En Sıcak Konular

Nuh Gönültaş


Nuh Gönültaş
0 0 0000

Cenazeden laiklik ruhu çıkarma oyunu!



İnsanın ölüm karşısına sükunet halinde olması asıldır. Ve gerçekten ölüm karşısında insanın yapacak hiçbir şeyi yoktur.Ölen kim olursa olsun, hayattaki konumu ne olursa olsun, mutlaka insan ruhunda tarif edilemez bir acı, bir ıstırap, acayip bir yalnızlık duygusu, acayip bir acziyet duygusu uyandırır.

İnsanlar bu duygularla Allah'a yönelir. Kendilerini de bekleyen ölümü hatırlarlar.

Ölen kişiye karşı son görevlerini yerine getirmeye çalışırlar.

Cenazeyi öbür dünyaya gönderirken sıranın bir gün kendilerine de geleceği gerçeği ile yüzleşirler.

Ölümü hatırlamak istemeyenler cenazelerden uzak durur. Ama bu uzak duruş o gerçeğin kendilerine de gelmesini engellemez.

Bazıları da ölüm gerçeğini unutmamak, ölüm sonrası hayatta Allah karşısında mahcup olmamak için sürekli ölümü hatırlamak adına cenaze namazlarını kaçırmaz. Tanısın tanımasın, bilsin bilmesin herkesin cenaze namazlarına giderler.

Bütün dünyada ölüm karşısında yaşayanların tavrı pek farklı değildir.

Hangi dinden olursa olsunlar, ölümün yakıcılığı insanı sükunete sevk eder ve bu sükunetle ölülerini defnederler.

Fakat Türkiye'de bir süreden beri ölen kişiye karşı son görevleri yerine getirme konusunda oldukça kötü bazı alışkanlıklar geliştirildi.

Özellikle yaşarken laikçilik oyunu oynayanlar ve Müslüman Türk İnsanı'nın yaşam biçimini kendi dünyevi tarzları ile değiştirmek için olağanüstü çaba gösteren insanların cenazelerinden laiklik ruhu çıkarmak moda oldu.

Sükunetin, ölüm karşısındaki acziyetin yerini toplumun bir kesimine mesaj vermek adına atılan sloganlar, insan gürültüleri aldı.

Bağırıyorlar da bağırıyorlar.

Ey laiklik nerdeysen çık ortaya...

Öbür dünyaya mesaj veremeyeceklerine göre mesaj elbette yaşayanlaradır.

Bu bir anlamda bir kısım yaşayan ölülerin yaşayanlara mesajıdır.

Yaşam biçimlerini dayatmanın ölümcül oyunudur.

Ölüme karşı ideolojik bir direniş biçimidir.

Ölünün arkasından Fatiha okumak hiç akıllarına gelmez.

Zaten Fatiha ile pek irtibatları yok ki, "Çocuklar namaz kılmak yerine bale yapsın" diyorlar.

Müslüman bir toplumda bunu söyleyecek cesareti kendinde bulabilmeleri gerçekten şaşırtıcı. Ve bu tür kişilerin ölümlerinin ardından bu kadar nümayişçi bulmaları ise gerçekten garip.

Ölüm elbette bir oyun değil. Herkes bunu Azrail'in kendilerini ziyaretleri sırasında kavrayacaklarına şüphe yok. Ancak önemli olan bunun yaşarken hatırlanması...

Azrail kapıyı çaldığında sizi laikçilik kurtarmaz. Çünkü o zaman slogan atmaya asla mecalimiz olmaz.

"Gerçek şu ki, sen de öleceksin, onlar da öleceklerdir." (Zümer Suresi/30)

"Her nerede olursanız, ölüm sizi bulur; yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile. Onlara bir iyilik dokunsa: "Bu, Allah'tandır" derler; onlara bir kötülük dokunsa: "Bu sendendir" derler. De ki: "Tümü Allah'tandır." Fakat, ne oluyor ki bu topluluğa, hiçbir sözü anlamaya çalışmıyorlar?" (Nisa/78)

bugün



Bu yazı 1,250 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 8 Temmuz 2012 Delikli demir ile mertlik arasındaki ilişki...
    • 5 Temmuz 2012 İki arada bir derede ölüm!
    • 28 Haziran 2012 Dessas-ı ehli dünyanın hafiyeleri veya satılık kalemler...
    • 26 Haziran 2012 Kılavuzu NATO olanın...
    • 17 Haziran 2012 Davet ile davete icabet...
    • 5 Haziran 2012 AK Parti celladına gülümserken...
    • 31 Mayıs 2012 Kürtaj emanete ihanettir!
    • 13 Mayıs 2012 28 Şubat dalgaları ve hükümetin kıyıları...
    • 26 Nisan 2012 CHP'nin tarihi en yumuşak yeri...
    • 24 Nisan 2012 Vatana ihanetin yasal dayanağı olur mu?
    • 19 Nisan 2012 Peki, AK Parti iktidarı bin yıl sürecek mi?
    • 17 Nisan 2012 Çevik Bir nefreti, Tayyip Erdoğan sevgisi...
    • 14 Nisan 2012 Adaletin rövanşı...
    • 8 Nisan 2012 İçimizdeki darbeciler yüzünden...
    • 29 Mart 2012 Gazete kapatmak çağ dışı bir çözümdür...
    • 22 Mart 2012 Talimatla akreditasyon olur fakat demokrasi olmaz...
    • 13 Mart 2012 Liderlik cesareti...
    • 8 Mart 2012 Stratfor ve WikiLeaks gazeteciliği!
    • 1 Mart 2012 Bu ülkede 28 Şubatlar bitmez!
    • 26 Şubat 2012 15 yıl sonra yeniden ''şubat soğuğu!''

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,093 µs