En Sıcak Konular

Yahya Bostan



Yahya Bostan
0 0 0000

O tartışmayı ben açıyorum!



Türkiye 22 Temmuz’a kilitlendi. Üstelik öyle gelişmeler oluyor ki sandığın nasıl şekilleneceği, koalisyon kurulup kurulmayacağı hatta seçimlerin ertelenip ertelenmeyeceği bile tartışma konusu… Kulislerde olası bir CHP-MHP koalisyonu dilden dile dolaşırken, yapılacak bir sınır ötesi operasyonunun seçimleri erteleyebileceği ileri sürülüyor. Gazete köşelerinden felaket ve “dehşet” senaryoları eksik olmuyor. Bu ortamda kafaların karışık olduğu söylenebilir. Şimdi gelin önce ne olacağını zihnimizde netleştirelim, sonra da 22 Temmuz sonrasında tekrar gündeme gelecek bir tartışmayı şimdiden biz açalım: Cumhurbaşkanı kim olacak?

Önce muhtemel seçim sonuçlarına bakalım… Çünkü seçim sonuçları Cumhurbaşkanı’nın kim olacağını doğrudan belirleyecek.

22 Temmuz’da ne olacak?

Açık söylemek gerekirse 22 Temmuz’da ne olup biteceğini şimdiden söylemek güç. Son iki ayda sandıkta adeta devrim yaşandı denebilir. İki ay öncesinin sandığıyla şimdinin sandığı arasında dağlar kadar fark var. Bundan sonraki bir ay içinde hangi gelişmelerin yaşanacağını, sandığın nasıl şekilleneceğini kestirmek güç olabilir. Ancak biz sandığı büyük oranda değiştirecek bir sansasyon olmayacağı, hatta seçimlerin ertelenmeyeceği önkabulüyle analizimize başlayalım…

22 Temmuz’da sandığın nasıl şekilleneceği ile ilgili türlü spekülasyonlar yapılıyor. Anketlere göre Meclis’e iki parti de girebilir, üç parti de… Kimi anketler dördü zorluyor ancak şu an için bunu söylemek güç. Sandıktan AKP’nin birinci parti olarak çıkacağı söylenebilir. AKP birinci parti çıksa bile tek başına iktidar olamayacağı, CHP-MHP koalisyonunun iktidarı devralacağı gibi bir iddia da yok değil. Ancak bu da biraz zorlama görünüyor. Hatta ecnebiler bunu “wishful thinking” olarak adlandırıyor. Yani hüsnükuruntu!

Meclis’e üç partinin gireceği şeklinde bir önkabulde bulunacaksak AKP’nin daha çok oy ile daha az milletvekili alacağı elbette söylenebilir. Hatta AKP’nin 276’nın altında kalacağı da… O halde AKP’nin bağımsızlarla koalisyona gitmesi söz konusu olabilir. Zaten Erdoğan DTP’ye kapıyı kapamadı. “Merkeze gelip, terörle bağlantılarını kessinler, ondan sonra” dedi. Bundan uzun bir süre önce iyibilgi’nin yaptığı çağrı gibi…

Gelin 22 Temmuz’daki sandıktan nasıl bir sonuç çıkabileceğini şöyle özetleyelim: AKP birinci parti konumunu sürdürecektir. Hatta büyük bir ihtimalle milletvekili sayısı tek başına iktidar olmasına yetecektir. Diğer yandan AKP’nin 367’yi bulması zor görünüyor. Yani Cumhurbaşkanını tek başına seçemeyecektir.

22 Temmuz’da 20 ila 30 civarında bağımsız vekilin Meclis’te olacağı belirtiliyor. Bunun yanında CHP’nin ikinci, MHP’nin de üçüncü parti olarak meclise gireceği söyleniyor. Her ne kadar MHP’nin yüzde onu kolayca aşacağı ileri sürülse de ben buna pek katılmıyorum. MHP barajı geçebilir, ancak zorlanacaktır. Bu meclise girememesi, hatta diğer bir partinin (DP) meclise girmesiyle de sonuçlanabilir. Zira önümüzdeki bir ay sürprizlerle dolu olacak.

Uzlaşmayla seçilecek!

Bu şartlar altında kim Cumhurbaşkanı olacak? Kısa vadede Cumhurbaşkanı’nı halk seçmeyeceğine göre Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı AKP 367 milletvekili ile Meclis’e girmediği sürece artık bitmiş görünüyor. Diğer yandan AKP 367 milletvekiline sahip olsa bile Gül’ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı artık imkansız …

Bunu neden söylüyorum? Son iki ayda yaşadığımız krize bakarak söylüyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde iki kez yazdım. “Erdoğan’ın kararı Türkiye’yi ileri götürmeli geri değil” dedim. “Sistemi tıkamayacak bir isimde uzlaşılmalı” dedim. Şimdi bunca kaos yaşandıktan sonra artık o noktaya gelinmiş olmalı. AKP 367 milletvekiline ulaşsa bile Erdoğan herkesin kabul edeceği bir isim ortaya koyacaktır. Türkiye’nin yeni Cumhurbaşkanı herkesin onayıyla seçilecektir. O adayların kim olduğuna gelince…

İşte o adaylar…

Ertuğrul Günay: AKP’nin yeni ismi Ertuğrul Günay 22 Temmuz sonrasında AKP bir kabine kurabilirse önemli bakanlardan birisi olacak gibi. Bu yüzden Çankaya’ya çıkmayı kendisi istemeyebilir. Çünkü Günay hareketli bir isim. Diğer yandan AKP sistemi rahatlatacak bir kimliği olduğu için kendisinden Çankaya’ya çıkmasını isteyebilir. En azından kulislerde bu da konuşuluyor.

