En Sıcak Konular

Engin Ardıç


Engin Ardıç
0 0 0000

Nerelerindeki nede ne mevcuttur?



Hayvancık meğer “Fener Rum Patriği” lafını duydukça bunu “Aziz Yıldırım’ın arkasındaki gizli güç, yani Fenerbahçe’nin Rum ve Hıristiyan yönetimi” sanırmış!...

Güleceksiniz, gülmeyin, oturun ağlayın. Fıkra gibi ama gerçek çünkü.

Genç Türk faşistlerini ilgiyle izliyorum. Hayır efendim, sırtımı televizyona verip “Kurtlar Vadisi” seyredenlere bakmak suretiyle değil... Internet Cafe tayfasının bu beyinlerle nasıl bilgisayar kullanabildiğine şaşarak... Ama cep telefonuyla resim de çekiyorlar.

Üç cümleyi yanlış yapmadan yazamıyorlar, o da ayrı da, okuduklarını kıçlarından anlamaları en ilginç özellikleri bana sorarsanız. (Adam öldürmek falan gibi özellikler şimdilik hepsine özgü değil. O barbarlığın ortaya vurulması için daha büyük çapta çatışmalar gerekiyor. Çoğunluk şimdilik homurdanmakla ve adam öldürecekleri günleri beklemekle yetiniyor.)

“Türkiye bölünmesin” yazdığım zaman bunu “Türkiye bölünsün” şeklinde anlamak her canlıya nasip olmaz, bizimkilere oluyor. Bunlarla aynı oksijeni yakıyoruz ama içeride o elemente daha başka ne yapıyorlar, bilemiyorum.

Kimisi de benim bazı yazılarımı “Orhan Pamuk gibi Nobel almak” amacıyla yazdığımı söylüyor. Bunu biryerlerden duymuş, arkadaşlarına satacak. Nobel’i “gazetecilere de verilen” bir şey sanıyor, bir şey, bir kupa falan, UEFA Kupası falan gibi...

“Lumpen” tanımına çok kızıyorlar. Bir tanesi (bu bir Türkçe hatası değildir, özellikle “tane” dedim) lumpen ve proleter kelimelerinin yanyana getirilemeyeceğini söylemiş, çünkü lumpen olursa proleter olmazmış, proleter olursa lumpen olmazmış. Friedrich Engels mezarında kaç kere döndü bilmem ama zaten Engels’i yakında cehenneme pervane yapacaklar.

Bunlardan milyonlarca var sırtımızda. Türkiye’de beş yüz bin kadar İstanbullu, bütün gelişmiş illerimizde de toplam beş milyon kadar şehirli var. Geri kalanların kabaca otuz milyonu köylü, otuz beş milyonu lumpen. İsmet Paşa’ya çok haksızlık ettim, onun “Türkiye’de sınıflar yoktur, şehirliler ve köylüler vardır” cümlesine şapka çıkarıyorum.

Zülfü Livaneli de benim bu kitleyi “kültürün yeniyetmelere göre uyarlanmasının yarattığını” düşündüğümü sanmış.

Hayır, o bir neden değil, sonuçtur. Arz talebe göre oluşmaktadır. Gerçi birbirlerini etkilemektedirler ama şimdi yumurta ve tavuk tartışmasına girmeyelim.

Kimisi de hükümeti suçluyor, dış borç ödeneceğine yatırım yapılsaymış bunlara iş bulunur, böylece cinayet de işlemezlermiş...

Bir kere daha belirteyim: Hiçbir yönetim, ve de hiçbir rejim, böyle tavşan gibi üremiş, amansızca çoğalmış bir lumpenproleter kitlesine, bir kara kalabalığa iş de sağlayamaz, eğitim de sağlayamaz, sağlık hizmeti de veremez, yaşama gustosu da öğretemez, ruhlarında artakalmış vahşet hissini de gideremez. Bu kitleyi “misli görülmemiş bir sanayi hamlesiyle soğurmak ve işçi sınıfına dönüştürmek” için trilyon dolarlık yatırım ve müthiş bir planlama gerekir. Türkiye’nin bu gücü ve yeteneği yoktur. Hiç kendimizi kandırmayalım. İş işten geçmiştir çoktan.

Böyle böyle kendi boklarında debelenerek sürünüp sürüklenip gideceklerdir... Bu arada birilerini de öldüreceklerdir arasıra, biryerleri de yağmalayacaklardır, çanta manta kapacaklardır, karıya kıza da saldıracaklardır, canımızı da sıkacaklardır. Türkiye bir nükleer savaşa girmeyeceğine göre de, azalmayacaklardır. Enver Paşa gibi bir serüvencinin Ortadoğu çöllerinde birkaç yüz bin kişiyi telef etmesiyle bitecek iş değildir bu.

Bu bir uç... Peki öbür uçta ne var?

Geçen gün Bağdat Caddesi’nde yürüyordum, önüm sıra giden bir kız cep telefonunda babasıyla konuşuyor...

Güzel güzel “babacığım, ne olur izin ver” falan derken, birdenbire “please” dedi, “please babacığım, please, çok istiyorum, I’m begging you!...”

Bunların ortasında ve arasında, ve bunlara rağmen bir başka gençlik, ama “anlamlı” sayıda bir gençlik kitlesi varsa, oturalım Türkiye’nin geleceğini konuşalım sevgili Livaneli...

Yoksa da, koyalım rahvan gitsin.



Bu yazı 807 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 26 Eylül 2012 Tayyip gitsin de Hitler mi gelsin?
    • 15 Ağustos 2012 Atraksiyon
    • 29 Temmuz 2012 Akşam diyordun Abbas
    • 23 Temmuz 2012 Özeleştirini yap Kemal arkadaş!
    • 16 Temmuz 2012 Fransa'nın Kılıçdaroğlu'su
    • 15 Temmuz 2012 Onları geri kazanalım
    • 4 Haziran 2012 Ay birbirinizden farkınız mı vardı?
    • 26 Mayıs 2012 İç savaş istediklerini söylemiştim
    • 29 Nisan 2012 Coşku duyulacaaak... Duy!
    • 13 Nisan 2012 Osmanlıca dersi de konulsun
    • 8 Nisan 2012 Osmanlı'da garaj mes'elesi
    • 23 Mart 2012 Hatırlayalım hatırlatalım
    • 7 Mart 2012 ''Haybeden Şef Gezisi''
    • 29 Şubat 2012 Senin de adın Kemal
    • 12 Şubat 2012 Lafının ardında dur
    • 19 Ocak 2012 Aman oğlum, vururlar ha
    • 6 Ocak 2012 Zurnanın zırt dediği yere henüz gelmedik
    • 5 Ocak 2012 İlker Paşa bize de ifade versin
    • 2 Ocak 2012 CHP'yi destekliyorum
    • 19 Aralık 2011 Olmayanı olduramazsınız

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,870 µs