En Sıcak Konular

İbrahim Karagül


İbrahim Karagül
0 0 0000

ABD ekonomisi çöküyor bedelini dünya ödüyor!



Amerika'nın 8.2 trilyon dolarlık dev mortgage pastasındaki sarsıntı, bütün dünyayı etkisi altına almak üzere. Düşük faiz ile konut alımının yüzde yüzünü kredilendiren bankalar, faiz oranlarının yükselmesi ve kredilerin geri dönmemesi yüzünden artık kredi veremez hale geldi. Bir ABD vatandaşının, beş yıl önce aldığı evin kredi taksitlerini ödeyemez hale gelmesi üzerine şimdi bu taksitleri Türkiye'de, Latin Amerika'da, Asya'da yaşayanlar ödüyor. Böyle bir küresel ekonomi var. ABD'de başlayan kriz bütün piyasaları dalgalandırıyor, zarar gören dünyanın geri kalanındaki orta sınıf oluyor. Daha basit cümlelerle özetleyelim:

Ortalama gelirinin beşte üçü borç olan, çok üreten ancak ürettiğinden fazla tüketen bir ABD vatandaşı mortgage kredisiyle, düşük faiz üzerinden kredi alıyor. Son yıllarda ABD'de faizler belirli aralıklarla yükseltiliyor. Taksitler geri ödenemez hale geliyor. Kredi veren bankanın açığı başlıyor, kredi veremez hale geliyor. Merkez bankaları bu finans kuruluşlarının açığını kapatmaya çalışıyor. Milyarlarca dolar para aktarıyor. Bir nevi banka kurtarma operasyonları başlıyor.

Eğer merkez bankaları bu operasyonu yapmazsa, dev finans kuruluşlarından bazılarının kapısına kilit vurulacağı, batacağı belirtiliyor. Bu arada mortgage sistemi çöküşe doğru geçiyor.

Bu haftaki olayda; kredi derecelendirme kurumu Merrill Lynch, müşterilerine, ABD'nin en büyük mortgage kredi sağlayıcısı Countrywide'ın hisselerini ellerinden çıkarmasını öneriyor. Deprem başlıyor. Bu, ABD'deki mortgage sisteminin çöküşüne yönelik en ciddi işaret olarak algılanıyor. 8.2 trilyonluk bir piyasanın çöküşü bu…

Merkez bankaları, finans kuruluşlarının açığını kapatmak için seferber oluyor. Bu para ne kadar? 10 Ağustos Cuma günü itibariyle ABD yönetimi bankacılık sistemine 38 milyar dolar para aktarıyor. Daha önce aktardığı 24 milyar dolarla bu 62 milyar dolar ediyor. G-7 ülkelerinin bankacılık sistemine aktardığı paranın toplam miktarı yaklaşık 326.3 milyar dolar. Ve bu süreç devam edecek.

Böyle olunca da piyasalar altüst oluyor. Bütün borsalar düşüyor. Zincirleme reaksiyon başlıyor. Gelişmekte olan ülkelere akan para yön değiştirip yeni adrese yöneliyor. Türkiye özelinde, yabancıların ağırlıklı olduğu borsada satışlar başlıyor. Türk Lirası dövize çevriliyor ve dışarı kaçıyor. Bugün itibariyle yapılan, büyük çöküşü önlemek için daha küçük çöküşleri, zararları göze almaktan başka bir şey değil. Kredi sistemini, ABD bankalarını kurtarma girişimi yani. Aksi takdirde, sadece mortgage değil, zincirleme olarak başka alanlar üzerinde de yaşanacak sarsıntılar çok daha büyük kaosa yol açabilecek. Bakalım bankacılık sisteminin bu açığı kapatılabilecek mi? Biraz daha geniş bakalım:

Yaşananlar ABD ekonomisindeki durgunluğun hatta gerileme işaretlerinin göstergesi. Dolar hegemonyasının tahtı sarsılırken ABD'nin dış açığı kontrol edilemez hale geliyor. Gayri Safi Milli Hasıla ile bireysel gelir arasındaki açık yıllık 3.5 trilyon dolar.

