0 0 0000

28 Şubat kalleşliği...

Gerçi "11 Eylül günü akan kan 12 Eylül günü nasıl durdu" sorusunun makul cevabı henüz verilmedi ama sonuçta 12 Eylül bir kardeş kavgasını önledi.

Ama 28 Şubat öyle değildi.

28 Şubat, alçakça hazırlanmış, kalleşçe provokasyonlarla yürütülmüş, haince yapılmış bir hükümet darbesidir.

Darbelerin asıl amacı hükümetleri alaşağı etmektir. 28 Şubatçılar da bunu toplumsal provokasyonlar ile yaptılar. Sonuçta hükümeti düşürdüler.

O halde 28 Şubat'a askeri darbe demeyeceğiz de ne diyeceğiz? Bazı aklı evveller hâlâ topluma 28 Şubat'ın darbe olmadığı mavalını anlatıyorlar.

Bal gibi de darbedir. Hem de yapılan darbeler içinde en kalleşane yapılan bir darbedir.

Türkiye'yi 28 Şubat'a getiren süreç tamamen kurgusaldır, senaryodur, aldatmacadır, kalleşçedir.

Aczemendiler, Kalkancılar, Fadime Şahinler...

Ve daha neler neler. Bütün bunlar provokasyon amacıyla yapıldı.

Sisiler, fifiler... Homoseksüeller, transseksüeller, dönmeler vs. hepsi kullanıldı, amaca giden her yol mubah sayıldı.

Bu yapılırken de kahraman Türk medyası sonuna kadar kullanıldı.

Bugün demokrasi masalı anlatan bazı gazeteler o günlerde "Topyekun savaş" manşetleri ile çıktılar. "Sivil Kuvvetler" dediler.

Darbe hazırlığı için kurgulanmış bütün malzemeyi her türlü iğrenç ayrıntısına kadar kullandılar.

12 yıl sonra bugün 28 Şubat lanetle anılırken 28 Şubat sadece ve sadece Ergenekon örgütünde, Silivri Cezaevi'nde, Encümeni Daniş'te ve belki de Güniz Sokak'ta kutlanıyor!

28 Şubat aynı zamanda ülkenin 70 milyar dolarının soyulduğu bir süreçtir.

Türkiye'nin en büyük banka soygunları 28 Şubat sürecinde gerçekleşti. Onlarca bankaya el kondu. İçi boşaltılan bankaların borçları Hazine'den ödendi.

Sonra 28 Şubatçı generaller emekli oldular ve her biri bir bankanın yönetim kuruluna girdiler.

Postmodern darbe aynı zamanda postmodern bir soygundur.

28 Şubat'ın en önemli aktörleri medya, banka ve holdinglerdir. Bütün bunları yönlendirenler de Türkiye'nin en saygın kurumunun generalleridir.

Onu bunu bilmem, 28 Şubat aynı zamanda en kanlı darbedir. Zamanı gelince elbette gerçekler bir bir ortaya çıkacak.

Hiçbir kalleşlik gizli kalmaz!

bugün

Bu yazı 1,442 defa okundu.