Bugün Türkiye'nin çok sayıdaki kara günlerinden birisinin yıldönümü! 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat vs... Türkiye'nin tarihi biraz da bu askeri darbelerin tarihi demektir.
Türkiye'nin kuruluşundan bu yana geçen süre içine sığdırdığı askeri darbelerin dolayısı ile olağanüstü dönemlerin süresi normal dönemlerin süresinden fazladır.
Darbelerin baş aktörü ise her zaman Türkiye'nin kendi ordusudur.
Kuruluşundan bugüne kendi ordusu dışında hiçbir sosyal sınıf, kurum, grup vs. Türkiye'de darbeye, anayasayı güç ile silah kullanarak değiştirmeye, Meclis'in kapısına kilit vurmaya, siyasi partileri kapatmaya ve siyasilere yasaklar getirmeye yeltenmemiştir.
Yaşadığımız ve bildiğimiz bütün askeri darbelerin arkasında emir komuta içinde veya dışında kendi ordusu baş aktördür.
Ve bütün bu darbelerde toplumun darbeyi kabullenip alkışlayabilmesi için bir olgunlaştırma süreci geçirilmiş ve bu süreçte bir kısım asker ve sivillerden oluşan çeteler zeminin darbe için müsait hale getirilmesinde başrolü oynamıştır.
Hep böyle olmuştur... Hatta bu çeteler normal sürecinde cereyan eden bir kısım toplumsal olayları darbeye zemin olsun diye yönlendirmişlerdir.
Onun için "11 Eylül günü akan kan nasıl olmuş da bir gecede 12 Eylül'de son bulabilmiştir" sorusunun cevabını verecek bir babayiğit daha ortaya çıkamamıştır!
Türkiye hiçbir darbecisini cezalandıramamıştır!
Bu yüzden gücü eline geçirdiğini düşünen rütbeliler rejimi tehdit ettiğini düşündüğü bir kısım olayları bahane ederek hükümetleri devirmeyi düşünebilmektedir.
Bu millete yaşatılan her üç askeri darbe de birbirinden farklı şekilde gerçekleşti.
27 Mayıs emir komuta dışında bir tür cunta tarafından gerçekleştirildi.
12 Eylül emir komuta içinde, bütün üst düzey komutanların mutabakatı ile gerçekleşti.
28 Şubat ise diğer darbelerden farklı olarak hükümeti devirme sürecinin bizzat ordu tarafından yönlendirildiği, olgunlaştırıldığı, bir kısım sivil toplum kuruluşlarını fişeklediği, toplumun hükümete karşı ayağa kalkmasını temin edecek bir kısım çabaların bizzat ordunun açıktan yaptığı bir faaliyet olarak karşımıza çıktı.
Bu anlamda 28 Şubat postmodern bir askeri darbe olarak nitelendi.
Darbe darbedir!
Her darbenin amacı bir şekilde hükümeti devirmektir ve her üçünde de bu yapılmıştır.
Her üç darbe de kanlı olmuştur!
27 Mayıs'ta halkın seçtiği başbakan ve bakanlar asılmak suretiyle idam edilmiştir.
12 Eylül'de sürecin olgunlaştırılmasında kullanılan sağ ve sol örgütlerin mensubu gençler "bir sağdan, bir soldan" mantığı ile asılarak idam edilmiştir.
28 Şubat'ta ise akıtılan kanlar gizlenmiştir!
bugün
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle