En Sıcak Konular

Ekrem Dumanlı


Ekrem Dumanlı
0 0 0000

Türkiye'yi bekleyen en yakın tehlike



Her şeye rağmen Türkiye büyüyor. 2007 bu ülkenin en kritik dönüm noktalarından biriydi. Cumhurbaşkanı seçimi adeta rejim krizine dönüşmüştü. Genel seçimler erkene alınmış, siyasî ayrılıklar bambaşka söylemlerle korku ve vehim pazarına dönüştürülmüştü.
Art arda yakalanan çetelerin derinliği Türkiye üzerine büyük oyunlar oynandığını yeterince ortaya çıkardı. Bunca olumsuz gelişmeye rağmen Türk demokrasisi rüştünü ispat etti. İstikrarı yerle bir etmek isteyenler boş durmadı. Bombalar patladı, kışkırtmalar yapıldı, psikolojik harp taktiklerinin bütün metotları denendi. Ama halk, kirlenmiş bilgilere, maksatlı yönlendirmelere boyun eğmedi ve 2007'den alnının akıyla çıktı. Halk iradesi çok net bir şekilde şu mesajı verdi: Kavga istemiyorum. Yalan-yanlış bilgiler, saçma sapan iddialar, aslı faslı olmayan vehimlerle korkutulmak, sindirilmek de istemiyorum!

Türkiye, geçmişteki acı hadiselerden çıkardığı ders sayesinde geçen seneki tuzaklara düşmedi. Bu sayede ilk defa "Kürt sorunu"nda önemli mesafeler alındı, ilk defa Alevi meselesinde doğru açılımlar yapıldı. Birlik içinde dirlik, varlık içinde yokluk çekmekten daha iyidir. Farklılığın bir kavga sebebi değil, bir zenginlik vesilesi olduğuna dair ortak akıl ve ortak vicdan 2007'ye damgasını vurdu. Şimdi istikrarın meyvelerini topluyor bu ülke. Dün 2007'nin ihracat rakamları açıklandı. Hedeflenen rakamın üzerine çıktı ihracatımız ve 105,9 milyar dolarla kapattı seneyi. Yüzde 23,5'lik artış demek bu. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen gelecek seneki hedefin 125 milyar dolar olduğunu açıkladı dün.

"Türkiye'nin hiçbir problemi yoktur" demiyorum. Tabii ki bu ülkede hâlâ büyük sıkıntıları var. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere yapılması gereken köklü reformlar olduğu tartışılmaz bir gerçek. Yargıya duyulan güven her geçen gün azalıyor; bunun bir an önce telafi edilmesi, hakkaniyet ölçülerinin yeniden inşa edilmesi gerekiyor. İşçinin, memurun, emeklinin daha mutlu bir çizgiye yükseltilmesi şart...

Ülkeyi tozpembe göstermek, tabii ki kendi kendimizi aldatmak demektir. Ancak, doğru bir hedefe doğru yürüdüğümüzde de kuşku yok. 2001'deki büyük çöküşten bu yana önemli mesafe alındı. Türkiye toparlandı, kendine geldi, yükseliş ufku yakaladı...

2008'de de büyümek zorunda Türkiye. Ne var ki Türkiye'yi kendi başına bırakmak istemeyen, onun derlenip toparlanmasından rahatsızlık duyan birileri, bu ülkenin yeni bir güç odağı haline gelmesini istemez, istemiyor. Bir başka tabirle, Türkiye içeride pozitif enerji oluşturup kendi ayakları üzerinde durdukça bazı güç odaklarını tedirgin ediyor.

Türkiye, zor bir coğrafyada büyük işler yapmaya namzet bir ülke. Bir yandan Avrupa Birliği üyeliği için büyük reformlar yaptı ve o yolda ilerliyor. Diğer yandan Amerika ile ilişkilerini ölçülü ve dengeli götürüyor. Önümüzdeki hafta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Washington'a Başkan Bush'la görüşmeye gidiyor. Batı ile ilişkileri bu kadar sıcak tutan, nüfusunun neredeyse tamamı Müslüman olan Türkiye'nin İslam ülkeleriyle de ilişkilerini çok sıcak tutması gerekiyor. Nitekim son yıllarda Ortadoğu'da inisiyatif alan bir ülke konumuna geldi Türkiye. Ayrıca, Rusya, Bulgaristan, Yunanistan, Suriye, İran gibi diplomatik krizler yaşadığı ülkelerle de münasebetlerini iyileştirdi.

Açık söylüyorum, Türkiye'nin büyümesini istemeyen güç odaklarının tek bir kozu kaldı: Terör! PKK terör örgütüne vurulan ağır darbe ve dünya ülkeleri nezdinde elde edilen diplomatik başarı, terörü destekleyen güçlerin yeni bir stratejisine sebep olabilir. Son aylarda sıkça görülen araba yakma eylemlerinin arkasında çok gizli ve sinsi bir plan var. Medyanın bu vahşi ve sadist adamlara "Neron" benzetmesi yapması fevkalade yanlış. Olayın sempatik bir yanı yok; tam aksine, Türkiye'deki istikrarı hedef alan derin bir planın şarlatanlarıyla karşı karşıyayız. Şimdiden Türkiye (hükümetiyle, halkıyla, güvenlik güçleriyle) şehir eşkıyalarına karşı makul tedbirler almak zorunda; zira Türkiye düşmanlarının tek alternatifi terördür ve çetecilerin piyon olarak kullanıldığı bu tehlikeyi göğüsleyecek bir ülkeyi tutmak artık mümkün değildir.

zaman



Bu yazı 1,152 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 24 Eylül 2012 Ne gereği vardı?
    • 11 Haziran 2012 Cuntalarla nasıl mücadele edilecek?
    • 30 Nisan 2012 Şiddet!
    • 16 Nisan 2012 '28 Şubat'çılardan panik atak hamleleri
    • 10 Nisan 2012 Çin'den bakınca Türkiye'nin gücü
    • 9 Nisan 2012 Darbede tanıdığım dört subay
    • 2 Nisan 2012 Suriye İran... İşte çetin imtihan!
    • 26 Mart 2012 Terlik
    • 13 Şubat 2012 Aman dikkat!
    • 6 Şubat 2012 Bu yüzden mi susuyorsunuz?
    • 23 Ocak 2012 Hem Hrantçı hem Ergenekoncu olunabilir mi?
    • 16 Ocak 2012 Kaç kafatası bir manşet eder?
    • 9 Ocak 2012 Hesap vermek
    • 26 Aralık 2011 Çanlar Avrupa için çalarken
    • 19 Aralık 2011 Militan
    • 12 Aralık 2011 Maazallah!
    • 5 Aralık 2011 Global Ergenekon
    • 28 Kasım 2011 Dersim'den alnımızın akıyla çıkmak
    • 23 Kasım 2011 İngiltere'yi yeniden keşfetmek
    • 21 Kasım 2011 Dersim'in şifreleri

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,882 µs