ABD ekonomisinin en büyük finansörü olan Çin, yakın zamana kadar elindeki dolar rezervini azaltmak için radikal adımlar atıyordu. Bir süre önce ABD ekonomisine girmesi beklenen 1 trilyon doların yönünü değiştirdi ve oluşturacağı bu fon ilan dünyanın değişik bölgelerinde enerji ve madencilik alanında yatırımlara gireceğini açıkladı. Aynı Çin, son gelişmelerden o kadar korktu ki, doları dengede tutmak için harekete geçmek zorunda kaldı.

Bankacılık sektöründeki krizi, küresel ekonomik kaos korkusunun ilk işareti olarak görenler var. Bu dönemin para piyasalarındaki üçüncü büyük kriz olacağını söyleyenler var. ABD bankacılık sistemindeki krizin bütün dünyaya yayılacağını, mortgage sistemindeki krizin de başka alanları sıçrayacağını düşünenler var. Mesela, ABD'deki kredi piyasasının 2008'de tamamen kapanacağını söyleyenler var. Şirketlere verilen kredilerin aynı akıbete uğrayabileceği gibi ihtimaller var.

Küresel ekonomik çöküş beklentisi içindeki karamsarlar arasına, George Bush'un Hazine Sekreteri yaptığı Henry M. Paulson bile katıldı. 13 Haziran'da Washington Post gazetesinde ABD'nin ekonomik çöküşünün başladığını ilan eden yazılar yayınlandı. Bu durum; 2. Dünya Savaşı'nın sebebi olarak gösterilen 1930'lardaki krize benzetiliyor ve yeni bir dünya savaşına işaret ediliyor. Hatta ABD içinde olağanüstü şartlar dönemine bile işaret ediliyor. Dünya ekonomisinin şok bir çöküşün kıyısında olduğu, bunun üretim azlığından değil, finansal sistemdeki çılgınlıktan kaynaklandığı vurgulanıyor.

Bize düşen; sıcak para akışı yön değiştirirse, bu dalgalar devam ederse ne yapacağımızı iyi düşünmek olacaktır. Ya da yapabileceğimiz bir şey var mı? Yoksa dünyanın “Finansal Politbüro”su bize nasıl bir kader tayin ederse ona mı razı olacağız?

yenişafak



Bu yazı 960 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 20 Nisan 2012 Türk-Kürt-Sünni..
    • 30 Mart 2012 Suriye satrancı, İsrail'e askeri üs
    • 16 Şubat 2012 En tehlikeli ihtimal: Ya savaş tersine dönerse!
    • 10 Şubat 2012 Hesaplaşma: Kim kimi tasfiye edecek?
    • 2 Aralık 2011 Bitti Esad, gerçekten bitti..
    • 18 Kasım 2011 Artık, Suriye ile savaş halindeyiz!
    • 9 Eylül 2011 Evet, Tahrir'de konuş! Tarihi değiştir! De ki...
    • 18 Ağustos 2011 İran-Suriye ve PKK: O 'kart' yine masada..
    • 10 Ağustos 2011 Altı saat ne konuştular?
    • 27 Temmuz 2011 Ölüm koalisyonu Haçlı savaşçıları..
    • 22 Temmuz 2011 Avrupa Birliği parçalanıyor..
    • 29 Nisan 2011 Cuma, öfke, kan...
    • 10 Şubat 2011 Barış beklerken savaş gelmesin!
    • 31 Aralık 2010 Bir casusa bu kadar para veriliyor mu!
    • 29 Aralık 2010 İki not ve bir kirli ittifak!
    • 24 Eylül 2010 İsrail-PKK bağlantısı bu işi bozabilir mi?
    • 3 Şubat 2010 Bu toplantı hiç de hayra alamet değil!
    • 17 Aralık 2009 İran-Suudi savaşına doğru mu gidiyoruz?
    • 8 Aralık 2009 Reşadiye'den kim ne mesaj veriyor?
    • 28 Ekim 2009 Birileri tarih yapıyor, bunu kimler yazacak?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,150 µs