıyla hitap ediyormuşsunuz.

Söylemek zorundayım, yoksulların durumu gene pek parlak değil efendim. O anlı şanlı Paris’te bile, kurucusu olduğunuz kilisenin gece yarısından sonra çorba dağıttığı yoksulların sayısı on bini geçti...”

Türkiye’de ise durum ortada...

Yani yoksulluk, bugün de gene sizin zamanınızdaki gibi devam ediyor...

Benden arz etmesi efendim...

star



Bu yazı 1,018 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Ocak 2012 ‘Tanırım, iyi çocuklar’
    • 9 Ocak 2012 Genelkurmay’a o istihbaratı kim verdi?
    • 6 Ocak 2012 Demokrasi ile ‘biat sistemi’ arasındaki fark
    • 30 Aralık 2011 Bombalama emrini kim verdi?
    • 24 Aralık 2011 Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın adresi
    • 16 Aralık 2011 Susurluk’ta faili meçhul reytingi...
    • 14 Aralık 2011 Ergenekon büyürken uyuyamam...
    • 4 Aralık 2011 Şikeci siyasetin kirli çamaşırları
    • 2 Aralık 2011 Var mı bu yasayı çıkaracak babayiğit?
    • 30 Kasım 2011 Yüzde 3 Türkiye’yi keser mi?
    • 29 Kasım 2011 Devlet-ulustan ulus-devlete geçemeyince
    • 23 Kasım 2011 Ergenekon’un farkında mısınız?
    • 21 Kasım 2011 Birinci Cumhuriyet Dersim’dir...
    • 14 Kasım 2011 Kozinoğlu kalp krizinden mi öldü?
    • 9 Kasım 2011 Kararı alkışlıyor, Bakan’ı kutluyorum
    • 3 Kasım 2011 Almanya’daki Türkler, Türkiye’deki Kürtler
    • 31 Ekim 2011 Cinayet işlemeye özgürlük savaşı mı diyorsunuz?
    • 26 Ekim 2011 Hırsızlar da kardeşiniz mi?
    • 20 Ekim 2011 Keşke gerçek bir ordumuz olsaydı...
    • 19 Ekim 2011 Bir İsrailli kaç Filistinliye bedel?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,302 µs