En Sıcak Konular

Nuh Gönültaş


Nuh Gönültaş
0 0 0000

Kızları rahat bırakın ulen...



Türkiye'de problemlerimizi çözmemek için direnen bir yapı var. Ne zaman bir problemin çözümüne doğru bir adım atılırsa o zaman yuvalandıkları yerden fırlayıp "milleti tehdit" ediyorlar!

Aman Kürt Sorunu çözülmesin... Aman Kıbrıs Sorunu çözülmesin... Aman Türban sorunu çözülmesin... Aman dikta anayasası sorunu çözülmesin...

Çözümsüzlükten beslenen çevreler var Türkiye'de... Her bir sorunumuzun çözümü karşısına "Ülke bölünür, rejim elden gider, Türkiye karanlığa gömülür" gibi saçma sapan korkularla çıkıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti değil, sanki bir tür "Tehdit Cumhuriyeti." Başbakan çözüm için adım attı ya rejimin gölgelere gizlenmiş bütün heyulaları ortaya çıktı.

Başörtülü kızları teröristlerle eş tutan bu insanlara ne demeli bilmiyorum. Kendi rezillikleri televizyonlarda yayınlanmasın diye kırk takla atan bazı enkırmen kılıklı pornocu adamların, gizli kameralar yollayarak hastanede çalışan başörtülü insanları -affınıza sığınarak yazıyorum- sanki fuhuş yapıyormuş gibi basmaya çalışmasını aklım almıyor.

Haberde "Burada durum gerçekten çok vahim" cümlesini bile kullandılar. Bu insanlardan daha ne bekliyorsunuz? Kendilerine yapılan onca zulüm ve baskıya rağmen seslerini çıkarmayan, vergisini ödeyen, suça bulaşmayan, işinde gücünde bu insanlardan Allah aşkına daha ne istiyorsunuz? "İnancım gereği örtünüyorum" diyen bir genç kıza "Yok, sen yalan söylüyorsun" diyerek iftira atmak, onu türban-üstü peruk gibi sakil yöntemlere zorlamak mahalle baskısı olmuyor da, başörtüsü serbest olursa bu insanların okullarda terör estireceğini iddia etmek neyin nesi oluyor?

Eğer başörtülülerin üniversitelerdeki varlığı diğer kızlar üzerinde baskı oluşturacaksa, o insanların bir kısmı zaten peruk takarak eğitimlerini sürdürüyor. Bu mantığa göre peruk takan kızlar, takmayanlar üzerinde mahalle baskısı oluşturmuş olmuyor mu?

Ya da tersinden bakarsak, açık kızlar, kapalılara baskı yapmış olmuyor mu? Meselenin özünü kaçıran bu saçma yaklaşımı uzatmak mümkün elbette. Ama her şeyden önce yapılan mesnetsiz, ahlaksız ve tutarsız yayınlar, bir başsavcı tarafından kaleme alındığına...

İnanamadığım tuhaf duyuru... Bazı politikacıların rejim elden gidiyor havalarındaki tavrı kalp kırmanın çok ötesine geçti. Onlar sizin-bizim bacımız, eşimiz, kardeşimiz, ablamız, annemiz yahu. Bu ne öfke, bu ne kin, bu ne aymazlık. Teröre mi bulaştı bu insanlar? PKK'dan daha mı tehlikeliler? Ülkenin bir numaralı problemi mi başörtüsü? Biraz insaf, biraz izan, biraz mantık ve sağduyu...

Başörtülü kızlarımız bıktı bu tartışmalardan ama bazıları hâlâ bıkmadı. Artık onları rahat bırakın. Mağdur olduklarında yanında değildiniz, iş hayatına atıldılar, yanlarında olmadınız. Dışlandılar, ağladılar, üzüldüler... Ama isyan etmediler. Vatanlarına ihanet etmediler.

Devletleri hakkında bir tek kelime kötü söz söylemediler. Ellerine silah alıp dağa çıkmadılar. Tek istedikleri biraz anlayış. Bu devletin, bu devletin rejiminin bu kadarcık da şefkati yok mu? Eğer yoksa, çözmeyin bu sorunu. Aman çözülmesin, sakın ha... Ama unutmayın, zamanla çözmediğiniz her sorunun altında boğulur gidersiniz!

bugün



Bu yazı 952 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 8 Temmuz 2012 Delikli demir ile mertlik arasındaki ilişki...
    • 5 Temmuz 2012 İki arada bir derede ölüm!
    • 28 Haziran 2012 Dessas-ı ehli dünyanın hafiyeleri veya satılık kalemler...
    • 26 Haziran 2012 Kılavuzu NATO olanın...
    • 17 Haziran 2012 Davet ile davete icabet...
    • 5 Haziran 2012 AK Parti celladına gülümserken...
    • 31 Mayıs 2012 Kürtaj emanete ihanettir!
    • 13 Mayıs 2012 28 Şubat dalgaları ve hükümetin kıyıları...
    • 26 Nisan 2012 CHP'nin tarihi en yumuşak yeri...
    • 24 Nisan 2012 Vatana ihanetin yasal dayanağı olur mu?
    • 19 Nisan 2012 Peki, AK Parti iktidarı bin yıl sürecek mi?
    • 17 Nisan 2012 Çevik Bir nefreti, Tayyip Erdoğan sevgisi...
    • 14 Nisan 2012 Adaletin rövanşı...
    • 8 Nisan 2012 İçimizdeki darbeciler yüzünden...
    • 29 Mart 2012 Gazete kapatmak çağ dışı bir çözümdür...
    • 22 Mart 2012 Talimatla akreditasyon olur fakat demokrasi olmaz...
    • 13 Mart 2012 Liderlik cesareti...
    • 8 Mart 2012 Stratfor ve WikiLeaks gazeteciliği!
    • 1 Mart 2012 Bu ülkede 28 Şubatlar bitmez!
    • 26 Şubat 2012 15 yıl sonra yeniden ''şubat soğuğu!''

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,765 µs