En Sıcak Konular

Engin Ardıç


Engin Ardıç
0 0 0000

Bu kadar zavallılık Türkiye’ye yakışıyor mu?



Siz gerçekleri sevmezsiniz ama onları konuşalım: Bosna bize yattı.

Dost ve kardeş Müslüman ülke, falan filan falan filan.

“Kanıtın var mı?” diyenlere verebileceğim tek yanıt, Selim Edes’in Engin Civan’a söylemiş olduğu ünlü sözdür.

Ve biz, bu Bosna karşısında bile tel tel döküldük, çok kötü oynadık.

Gerginlik, tedirginlik, yorgunluk, falan filan falan filan.

Siz gerçekleri sevmezsiniz ama gerçek şudur: Bu oyunla, bu oyuncularla ve kolunu sallasan hocaya değen futbol dünyamızın bu hocasıyla, haziran ayında Euro 2008 turnuvasında bizi bekleyen, sonunculuktur.

Karşımıza Romanya gibi “zayıf olduğunu sandığımız” takımlar çıksa bile işimiz zordur.

Çünkü ne yazık ki Türkiye’de futbolu yabancılar oynamaktadırlar, elimizdeki en iyi “yerli” çocuklar bunlardır ve ne yazık ki orta halli bir teknik direktör olan Fatih Terim’den daha iyisi de elimizde yoktur.

Coşkunun da, boku çıkarılmıştır.

Topu görse bomba diye karakola götürecek eşim, maçın sonunda, içerki odadan “şimdi biz şampiyon mu olduk” diye sordu bana... “Hayır,” dedim, “ucundan sıyırıp ittire kaktıra, güç bela, şampiyonaya katılabilme hakkını kazandık”...

“Haa, ben de bir şey sanmıştım” dedi eşim. Hava fişekleri atılıyordu, Onuncu Yıl Marşı “disko versiyonuyla” çalınıyordu ve Atatürk, kendi sesinden “ne mutlu Türk’üm diyene” diye haykırıyordu.

Atatürk’ü önce reklam filminde oynatmış, şimdi de ona amigoluk yaptırmıştık.

Böyle tutumları eleştirenlere de Hıncal Hoca “vatan haini” diyor. (Evet, o da hoca... Niçin olmasın?... Erman bile hoca oldu da PKK kamplarının nasıl vurulacağı konusunda görüşlerini bildiriyor...)

“Okumamışlığın” içler acısı dışavurumu... “Benim de bir hocam olsaydı” özleminin hüzünlü zavallılığı...

İsviçre’de mi, Avusturya’da mı, nerede oynayacaksak bol miktarda “gurbetçi” falan olacak seyirciler arasında. Lumpen çığırtkan da götüreceğiz, mikrofondan gaz veremeyecek olsa bile...

Umarım canlı yayınları Cemal’e “Dıjemal” demeyen daha az zavallı spikerler yaparlar ve yorumlar da “vur oğlum” düzeyinin üstüne çıkarlar.

Hani o, kimseyi darıltmamak, federasyonu hele hiç küstürmemek, başına dert almamak için, içinde yorum yapılamayan yorumlar...

Bütün bunlar Türkiye’ye yakışıyor mu?

Bilmem. Hem yakışıyor, hem yakışmıyor galiba.

Yıkılmış bir imparatorluğun, onun yerine kurulmuş derme çatma bir düzenin, ve kendisinden hâlâ ve hâlâ toprak istenen bir halkın, bütün komplekslerini bilinçaltında taşıyan halkımızın son sığınağı...

Bitmeyen, içimizde süren “Osmanlı bozgununun” tortuları...

Sadizm ve onunla atbaşı giden, bir paranın iki yüzü gibi birbirinden ayrılamayan mazoşizmin egemen olduğu insancıklar...

Ve de “biz adam olmayız” saçmalığıyla “birimiz cihana bedeliz” saçmalığının çaprazında kıvranan hasta ruhlu bir toplum...

Ya tarih yazar ya kahroluruz biz... Ortası yoktur.

Herşeye rağmen, haziran ayında çocuklarımıza başarılar, lumpenlere iyi tepişmeler, “spor medyası” tabir edilen esnafa da hayırlı kazançlar dilerim.
 
Akşam



Bu yazı 1,024 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 26 Eylül 2012 Tayyip gitsin de Hitler mi gelsin?
    • 15 Ağustos 2012 Atraksiyon
    • 29 Temmuz 2012 Akşam diyordun Abbas
    • 23 Temmuz 2012 Özeleştirini yap Kemal arkadaş!
    • 16 Temmuz 2012 Fransa'nın Kılıçdaroğlu'su
    • 15 Temmuz 2012 Onları geri kazanalım
    • 4 Haziran 2012 Ay birbirinizden farkınız mı vardı?
    • 26 Mayıs 2012 İç savaş istediklerini söylemiştim
    • 29 Nisan 2012 Coşku duyulacaaak... Duy!
    • 13 Nisan 2012 Osmanlıca dersi de konulsun
    • 8 Nisan 2012 Osmanlı'da garaj mes'elesi
    • 23 Mart 2012 Hatırlayalım hatırlatalım
    • 7 Mart 2012 ''Haybeden Şef Gezisi''
    • 29 Şubat 2012 Senin de adın Kemal
    • 12 Şubat 2012 Lafının ardında dur
    • 19 Ocak 2012 Aman oğlum, vururlar ha
    • 6 Ocak 2012 Zurnanın zırt dediği yere henüz gelmedik
    • 5 Ocak 2012 İlker Paşa bize de ifade versin
    • 2 Ocak 2012 CHP'yi destekliyorum
    • 19 Aralık 2011 Olmayanı olduramazsınız

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,796 µs