Hilmi Özkök: Genelkurmay Eski Başkanı Hilmi Özkök Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde iyibilgi’nin “huzur formülüydü!” Şimdi Akşam gazetesi yazarı Şakir Süter Özkök’ün olası Cumhurbaşkanlığı adaylığından bahsediyor. Erdoğan Cumhurbaşkanı olması için Genelkurmay tarafından da çok sevilen ve demokrat kimliği ile bilinen Hilmi Özkök’ün kapısını çalabilir.

Vecdi Gönül: Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adayını açıklayacağı günün gecesi basına son dakika olarak düşen “Cumhurbaşkanı adayı Vecdi Gönül” haberiydi. Dahası Erdoğan’ın Büyükanıt’a “Gönül’ü aday göstereceğim” dediği ileri sürülmüştü. Ancak Erdoğan ertesi gün Abdullah Gül’ün ismini açıkladı. Sonradan öğrenildiğine, iddia edildiğine göre Gönül’ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı Arınç tarafından engellenmişti. Gönül Savunma Bakanı olarak tüm kesimlerce sevilen bir isim. Sistemi rahatlatacak bir kimliği var.

Sürpriz aday Şener: Geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçimlerde ismi güçlü olarak geçen bir isim Abdüllatif Şener. Ancak bu olmadı ve Şener milletvekilliğine adaylığını da koymadı. Öte yandan önceki gün yaptığı görüşmeler dikkatlerden kaçmıyor. Şener Cumhurbaşkanı ve ABD elçisiyle görüştü. Bu görüşmeler ne oluyor sorusuna yol açtı. Benden söylemesi… Olası diğer aday Şener olabilir.

Cumhurbaşkanı olamayacaklar: Yaşanan son kriz ve AKP’nin milletvekili aday listesindeki yeni vizyon sonrasında iki kişinin Cumhurbaşkanı olamayacağı açık bir şekilde ortaya çıkıyor… Abdullah Gül ve Bülent Arınç… Gül’ün siyasi kimliği oldukça güçlü ve gelecek dönemde olası kabinenin en önemli ikinci ismi olmaya devam edecek. Ancak Meclis Başkanı Arınç için aynı şeyi söylemek güç görünüyor. Arınç’ın tekrar Meclis başkanı olup olmayacağı bile soru işareti. 


Günay ve Özkök olursa...

Eğer bu iki isimden birisi Cumhurbaşkanı olursa Türkiye'nin kaybetteği enerji yüzünden çok üzüleceğiz. Çünkü ben bundan altı ay önce Ertuğrul Günay'ın Cumhurbaşkanı olması gerektiğini söylemiştim. iyibilgi de Hilmi Özkök'ün adaylığının "huzur formülü" olacağını belirtmişti. Keşke karar alıcılar iyibilgi'nin söylediklerine kulak assaydı. İki aydır yaşananların hiçbirisi yaşanmamış olacaktı. Türkiye enerji kaybetmeyecekti!


Bu siteye dikkat!

Adam Sosyal Bilimler Araştırma Merkezi’nin yayını olan www.ekopolitik.org hizmete girdi. iyibilgi.com’da yer alan ve okuyucu sayısından ilgiyle izlendiği anlaşılan çeviri yayınlar ekopolitik.org ekibine aitti. Şimdi benzer çevirileri kendi sitelerinde yayınlayacaklar. Bu site uluslar arası gelişmeleri yakından takip etmek, dış basında Türkiye ile ilgili yayınlanan yazılanlardan haberdar olmak, düşünce, analiz ve önemli yazılara ulaşmak için kaçırılmaması gereken bir fırsat… Ayrıca bu sitede önemli dosyalar ve röportajlar da yer alıyor. Kuzey Irak ve Musul ile ilgili olan dosyanın çok ilgi uyandırdığını ve tartışıldığını biliyorum. Ben çok faydalanıyorum, size de tavsiye ederim.



Bu yazı 3,605 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 31 Temmuz 2008 ‘Dünyanın en büyük siyasi projesi’ ne demek?
    • 28 Temmuz 2008 Baykal’ın göremediği…
    • 10 Kasım 2007 Baykal’ın danışmanı kim?
    • 6 Kasım 2007 İtiraf edelim: İşte Oval Ofis’ten çıkan sonuç!
    • 31 Ekim 2007 Türkiye’nin Brzezinski’si var mı?
    • 26 Ekim 2007 Ne intikamı? ABD bizden intikam almıyor!
    • 24 Ekim 2007 Artık farkındayız: Bu provokasyona dur deyin!
    • 23 Ekim 2007 O sekiz askere ne oldu?
    • 21 Ekim 2007 Son saldırı: PKK neden bu kadar rahat?
    • 18 Ekim 2007 Bu filmi çok gördük: Oyunun farkında mısınız?
    • 15 Ekim 2007 Tuzak: Tasarı çekilirse ne olacak?
    • 11 Ekim 2007 “27 sersem Amerikalı…”
    • 10 Ekim 2007 Bakmayın, Türkiye’de iyi şeyler de oluyor!
    • 8 Ekim 2007 Saldırının üçüncü boyut okuması
    • 5 Ekim 2007 Referandum karmaşası: Bu güne nasıl geldik?
    • 28 Eylül 2007 Malezya bitti: Şimdi hasar tespit zamanı!
    • 17 Eylül 2007 Kendinizi koruyun: İran bitti, Malezya geliyor!
    • 8 Eylül 2007 Stratejik analiz: Hükümet değil devlet politikası!
    • 30 Ağustos 2007 Artık kolları sıvama zamanı!
    • 23 Ağustos 2007 Kulisleri hareketlendiren ziyaretin perde arkası!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,007 µs