En Sıcak Konular

İbrahim Karagül


İbrahim Karagül
0 0 0000

'Büyük çöküş'e bir adım kaldı!



Önümüzdeki bir ya da iki hafta içinde ABD'de bankaların kapılarına kilit vurabileceğini, hesaplara girişi önleyebileceğini, hesapların boşaltılmasının bu şekilde önüne geçmeye çalışabileceğini söylesek abartmış mı oluruz?

Ya da Temmuz ayının bankacılık sistemi için bu kadar ürkütücü tehlikeler içerdiğini, ay sonuna kadar ABD ve Avrupa'da, öngörülemeyen sürprizlerin yaşanabileceğini söylesek… Krizin kıtalar arası dalgalar halinde yayıldığı bugünlerde bile öngörülemeyen bir durum bu. ABD'nin en büyük bankası ile şubeleri arasında bu bilgiler dolaşıyor.

“O an geldiğinde, kontrol kaybedildiğinde kapıya kilit vurmaya hazır olun! Hesaplara girişi durdurun! Para çekilmesinin önüne geçin!” Söylenen bu!

Üstelik sadece o bankanın kendi özel tasarrufu da değil. Merkez'den bu bankalara iletilen gizli bir not olduğu iddia ediliyor. Öyleyse bütün bankalara gönderilmiş de olabilir.

Ne demiştik bir hafta önce?


İnsanlar paniğe kapılıp paralarını çekmek için bankalara hücum eder ve hesaplarını boşaltmaya başlar. Çünkü kriz yolsuzluğa dönüşmüştür. Bu hafta verilen devlet güvenceleri yeterli olabilir mi? Bankaların krizi hazine krizine dönüşebilir.

İnsanlar bankalara hücum ederse bankalar hesapları dondurur. Bankacılıkla ilgili aslında kimsenin hatırlamadığı o olağanüstü yasalar devreye girebilir.

Hesapları dondurulanlar deliye döner. Yer yer gösteriler başlar. Bir çeşit ayaklanma çıkar.

Sıkıyönetim yasaları devreye girer. Şimdi kimse bu konudaki değişiklikleri, hazırlıkları da hatırlamayacaktır. Ama bir kaç yıldır o hazırlıklar neredeyse günü gününe bu köşede tartışılmış, sorgulanmıştır. İzleyenler bilecektir.

Olağanüstü şartlar ortaya çıkar, sıkıyönetim yasaları devreye girerse kimse hesabından belli miktarın üstünde para çekemeyecektir.

Pazartesi günü ABD tarihinde ilk kez ordunun iç güvenlik için harekete geçirildiğini duyurmuştum. Bu görevlendirme 1 Ekim'de başladı.

Sıkıyönetim ve olağanüstü hal durumu krizin artık başka bir hal aldığı anlamına gelecek, ekonomik kriz tamamen sistem krizine dönüşecektir.
Böyle söylemiştik… Ardından gösteriler ve kontrolsüz hareketler için önceden hazırlanan yasalar gereği tatbikatların başladığını belirtmiştik. Bu hafta aynı hazırlıkların İngiltere'de de başladığını öğrendik.

Amerika'yı artık Sosyalist devlet olarak tanımlayan ve bugünlerde oldukça popüler olan ekonomi profesörü Nouriel Roubini, olayın finans krizi değil tamamen sistem krizi olduğunda ısrar ediyor. Ona göre daha en kötüyü görmedik. Bugünler kabus ama sistemin temelden çökme riski çok yüksek. Asıl korkulması gereken de bu.

Tam 12 aşamalı kriz analizi yapıyor. Bu aşamalar büyük oranda gerçekleşmiş. Şuan dokuzuncu ya da onuncu aşamadayız. Emlak balonunun patlamasını birinci aşama, kredi krizini ikinci aşama, diğer kredilerdeki krizlerin üçüncü aşama olarak gösteren Roubini, dokuzuncu aşamayı bankacılık sisteminin çöküşü olarak gösteriyor. Ona göre bu 12 aşamanın sonu “Finansal felaket” olacak.

850 milyar dolarlık paketin bile işe yaramayacağını, dolayısıyla Avrupa'daki kurtarma paketlerinin de akıbetlerinin aynı olduğunu, “ticari sistem”in çöküşün eşiğinde olduğunu söylüyor. Yani önümüzde tam anlamıyla bir ekonomik felaket beklentisi hakim.

Şimdi;

ABD'deki borsa verileri, Türkiye'deki döviz borsa hareketleri, Rusya'nın borsayı kapatması, Asya'daki hareketlilik gibi güncel veriler olayın vahametini anlatmakta yetersiz kalıyor. Biz, ısrarla olayın ekonomik sistemi çökertecek nitelikte olduğunu, bunun siyasi sorunlara yol açacağını, hatta toplumsal krizlere, yeryüzünün bir çok bölgesinde kaynak savaşlarına yol açacağını vurguluyoruz.

Daha şimdiden Avrupa Birliği, mali açıdan neredeyse dağıldı. Bugüne kadar siyasi bir cüce, askeri olarak bir hiç olan, sadece ekonomik güç kullanabilen AB, krizde ilk olarak birlik düşüncesini feda etti, “herkes başının çaresine baksın” demeyi tercih etti.

Olağanüstü günler geliyor. Ardından olağanüstü önlemler gelecek. ABD Merkez Bankası Başkanı'nın bile yarın sabahı göremediği bir belirsizlikler dönemi yaşıyoruz. Genel kanaate göre büyük çöküşe bir adım kaldı. Hepimizi şok eden kötü sürprizlere uyanabiliriz. Çünkü bugüne kadar yaşadıklarımız daha öncü depremler…


yenişafak



Bu yazı 1,259 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 20 Nisan 2012 Türk-Kürt-Sünni..
    • 30 Mart 2012 Suriye satrancı, İsrail'e askeri üs
    • 16 Şubat 2012 En tehlikeli ihtimal: Ya savaş tersine dönerse!
    • 10 Şubat 2012 Hesaplaşma: Kim kimi tasfiye edecek?
    • 2 Aralık 2011 Bitti Esad, gerçekten bitti..
    • 18 Kasım 2011 Artık, Suriye ile savaş halindeyiz!
    • 9 Eylül 2011 Evet, Tahrir'de konuş! Tarihi değiştir! De ki...
    • 18 Ağustos 2011 İran-Suriye ve PKK: O 'kart' yine masada..
    • 10 Ağustos 2011 Altı saat ne konuştular?
    • 27 Temmuz 2011 Ölüm koalisyonu Haçlı savaşçıları..
    • 22 Temmuz 2011 Avrupa Birliği parçalanıyor..
    • 29 Nisan 2011 Cuma, öfke, kan...
    • 10 Şubat 2011 Barış beklerken savaş gelmesin!
    • 31 Aralık 2010 Bir casusa bu kadar para veriliyor mu!
    • 29 Aralık 2010 İki not ve bir kirli ittifak!
    • 24 Eylül 2010 İsrail-PKK bağlantısı bu işi bozabilir mi?
    • 3 Şubat 2010 Bu toplantı hiç de hayra alamet değil!
    • 17 Aralık 2009 İran-Suudi savaşına doğru mu gidiyoruz?
    • 8 Aralık 2009 Reşadiye'den kim ne mesaj veriyor?
    • 28 Ekim 2009 Birileri tarih yapıyor, bunu kimler yazacak?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,184 µs