En Sıcak Konular

Taha Akyol


Taha Akyol
0 0 0000

Gül'ün Güneydoğu gezisi



ATATÜRK, 83 yıl önce İzmit'te gazetecilerle görüşürken, Türkiye'nin bütünlüğüne Kuzey Irak'tan ciddi bir tehdit gelebileceğini söylemiş, endişesini belirtmişti.
Sadece Atatürk'ün değil, Karabekir, İsmet ve Fevzi Paşa gibi komutanların, Rauf Bey, Fethi Bey ve Tevfik Rüştü Bey gibi siyasilerin de dile getirdiği o endişeyi bugünün simgeleriyle şöyle ortaya koyabiliriz: Türkiye Kürtlerinin siyasi kıblesi Ankara mıdır, Kandil dağları veya Erbil midir?!
Önümüzdeki uzun tarihi sürecin yönü siyasi, ekonomik ve kültürel dinamiklere, yaklaşımlara göre oluşacaktır.
Cumhurbaşkanı Gül'ün bölge gezisine de bu geniş açıdan bakmak gerekir.
Abdullah Gül daha cumhurbaşkanı olmadan önce yaratabildiği sıcak duygularla, Cumhurbaşkanı olduktan sonra da sergilediği yaklaşımla bölgede büyük bir sevgi kazanmış; bunu gördük.
Ve birçok faktörün yanında Gül'ün bu gezisi de dünya âleme gösterdi ki, Türkiye Kürtlerinin büyük çoğunluğunun siyasi kıblesi Ankara'dır!

'Herkesin cumhurbaşkanı'
Turgut Özal gibi Abdullah Gül de bölgenin muhafazakâr halkıyla sıcak iletişim kurabilen bir kişiliğe sahip. Bu duyguları toplumsal bütünleşme için harekete geçirmenin önemi açıktır. Sıcak duygular yaratmayı ve bunu siyasi bütünleşmeye yöneltmeyi başarmalıyız.
Çağımızda "katılım" siyasi bütünleşmenin en önemli araçlarından biridir.
Cumhuriyet tarihimizdeki önemli hatalardan biri, Şeyh Sait İsyanı'ndan sonra, bölgedeki 12 ilde CHP'nin teşkilatlarını kapatmaktı! Böylece eski Müdafaai Hukuk Cemiyetleri de kapatılmış oluyordu. (Doç. Dr. Hakkı Uyar, Tek Parti Dönemi ve CHP, sf. 235-236.)
Aksine, teşkilatları yaygınlaştırmak gerekirdi! O zaman sanılmıştır ki, 'dışlamak' bir tedbirdir!
Bugün, tam tersine, dışlamaktan sakınmak ve mutlaka meşruiyet şartıyla ilişkileri, iletişimi güçlendirmek gerekir. Güneydoğu gezisinde en önemli husus, Sayın Gül'ün kucaklayıcı bir 'devlet' imajını oraya götürmüş olmasıdır. Sınırın en ucundaki kahraman askerini de, bütünüyle halkını da kucaklayan devlet...
Gül'ün gezisinde, herkesle ve bu arada sivil toplum kuruluşlarıyla da görüşerek ortaya koyduğu bu kucaklayıcı yaklaşım özellikle önemlidir.
"Herkesin cumhurbaşkanı" imajı parlamenter rejimin de, siyasi ve toplumsal entegrasyonun da gereğidir.

Uygulamada gösterilmeli
Birlikte yaşamak için ayrı fikirler, hele de çatışan fikirler arasında duyguları yumuşatacak kapsayıcı yaklaşımları başarmalıyız.
Gül'ün ilk defa bu düzeyde 'kapsayıcı' bir devlet gezisini gerçekleştirmesi, sadece onun mizacıyla ilgili değildir, doğru düşünülmüş siyasi bir yaklaşımdır.
Sıcak duygularla, saygıyla ve kamu hizmetleriyle halkta "benimsenme" duygusu yaratmak, terör ve bölücülükle mücadelede temel bir kavramdır.
Seçim sonuçlarının ardından Gül'ün bu gezisi üzerine, PKK'nın uzantılarından "Kalelerimizi düşürmeyeceğiz" diye telaşlı tepkilerin gelmesi de bu tespitimizi doğruluyor.
Gezi "hoş bir sada" olarak kalmamalı, Cumhurbaşkanı'nın bir gözü, bir eli, bir ayağı mutlaka bu bölgede ve bu meselede olmalıdır. Somut programlar oluşturulmalıdır.
Siyasi kıble olarak Ankara'yı seçen vatandaşlarımızın doğru tercih yaptıkları uygulamalarla gösterilmelidir.

Milliyet



Bu yazı 1,073 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 7 Kasım 2011 KCK ve hukuk
    • 30 Temmuz 2011 Afrika kampanyası
    • 29 Temmuz 2011 Stalinist milliyetçilik!
    • 22 Temmuz 2011 AKP’li bakan İnönü’yü övüyor
    • 20 Temmuz 2011 ‘Makas açılıyor’
    • 18 Temmuz 2011 Totalitarizmi eleştirmek
    • 12 Temmuz 2011 Anayasa da böyle yapılır
    • 7 Temmuz 2011 ‘Usta’ kabine
    • 1 Temmuz 2011 CHP Meclis’e
    • 27 Haziran 2011 Anayasa yapmak
    • 7 Haziran 2011 AKP, CHP, MHP uzlaşır mı?
    • 30 Mayıs 2011 Kürt meselesi nereye?
    • 27 Mayıs 2011 Hukuk ve yargı açısından 27 Mayıs
    • 26 Mayıs 2011 Proje savaşı
    • 19 Mayıs 2011 Ergenekon ve PKK
    • 12 Mayıs 2011 Demirel ve CHP
    • 11 Mayıs 2011 MHP
    • 18 Nisan 2011 2023 Vizyonu
    • 2 Nisan 2011 ‘Bizden yana adalet!’
    • 25 Mart 2011 Türkiye’nin rolü?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,223 µs