En Sıcak Konular

Fehmi Koru


Fehmi Koru
0 0 0000

Irak'ta bir şeyler oluyor, ama ne?



Kendi içimize dönmemizi gerektiren hunhar bir suikastla sarsılmamış olsak, gazetelerimizin manşetleri Kuzey Irak odaklı haberlerden geçilmezdi; baksanıza, sarsıntıya rağmen manşetleri esir alabiliyor Kuzey Irak... SOMA adlı Kuzey Irak yönetimine ait petrol şirketinin “Bundan sonra muhatabınız kuzeydeki yönetim” emrivâkisi tepemizi attırmaya yetiyor...

Bu arada, Irak'ın kuzeyine çoktan yerleşmiş bazı bizden firmaların sahipleri, “Zaten varolan bir yapıyı tanımamakla çok şey kaydediyoruz” türü açıklamalar yapıyor, o açıklamalar da gazetelerimizde yer buluyor.

ABD'nin 'terörle mücadele koordinatörü' sıfatını taşıyan temsilcisi emekli general Joseph Ralston'un Kuzey Irak'taki temaslarını ve bunların ülkemize yansımalarını da unutmayalım. Gen. Ralston, “Merak etmeyin; Kuzey Irak'taki PKK varlığından yakında bir şikâyetiniz kalmayacak” diyor. Türkiye'nin koordinatörü Org. (e) Edip Başer de, “Biraz sabır” tavsiyesinde bulunuyor.

Soru şu: Ne oluyor?

İsterseniz, sarsıcı haberin ve 'derin devlet' muhabbetinin biraz dışına çıkıp bu soruya cevap arayalım.

Kuzey Irak'la ilgili soruya cevap ararken dikkatimizi yöneltmemiz gereken bir başka olgu Irak'ın orta bölgesinde yaşanıyor: Amerika'nın eğittiği Irak ordusu, eğiten subayların nezaretinde, kapsamlı operasyonlar düzenliyor. Gün geçmiyor ki, Irak'tan, daha önce duyulmamış sayıda eylem ve eylemlerde hayatını kaybedenler haberi ulaşmasın. Son birkaç hafta içerisinde, Irak'ta, ölü ve yaralı sayısı rekor düzeylere ulaştı.

Cevap için yalnızca 'kayıp' haberlerine dikkat etmemiz yeterli değil; gözümüzü çevirmemiz gereken daha uzak bir yer daha var: Washington... ABD'nin başına 'Irak' derdini açmış olan George W. Bush, geçtiğimiz hafta, yıllık 'Ulusa Sesleniş' konuşmasını yaptı ve Kongre'den Irak politikasına destek talep etti. Kongre'de üstünlüğü ele geçirmiş olan Demokrat Parti yönetiminin verdiği, “Sağol, biz almayalım” cevabını duymuş olmalısınız. 'Neo-Çılgınlar' destekli Bush yönetimi Irak'ta yolun sonuna geldiğini bütün çıplaklığıyla görüyor...

Sadece Irak'ta değil, kendi ülkesinde de... ABD'de sıkça yapılan 'itibar anketleri' Bush için alarm zilleri çaldıracak sonuçlara ulaştı. En son ankette, Bush, 'gelmiş geçmiş en itibarsız ABD Başkanı' unvanını zorlayan bir noktaya kadar düşmüş görünüyordu. Geçmişte o noktaya yaklaşan başkanların sonu hiç de hayırlı gelmedi; Amerikan medyası Richard Nixon'un istifasının hemen öncesindeki durumla mukayese ediyor George W. Bush'un durumunu...

Bunlara bir de, Bush ve ekibinin, gitmeden önce mutlaka becermek isteyeceklerini kimselerden saklamadıkları esas hülyalarını da eklemek gerekiyor: İran'a saldırmak... Saddam Hüseyin'i devirmek için Irak'a açtıkları savaşla ülkelerinin onuruna tüy diktikleri yetmezmiş gibi, 'Neo-Çılgınlar', Bush'u son bir hamleyle İran'ın üzerine saldırtmanın peşindeler.

Washington'da ipleri elinde tutan kadronun İran'a saldırma hevesinin Irak'a bakan yüzünde şu gerçek yatıyor: 150 bin kadar askerini Irak'ta tutmaya devam eden ABD, İran'a saldırı hevesini yerine getiremez; İran niyetinde ciddiyse, bir yolunu bulup Irak'taki yükümlülüklerini azaltmak zorunda ABD...

Şu sıralarda Irak'tan gelen haberleri bu gelişmeler ışığında değerlendirmemiz gerekiyor.

Nasıl mı? İsterseniz, konuyu yarın biraz daha açayım.


yenişafak



Bu yazı 690 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ak Parti kongresinin düşündürdükleri...
    • 28 Eylül 2012 Yalan dünya, hem de ne yalan
    • 23 Eylül 2012 Tartışma sağlık alametidir
    • 20 Eylül 2012 Darbeler, CHP ve Deniz Baykal...
    • 18 Eylül 2012 CHP’nin özrünün anlamı
    • 16 Eylül 2012 Hayasızca saldırının düşündürdükleri
    • 11 Eylül 2012 O da bir gün bitecek...
    • 9 Eylül 2012 Ne olur, ne olamaz...
    • 6 Eylül 2012 Suriye politikasına yeniden bakmak
    • 29 Ağustos 2012 Türkiye Pakistan, Hatay da Peşaver değil...
    • 26 Ağustos 2012 Hayatları oyun
    • 19 Ağustos 2012 Orhan Pamuk tiksiniyormuş, ben acıyorum...
    • 14 Ağustos 2012 Milletvekili neden kaçırılır?
    • 12 Ağustos 2012 ‘Yeni gazetecilik’ denen şey
    • 9 Ağustos 2012 Tuzak varsa tedbir nerede?
    • 3 Ağustos 2012 Komutan tanıklık yaptı
    • 31 Temmuz 2012 Abdullah Gül ‘yeniden’ ha, gerçekten mi?
    • 24 Temmuz 2012 Kılıçdaroğlu siyaseti kirli (mi) görüyor
    • 18 Temmuz 2012 CHP’nin Ak Parti açmazı
    • 17 Temmuz 2012 CHP makas değiştirirken...

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,306 µs