Aslında yazmayacaktım. Tatildeyim. Ama yazdırdılar… Güzelim tatilimi zehir edip beni oturduğum yerden zıplatanlar utansın.
İki gündür gazetelere bakıyorum da korkunç bir özgürlük kampanyası başlatmış Babıali… Gören de İstanbul İngiliz işgali altında sanacak. Sahi ya İstanbul işgal altındayken bile böylesi haykırmamışlardı, değil mi?
Konu malumunuz: Köşe yazarı Bekir Coşkun Abdullah Gül için “ben ona Cumhurbaşkanım demem” demiş. Gül’ün “kardeşi” Başbakan da “çek git o zaman” diye çıkışmış. Yani perdeyi yıkmış Başbakan. Gazetelerin yazdıklarından anlaşılan o…
Olmadı Sayın Başbakan…
Önce Başbakanın çıkışını ele alalım. Ben çok üzüldüm söylediklerinize Sayın Başvekil. Öncelikle bir köşekadısı ne derse desin. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir başvekil çıkıp böylesi bir gafta bulunmaz. Bu siyaseten yanlış bir kere… Siyasilerin mahareti toplumla sürekli iletişim halinde olan gazetecilere laf yetiştirmek değil, yapabiliyorsa onları kendi yanına çekip lehine kullanmaktır. Üstelik nerde görülmüş bir siyasetçinin “vatandaşına hakaretle meşhur köşekadısını” mağdur duruma düşürmesi… Başvekil Erdoğan bu noktada sınıfta kalmıştır. Üstelik bir de bugüne kadar kendi tabanına yapılan “çek git” yanlışını bir gazeteciye yaparak. Böyle olunca eleştiri oklarını üzerine çekiyor. Erdoğan’ı eleştirenler haksız mı? Hiç de değil…
Başbakana bir de şu yüzden kızıyorum ben. Demek yakın arkadaşı Gül Türkiye’deki milyonlardan daha önemli Başbakan’ın nazarında. Sırf kendisine oy verdiği için bu insanlar olmadık hakaretlere maruz kaldı. Kıllı, uzun kolu, kısa bacaklı dediler onlar için. Göbeğini kaşıyan adam dediler… Koca koca profesörler televizyon televizyon dolaşıp kendisine oy verenlere “ayol cahil bunlar” dediler. Siz kalkıp size oy veren insanlara yönelik bu hakaretlere karşı tek kelime etmediniz. Bu ülkenin saygıdeğer insanlarını ve demokratik tercihlerini –hangi görüşte olursa olsun- nasıl aşağılarsınız diye hesap sormadınız. Elin oğlu kardeşiniz Gül’ün Cumhurbaşkanlığını sorgulayınca kükrediniz. Gül’ün sahip çıkanı var, anladık. Peki, bu koca kitlenin…
Ah o Bekir yok mu?
Bu faslı kapatıp diğerine geçelim… İki gündür basında bir telaş bir telaş… Herkes demokrasi, özgürlük havarisi kesilmiş. Adama sorarlar. İki hafta önce bir köşe yazarını attılar gazetenizden. Başvekile yeten gücünüz patronunuza erişmiyor mu? Yoksa bunlar günü kurtarmaya yönelik kuru gürültü mü?
Alicenap Cumhurbaşkanımız Demirel “başı örtülüler Arabistan’a gitsin” dediğinde göremedim ortalıkta ben siz kalemşörleri. Hiçbiriniz “al deve, al da gönder” demediniz. Basın özgürlüğü tamam da hani sizin etik kaygınız. Biri çıkıp size ve sizin gibi düşünenlere “kıllı, uzun kollu kısa bacaklı (maymun yani), göbeğini hart hart kaşıyan adam, nankör, cahil ve benzeri hakaretleri sıralasa böyle sessiz kalır mıydınız? Bir anda kahramana dönen hatta “milli yazar” ilan edilen adam bu ülkenin insanlarına demediğini bırakmadı be. Dünyada bir tek Türkiye’dedir kendi halkından tiksinen ama milli yazar ilan edilen köşe kadısı… Biriniz kalkıp “yahu hemşerim biraz ayıp kaçmıyor mu, o kadar aşağılama” demediniz. Mine Kırıkkanat aşağılarken de demediniz, Bekir Coşkun sağlı sollu saydırırken de… Ama Başbakan’ın sözleri çok koydu size… Ar damarınız var ya…
Bu ülkede akreditasyon diye bir uygulama var kardeşim bak onu da hatırlatayım… Ha git demişler ha gelme… Git dendiğinde kalayı basıyorsunuz da kimi gazetecilere toplantılara sen gelemezsin dediklerinde gıkınız çıkmıyor. Niye çünkü kimse size gelme demiyor. Başkalarına diyorlar gelme diye. Bu bir. İkincisi size bile deseler gıkınız çıkmaz değil mi… Başbakan’a köpürür, postala selam çakarsınız. Zaten siz yanlışa değil, size yapılan yanlışa karşı çıkarsınız. Sonra kalkıp doğrucu Mehmet misali afra tafra yaparsınız. Aferin size…
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle