En Sıcak Konular

İbrahim Karagül


İbrahim Karagül
0 0 0000

Büyük çöküş: ABD için kıyamet kapıda



Amerikan ekonomisi üzerindeki tartışmalar artık tartışma boyutunu aşıp dramatik bir "çöküş hikayesi"ne dönüştü. Tabii bu "durgunluk", "gerileme", "çöküş" ya da "Armageddon", sadece ekonomik değil, dünyanın en büyük gücünün günden göne erimesi, çaresizleşmesi anlamına da geliyor. Böyle olunca da, ekonomik sonuçları kadar siyasi ve toplumsal sonuçlarını da dikkatle izlemek gerekiyor

Olayın başka anlamları da var: İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra dünyayı yöneten ABD, ilk kez bu kadar büyük bir kriz yaşıyor. Bugünkü durumu 2. Dünya Savaşı öncesi şatlara benzetenler yeni bir dünya savaşı korkularını da açıkça ifade edi-yor. Bence bu dünya savaşı şu an zaten yaşanıyor.

Hemen not edelim: Olayı sadece ekonomik verilerle görenlerin öngörüleri hiç de gerçekçi olmayacaktır. Nitekim olmuyor da. Sadece ekonomik çerçeveden bakanların, "kesin kabuller"in dışına çıkmaları mümkün olmuyor. Onlar; istatistiki verilerin ötesine geçip dünyanın nasıl bir geçiş süreci içinde bulunduğunun resmini iyi çizmiyorlar.

Pazar günü, ABD'nin en güçlü finans kuruluşlarından Lehman Brothers iflasını istedi. Yani battı. Ülkelerin ekonomisini yönetenlerin aslında kendilerine bile yönetemediğini görüyoruz şimdi.

158 yıllık bir şirket, 25 bin çalışanı var, yüz milyarlarca dolar paraya hükmediyor, 2008'yılı için "en iyi yönetilen 50 şirket" arasında sayılan Lehman Brthers batarken, bir başka benzer kuruluş olan Merill Linch ise 50 milyar dolara satıldı. Yani batmaktan kurtarıldı. Tabii şimdilik…

Bunlar, dünya ekonomilerine yön veren, özellikle gelişmekte olan ülkeleri ip üzerinde oynatan şirketlerdi. Ama kendilerini bile yönetemediklerini nasıl da görüyoruz şimdi, değil mi? O zaman, dünya ekonomisinin nasıl da zayıf göstergelere göre şekillendiğini, finans kuruluşlarının bütün insanlığı nasıl da rehin aldıklarını bir daha görmek zorundayız.

Lehman Brothers ve Merill Linch gibi kuruluşların batmak üzere olduğu daha Mart ayında ortaya çıkmıştı. Biz de bu köşede iddialara yer vermiştik. Mart 2008 itibariyle Lehman Borethers, JP(Pierpont) Morgan Case, Morgan Stanley hatta Citigoup'un batma ihtimaline ilişkin tartışmaları aktarmıştık.

Bankalara el oyma, iflas, batışlar… Bunlar ABD yönetiminin kaldıramayacağı bir büyüklüğe ulaşacaktır. Mortgage krizinden bu yana olanları hatırlayalım. ABD, Avrupa ve G-7 ülkeleri merkez bankaları, çöküşü engellemek için bankalara yüz milyarlarca dolar aktardı. Ama yetmedi, yetmeyecek. Buna rağmen iflaslar ardı ardına gelecek. Çok sayıda banka batağı gibi, dev finans kuruluşların batışı ülkeleri de batıracak tehlikeler içerebilecek.

Mesele bu ayrıntıları, teknik bilgileri aktarmak değil. Mesele, olayın niteliğini, dünyanın nasıl bir çatışmanın içinde bulunduğunu, ne tür bir geçiş dönemi yaşandığını, finans sisteminin neden tıkandığını, bundan sonra nasıl bir dünya ekonomisinin şekilleneceğini algılamakla ilgili.

Bütçe açığını kapatmak için yüz milyarlarca dolara, ekonomisini ayağa kaldırmak için trilyonlarca dolara ihtiyaç duyan, bu yüzden kaynak ve fonlar için savaşlar, işgaller planlayan bir ülkeden söz ediyoruz. Ekonomisini dengede tutmak için yıllardır dünyadan çektiği devasa fonlar artık başka adreslere gidiyor. Asya ve petrol bölgelerinden akan dolarlar iç piyasayı dengeliyordu. Artık yete-rince gelmiyor. Gelmezse ABD'nin devasa dış borcunu finanse etme şansı bile kalmayacak.

