En Sıcak Konular

Cevdet Batu



Cevdet Batu
0 0 0000

Huzur formülü!



Artık Büyükanıt Paşa’yı da dinledik… Büyükanıt’ın konuşmasını izleyenler karşılarında kendine güvenen, ancak bir o kadar da temkinli, çok sıcak ancak mesafeli bir komutan buldular. 

Büyükanıt Erdoğan’a “demokratik bir ülkede Çankaya’ya çıkmana karışamayız” dedi, ancak konuşma tarzından “çıkmazsan daha iyi olmaz mı?” diye sorduğu belli.

Şimdi top Erdoğan’da. Artık önünde hiçbir engel olmadığını hepimiz biliyoruz. Erdoğan “çıkıyorum” dediği zaman çıkacak ve bunu artık kimse engelleyemez. Yarınki Ankara mitingi bile…

Çevreme bakıyorum: Büyükanıt’ın konuşmasından herkes çok memnun. Sokaktaki vatandaş da çok memnun. Garip bir huzur kaplamış durumda ortalığı… Belki de kurumlar arası kriz çıkmayışı yürekleri ferahlatmıştır. Uzun bir süredir tekrarlanan kriz senaryolarının gerçekleşmeyeceğini görmek gelecek için gerçek bir umut modeli oldu.

Çünkü Büyükanıt, siyasi muhalefetin tersine, demokrasinin izinden ayrılmayarak önemli bir uzlaşma sergiledi. “Sözde değil özde laik bir ismi görmeyi umuyoruz” derken, “ancak karar meclisin” dedi. Bu büyük bir uzlaşma adımıdır. Şimdi top gerçekten Erdoğan’da…

Erdoğan, Büyükanıt’ın kendisine uzanan eli tutacak mı? Yoksa “önümde bir engel yok artık” deyip Çankaya’ya mı çıkacak? Bana göre Erdoğan, bu uzlaşma adımına aynı oranda yanıt vermeli ve Çankaya’ya çıkmamalı.

Peki, Çankaya’ya kim çıkmalı? İşte Türkiye’nin önünü açacak huzur formülü.

Bu formül Emekli Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün Cumhurbaşkanlığına, Erdoğan’ın ise Başbakanlığına dayanıyor. Özkök Çankaya’ya çıktığında neler olacağına bir bakalım:

1. Özkök, ideolojik saplantıları olmayan bir kimlik. Dolayısıyla olur olmadık her şeye itiraz etmeyecek. Genelkurmay Başkanı olduğu dönemdeki gibi “makul” isteklere hep sıcak bakacak. Böylece hükümet “doğru” bir adım attığında bunu engellemeyecek. Böylece Erdoğan daha da güçlü bir Başbakan olacak. Eli rahatlayacak. Attığı adımlarda sürekli kendisini engelleyen bir Cumhurbaşkanı Çankaya’da olmayacak. Cumhurbaşkanı, doğru yaptığında ona destek olacak. Bu Erdoğan’a eşsiz bir iktidar sağlar.
2. Erdoğan Çankaya’ya çıktığında tek başına iktidar olan bir gücün son kertede denetleyicisi olmayacak. Örneğin, bir Türk Petrol Yasası kolaylıkla onay alabilecek. Ancak Özkök olduğunda bunun tersi olabilecek. Hatasız hükümet olmaz. Hükümet ya da partilerin hatalı politikalarına Özkök “makul” engeller çıkarabilir. Bu da hükümetin görece denetimi için çok önemli.
3. Özkök Cumhurbaşkanı olursa Erdoğan’a nazikçe “lütfen” diyen Genelkurmay rahatlayacak. Kendi kamuoyuna karşı daha cesaretle demokrasi dışına çıkmayın diyebilecek.
4. Özkök Cumhurbaşkanı olduğunda Şener Eruygur gibi ismi darbe ile anılan kimlikler güç kaybedecek. “Genç subaylar rahatsız” gibi haberlere imza atan ve Özkök’e Genelkurmay Başkanlığı döneminde olmadık şekilde eleştiri yönelten Çölaşan gibi gazeteciler susmak zorunda kalacak.
5.  Yabancı sermaye, süren ve daha da güçlenen istikrar ortamında kendini daha güvenli hissedecek. Yatırımlar artacak.
6. Özkök’ün üç gün önce vurguladığı gibi, AB süreci daha da güç kazanacak.
7. Geleceğe yönelik toplumsal uzlaşı için önemli bir adım atılmış olacak. Hilmi Özkök toplumun tüm kesimlerince sevilen bir isim. Bu Türkiye için kaçırılmaması gereken bir fırsat!



Bu yazı 1,013 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2008 Kissinger Erdoğan'a ne yazdı
    • 22 Kasım 2007 Türk usulü çalışkanlık: Yumurta kapıya dayanınca!
    • 16 Kasım 2007 ‘Vahdettin haindir’ diyenler parmak kaldırsın!
    • 17 Ekim 2007 Göğsümdeki Amerikan bayrağı!
    • 14 Ekim 2007 Kimin nesi bu Facebook?
    • 7 Ekim 2007 Müjde Ar’ın gazoz kapağı
    • 5 Ekim 2007 Asıl Truva atı Fransa’ymış…
    • 26 Eylül 2007 Korku rehberi: Türbanlılarla ilgili acayip saptama!
    • 21 Eylül 2007 “Çok istiyorsa türbanı Erdoğan ve Gül taksın!”
    • 17 Eylül 2007 'Allah’tan Sami’ye: Türk muhafazakarlığının yeni harfleri!
    • 11 Eylül 2007 'Hain kılıçlar' neremize değdi?
    • 2 Eylül 2007 11 Eylül’den önce, 11 Eylül yazısı
    • 23 Ağustos 2007 Bekir Coşkun da beni kovacak mı?
    • 9 Temmuz 2007 Meydanlarda seçim kakofonisi!
    • 5 Haziran 2007 Yeniler için en önemli ders: Bir kişiden uzak durun!
    • 21 Mayıs 2007 “Putin’in gizli ordusu!”
    • 5 Mayıs 2007 Muhtıra günlerinde aşk!
    • 29 Nisan 2007 Deniz Baykal’a güzellemedir!
    • 24 Nisan 2007 Habertürk’ü yakan Melih Meriç değil, Bülent Arınç!
    • 13 Nisan 2007 Huzur formülü!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,570 µs