0 0 0000

PKK ve DTP nasıl diz çöktü?

Diğer muhalefet partileri mazeret ararken, DTP yönetimi, 22 Temmuz seçimlerindeki başarısızlığın faturasını belediye başkanlarına çıkardı. Yaptıkları tespitler, büyük ölçüde doğruydu. Hakkari Belediye Başkanı Metin Tekçe’nin istifasının gerisinde yatan asıl neden de budur.

DTP’li 54 belediye başkanı var. 2009 Mart ayındaki yerel seçimlerde bu başkanların önemli kısmı partisi tarafından aday gösterilmeyebilir. Bunların başında Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan var. Osman Baydemir’in Diyarbakır adaylığı da kesin değil.

Devletin bölgeye ilişkin yaptığı tüm özel araştırmalar, hem DTP hem PKK’nın bölgede ciddi bir taban kayması yaşadığını ortaya koyuyor. Sadece güvenlik tedbirlerini kapsayan teröristle mücadele politikasının terk edilerek sosyo-ekonomik politikalar ve demokratik açılımları da kapsayan terörle mücadele politikasına geçişin, istismar konularını büyük ölçüde ortadan kaldırdığı tespiti yapılıyor.

Bu raporlarda; PKK ve DTP’nin yeniden ‘şiddet’ ve ‘korku’ stratejilerine sarıldığı, seçime doğru ‘tahrik’ edici açıklamalarda artış olacağı, toplumsal kutuplaşmanın DTP oylarında ivme yaratacağı düşüncesiyle DTP’li belediye başkanı ve yöneticilerinin bu tür açıklamalarına karşı hazırlıklı olunması ve tuzağa düşülmemesi yönünde önemli bilgiler var.

Oy kaygısının ötesinde kimi DTP’li belediye başkanlarının başarısızlıklarını örtmek ve yeniden aday olabilmek için ekstra çaba harcayacağı bilgisini de ekleyelim.

10 önemli gerekçe

Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’a iletilen bu çalışma raporlarındaki tespitleri, AK Parti Batman İl Başkanı Ömer El’e sordum: PKK ve DTP’nin bölgedeki gücü nasıl kırıldı?

Çok uzun bir konuşmaydı. Konu başlıklarını şöyle özetleyebiliriz:

- Bölgedeki feodal yapı büyük ölçüde kırıldı. PKK ve devlet gücünü istismar eden feodal güç (aşiretler) arasında kalan halk, böylece rahatladı.

- Bölgeye atanan vali, kaymakam ve emniyet müdürü profili çok değişti. Halka tepeden bakan yöneticilerin yerine onları kucaklayan, sahiplenen yöneticiler geldi.

-En önemli sorun işsizlik. Valiler, kendi illerine yatırımları çekmek için hem bürokrasinin hem işadamlarının ayağına gitti.

- Sağlık hizmeti veren kuruluş sayılarında patlama oldu. Sadece Batman’da uluslar arası düzeyde 5 özel hastane yapıldı. Hastanelerdeki kuyruklar yok denecek kadar azaldı. İngiltere’de oturan bir yakınım Batman’da ameliyat oldu. ‘Biz orada bir penisilin iğnesi için 1 hafta sıra bekliyoruz’ dedi.

-İşi olmayan, hiçbir yan geliri bulunmayan ihtiyaç sahibi herkese yeşil kart dağıtıldı. 300 bin nüfuslu Batman’da 200 bin yeşil kartlı var.

- En ücra köşeye kadar sağlık görevlisi, hemşire, ebe gönderilmeye çalışıldı.

- Okul ve öğretmen sayısı arttırıldı. Atamalar bilgisayarla yapıldığı için torpil de kalmadı.

-KÖYDES ve BELDES çok önemli projeler. Cumhuriyet tarihinde ilk kez asfalt yola ve suya kavuşan köyler oldu.

-Anayasada ve bazı kanunlarda demokratikleşme yönünde yapılan değişiklikler, ana dille ilgili kısıtlamaların kaldırılması çok olumlu etki yarattı.

- İstanbul, Ankara, Konya, Kayseri gibi belediyelerden gelen yardımlar halkın sevgisini kazandı. Batman’de sel afeti yaşandığında bu belediyeler sokaklardaki çamurlara kadar temizlediler.

54’den 30’unu alırız

22 Temmuz seçim sonuçlarını AK Parti lehine, DTP aleyhine değiştiren bu gelişmeler yerel seçimleri nasıl etkiler?

Artan terör olayları ve DTP’nin hırçınlaşmasında yerel seçim sürecinin önemli rol oynadığı düşünülürse, bu soruya verilecek cevap çok önemli.

Dikkat edilirse, eskiden TSK’ne yönelik tepki oklarının yönü, şimdi AK Parti’ye çevrilmiş durumdu. Batıda kimi çevreler AK Parti’yi ‘TSK’nin elini kolunu bağlamakla’ suçlarken, Doğu’da DTP’nin şahinleri ve PKK’lılar Başbakan Erdoğan’ı hedef almış durumdalar.

Başbakan için terörle mücadele konusunda hem milliyetçiler/ulusalcılar hem PKK’lıların ortak düşmanı olmak, ironi olsa gerek!

AK Partili El uyarıyor: ‘İstismar konularının büyük çoğunluğu ortadan kaldırıldı. Şu anda DTP’nin kalan tek sermayesi, gerginlik politikasıdır. Bu oyuna gelmemek gerekir.’

Mümkün mü?

El anlatıyor: ‘BBC bölgede çekimler yaptı. DTP’den AK Parti’ye geçen seçmenlerle görüştü. Neden parti değiştirdiniz diye sormuşlar. Şöyle demişler; Biz barış, demokrasi, huzur, iş ve aş istiyoruz. Bunları da yapıyorlar.’

Peki, sonuç?

El’in seçim tahmini şöyle: ‘DTP’deki belediyelerin en az 30’unu alırız. Batman başta gelir. 22 Temmuz’da 13 bin daha fazla oy aldık. Oyumuz yüzde 46’ya çıkarken, DTP’nin oyları yüzde 39’a düştü. Diyarbakır, Batman kadar yüksek olmasa da kazanma ihtimalimiz var.’

Seçim tahminleri bir tarafa, bölgeye ilişkin özel araştırmalar ve El’in tespitleri, Kars’tan Şanlıurfa’ya kadar uzanan siyasi fayın nasıl kırıldığı ve ortaya çıkan enerji açığının nasıl depreme yol açtığını gösteren çok önemli ipuçlarıdır.

Bundan her parti gibi DTP de ders çıkarmalıdır.

star gazetesi

Bu yazı 1,147 defa okundu.