Yani; büyü bozuldu. Mekanizma işlemiyor, tezgah çöktü. Dünyanın kaynaklarına el koyarak, yeryüzünün bütün imkanlarını ele geçirerek güvenceye aldıkları refah artık çöküyor. ABD'de başlayıp Avrupa kıyılarına gelen bu çöküş, bazıları tarafından küçümsense, yok gibi algılansa, yalanlarla üstü örtülmeye çalışılsa da bir gerçek. Hem de dünyayı çok korkutan bir gerçek.

Merill Linch'i 50 milyar dolara satın alan Bank of America bile tehlikede. Dolayısıyla bu alış verişler kimseyi kandırmasın. Şu anki duruma Küresel Titanik diyorlar! Düşünün; sadece Bush yönetiminin yanlış uygulamalarının ABD'ye maliyeti 3 trilyon dolar! Ekonomi otoriteleri, ABD ekonomisinin artık sürekli düşüş eğilimine girdiğini söylüyor. Daha net ifadeyle çöküşe geçtiğini.

Hatırlıyorum; Aralık 2004'te bu köşede yayınlanan yazının başlığı şöyleydi: "Büyük çöküş: Amerika için kıyamet kapıda" Bu, ideolojik bir karşıtlık değildi. ABD ekonomisi hakkında yayınlanan bir raporuydu söz konusu olan. Şöyle diyordu: "Amerika'nın topyekün ekonomik çöküşten kurtulma şansı sadece onda bir. Bu çöküşten sonra kendini vuracak ekonomik gerilemeden kurtulma şansı onda üç. Ardından (üçüncü aşama) gelecek karmaşadan sonra nihai anlamda ekonomik kıyametten (Armageddon) kurtulma şansı ise onda altı." O günden sonra bu köşede yayınladığım çok sayıda yazı, altı ay ya da bir yıl sonra doğrulandı.

Sadece 8.2 trilyon dolarlık emlak piyasasındaki krizin ardından gelen krizin ABD'ye ve dünyaya maliyeti 8 trilyon doları çoktan aştı. Hiçbir ülke bugünkü sistemde, finans kuruluşlarını merkez bankalarından para aktararak kurtaramaz. Bu, banka iflası değil, sistem iflasıdır. Borsanın ve paranın zayıfladığı, kaynakların güç kazandığı bir noktaya doğru ilerliyoruz.

Dahası krizin dünyayı hızla savaşlara sürükleyebileceği, devletleri hırçınlaştıracağı, otoriter rejimlerin ve faşizmin güç kazanacağını söyleyenler var.

Yeni dünya düzenini kurmaya çalışanlar, işe önce kendilerinden başlamak zorunda kalacaklar. Öngördükleri düzen başlamadan çöktü!


yenişafak



Bu yazı 1,324 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 20 Nisan 2012 Türk-Kürt-Sünni..
    • 30 Mart 2012 Suriye satrancı, İsrail'e askeri üs
    • 16 Şubat 2012 En tehlikeli ihtimal: Ya savaş tersine dönerse!
    • 10 Şubat 2012 Hesaplaşma: Kim kimi tasfiye edecek?
    • 2 Aralık 2011 Bitti Esad, gerçekten bitti..
    • 18 Kasım 2011 Artık, Suriye ile savaş halindeyiz!
    • 9 Eylül 2011 Evet, Tahrir'de konuş! Tarihi değiştir! De ki...
    • 18 Ağustos 2011 İran-Suriye ve PKK: O 'kart' yine masada..
    • 10 Ağustos 2011 Altı saat ne konuştular?
    • 27 Temmuz 2011 Ölüm koalisyonu Haçlı savaşçıları..
    • 22 Temmuz 2011 Avrupa Birliği parçalanıyor..
    • 29 Nisan 2011 Cuma, öfke, kan...
    • 10 Şubat 2011 Barış beklerken savaş gelmesin!
    • 31 Aralık 2010 Bir casusa bu kadar para veriliyor mu!
    • 29 Aralık 2010 İki not ve bir kirli ittifak!
    • 24 Eylül 2010 İsrail-PKK bağlantısı bu işi bozabilir mi?
    • 3 Şubat 2010 Bu toplantı hiç de hayra alamet değil!
    • 17 Aralık 2009 İran-Suudi savaşına doğru mu gidiyoruz?
    • 8 Aralık 2009 Reşadiye'den kim ne mesaj veriyor?
    • 28 Ekim 2009 Birileri tarih yapıyor, bunu kimler yazacak?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,965 µs