En Sıcak Konular

Eser Karakaş


Eser Karakaş
0 0 0000

Ergenekon’un gerçek mirası



Ergenekon ismi bugün bir hukuk davasını çağrıştırıyor.

Kimileri için ise bir cinayet çetesi ismi.

Meselelere biraz daha serinkanlı yaklaşırsanız aslında Ergenekon isminin çağrıştırdığı kavramlar bütünü eski Türkiye demek.

Ergenekon bir zihniyet, kendinden menkul yetkiler ve bir davranış kalıbı demek.

6-7 Eylül olayları da, ya taksim ya ölüm mitingleri de, 1 Mayıs 1977 de, Fırat’ın ötesinde ve bu tarafında gerçekleşen faili meçhuller de yine muhtemelen Ergenekon demek.

Bir kez daha tekrarlayım, Ergenekon eski Türkiye demek.

Son yıllarda ise Türkiye bu iğrenç kabuğu ucundan ucundan, AK Parti’nin gelgitleri sayesinde ve ona rağmen, çağdaş dünyanın muhtemel desteği ile de kırmaya çalışıyor.

Bu büyük mücadeleden kimin galip çıkacağı hala çok netleşmiş değil.

Bu yazıda eski Türkiye diye nitelendirdiğim Ergenekon’un bize bıraktığı mirastan siyasal, hukuksal değil, ekonomik örnekler vermeye çalışacağım.

Son yıllarda yaşadığımız ve bendenizin de karınca kararınca arkasında durmaya çalıştığım kabuk kırma gayretinin neye karşı bir mücadele olduğu belki daha iyi netleşir.

Birileri ise, basında, üniversitede, iş dünyasında, silahlı ve silahsız bürokraside bu eski kabuğu, “Türkiye’miz elden gidiyor” bahanesi ile savunmaya çalışıyorlar.

Kırmaya çalıştığımız bu kabuk, elden gittiği söylenen Türkiye, bakalım nasıl bir şey.

TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) Eurostat (AB İstatistik Kurumu) ve OECD ile ortaklaşa yaptığı bir araştırmanın sonucunda Türkiye, 2008 yılı itibari ile otuz yedi Avrupa ülkesi arasında satın alma gücü paritesi esaslı kişi başına gelirde sondan ancak beşinci olabiliyor.

İşte eski Türkiye ya da Ergenekon’un genç kuşaklara bıraktığı miras bu.

“Türkiye’miz elden gidiyor” dedikleri bu ise, gitmesinde büyük sakınca olmayabilir.

27’ler AB’si ortalamasına 100 derseniz Türkiye’nin kişi başına gelir endeks değeri sadece 45.

Komşu Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ın endeks değerleri 95, yani AB ortalamasına çok yakın.

Türkiye ise kişi başına geliri gösteren 45 endeks değeri ile Romanya (46) ve Karadağ (46) gibi ülkelerin bile gerisinde kalmış durumda.

İlla ki kendimizi avutmak istiyorsak Bulgaristan (40), Makedonya (32), Bosna Hersek (30) ve Arnavutluk’un (25) ilerisindeyiz.

Ama bu dört ülke dışında tüm Avrupa ülkeleri, AB üyesi olsun ya da olmasın, bizden fersah fersah ilerideler.

AB adayı Hırvatistan’ın kişi başına gelir endeks değeri 63.

Tabii bu arada İtalya (100), İspanya (104), Portekiz (75) gibi ülkeleri saymıyorum.

İrlanda (140), Hollanda (135), İsveç (121) gibi ülkeler zaten artık bizim ulaşamayacağımız bir ligin oyuncuları.

Israrla Türkiye’nin eski kabuğunun kırılmasına karşı çıkan çevreler aslında ve özünde ortalama Türkiye Cumhuriyeti yurttaşının refah seviyesinin Yunanistan’a, Portekiz’e, Macaristan’a (63) yaklaşmasına karşı çıkıyorlar.

Ve buna da aptalca bir zihniyet ve söylem ile milliyetçilik ya da ulusalcılık diyorlar.

Şayet milliyetçilik ya da ulusalcılık bu ise, ortalama yurttaşımızın kişi başına gelirini Yunanistan’dan çok geride bırakmak ve bıraktırmak ise, bizlerin milliyetçi ya da ulusalcı olmadığına hiç ama hiç kuşku yok.

Ergenekon’u ya da eski Türkiye’yi savunanlar nedense bu gibi araştırmalara hiç değinmiyorlar.

star



Bu yazı 972 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Ağustos 2011 Arap baharı Türkiye ve AB
    • 24 Mayıs 2011 AK Parti neden kazanıyor?
    • 7 Mayıs 2010 İstifa ya da yargılanma seçeneği
    • 23 Kasım 2009 Kimler çağdaş kimler değil
    • 3 Ağustos 2009 Ergenekon’un gerçek mirası
    • 27 Temmuz 2009 Kürt meselesi ve Kıbrıs
    • 8 Haziran 2009 İki konuşma - iki skandal
    • 3 Mayıs 2009 Süleyman Demirel ve 1 Mayıs 1977
    • 21 Ocak 2009 AK Parti karşıtlığı ve Ergenekon
    • 19 Ocak 2009 TSK baştan aşağıya yenilenmeli
    • 23 Kasım 2008 CHP neden türbana yaklaştı?
    • 5 Eylül 2008 Türkiye’yi kim yönetemez?
    • 17 Şubat 2008 ‘Genç Siviller Korkuyor!’ basın açıklaması
    • 16 Şubat 2007 Türkiye’yi bekleyen tehlike

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,537 µs