Evet Türkiye'nin en büyük sorunlarından birisi TSK'nın Türk toplumu ve siyasetini vesayet altında tutmaya çalışması sorunudur ancak bu sorun Genelkurmay Başkanı'nın kendisi değildir.Bu soruna yol açan şey anayasal ve yasal mevzuattır!
Bu mevzuatı değiştirmeden Genelkurmay Başkanları'nı töhmet altında bırakacak sözler gereksizdir.
Son üç Genelkurmay Başkanı'nı göz önüne aldığımızda sorunun başkanlar olmadığı ortaya çıkar.
General Hilmi Özkök Türkiye'nin en demokrat Genelkurmay Başkanı olarak anılıyor. Neden?
Çünkü darbeye izin vermedi, darbecilerle mücadele etti.
General Yaşar Büyükanıt her ne kadar "Ben yazdım" dediyse de cümle alem biliyor ki 27 Mayıs muhtırasını o vermedi. Ona rağmen oldu ve o bunu sahiplenmek zorunda kaldı.
Hele hele General İlker Başbuğ'u Ergenekoncular'la aynı safa koymak büyük yanlışlık olur.
Başbuğ daha göreve gelmeden hakkında Yahudi olduğuna dair çıkarılan söylenti ve onu ağlama duvarında gösteren fotoğraflar çok ciddi bir şantajdı. Ve bunun Ergenekon'un işi olduğu ortaya çıktı.
General Başbuğ daha önceki Genelkurmay Başkanları'na göre daha da demokrat bir noktada duruyor. Çünkü her sorunu hükümet ile çözmeye çalışıyor. Darbeci zihniyete geçit vermiyor.
Şöyle bir analiz yaparsak... Hilmi Özkök zamanında tertiplenen darbe çabaları, darbe günlükleri vs. ondan tam dört yıl sonra ortaya çıktı. Ama General Başbuğ 'Demokrasiye müdahale belgesi' iki ay sonra gündeme gelince hemen talimat verdi ve hükümet ile bu işin sonuna kadar gidileceğine dair mutabakat içinde oldu. Onun için Başbuğ görevden alınmalı yaklaşımları biraz haddi aşan talepler olarak beliriyor.
Başbuğ hemen dava açtı, askeri savcıları harekete geçirdi.
28 Şubat'ın basına koyduğu akreditasyonu yumuşattı, birkaç gazete dışında, ki buna biz de dahiliz, akredite olmayan kalmadı. Akredite olmamamız Başbuğ'un doğrularını görmemizi engellemez.
İlk defa muvazzaf subaylar, Başbuğ döneminde Ergenekon kapsamında gözaltına alındı, tutuklandı.
Ergenekon tutuklusu Levent Ersöz'ün evinde bulunan belgelerde Ergenekon'un General Başbuğ'u da fişlediği ortaya çıktı.
Dağ başında askeri helikoptere alınmayan ve donmaya terk edilen CHA muhabiri hakkında araştırma talimatı verdi. Akredite olmayan bir kurumun muhabirini hiç kimse kendisine bir soru sormadığı halde gündeme getirerek "Biz hiç kimseyi dağ başında bırakmayız..." dedi. CHA muhabiri ile ilgili Başbuğ'un sözleri askerden o güne kadar, hatta Özkök döneminde bile hiçbir şekilde saygı görmeyen kesimler için çok önemli bir dostluk gösterisiydi.
Kısaca bir yanlışa düşmeden İlker Başbuğ'un olayı çözmeye çalışanlarla aynı çizgide olduğunu görmemiz gerekiyor.
Onun istifasını isteyenler ya da görevden alınmasını talep edenler ordu içindeki skalayı bozmayı hedefliyorlar.
Bununla birlikte Deniz Baykal bile İlker Başbuğ'un istifasını istemekle sürece tersten hizmet ediyor. Kaldı ki Baykal bu taleple birlikte 12 Eylül'den hesap sormak için gerekli anayasa değişikliğine de açık olduğunu söylüyor. Bu noktaya dikkat etmek lazım.
Bunların dışında Ergenekon'un son bir altın vuruş yapacağı son zamanlarda çok dile getiriliyor.
En büyük hedef General Başbuğ ve Başbakan Tayyip Erdoğan...
Tayyip Bey için partisine kapatma davası açılması tehdidi henüz geçmiş değil, hatta güçlenmiş durumda. Şûra öncesi böyle bir şantajla Tayyip Bey'in karşısına çıkabilirler.
Ergenekon'un General Başbuğ'a da şantaj peşinde olduğu belirtiliyor. Onun için Askeri Şûra öncesi Başbuğ'un da dikkatli olmasında fayda var.
Bu arada Ergenekoncular'ın ne kadar zorda olduğunu belirtmek için Ankara'da duyduğum şu bilgiyi de vereyim:
"Ergenekon davasındaki gizli tanıklar içinde emekli rütbeli askerler de var."
bugün
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle