0 0 0000

Bahar taaruzu!

Kuzey Irak cephesinde "yeni birşeyler” olacağının kokusu geliyor...

Bazı Amerikan kaynakları, orta ve güney Irak’ta iyice sıkıştıktan sonra, Kuzey Irak’ta-yani huzurlu bölgede(!)-üsler kurma önerisini attılar ortaya.

Anımsayacaksınız.. Bizim iki ahbap çavuş Kürt liderler de, “başımızla” diye düğün dernek açıklamalar yapmıştı.

Kurulur kurulmaz ayrı mesele.. Ama yayınlanan Irak Çalışma Grubu Raporu Irak’ta tüm işleri değiştirdi. Daha da değiştirecek.

Çünkü... Başkan Bush “Kuyruğu dik tutmaya” çalışsa da, raporun önerilerini uygulamaya başladı!

Önerilerden en sarih olanı, birliklerin Irak’tan çekilmesidir!

   *   *   *

“iyibilgi”nin hafta başında verdiği bir haber, raporun içeriğinin Türkiye’nin beklentileriyle uyuştuğunu söylüyordu.

Netekim bazı ABD’li resmi görevlilerin Türk meslektaşlarına aynı bakışı teyit eden söylemlerini de rastladık.

Bunların içinde Irak’ın toprak bütünlüğünün korunması, bölge ülkelerinin çözüme dahil edilmeleri vb gibi noktalar mevcut.

Fakat söylenmeyen, “zahiri” bir hal de söz konusu.. O da Türkiye’nin Kuzey Irak’a yönelik tutumunda “eyleme” dönük bir ivmenin belirmesidir.

Yani Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesi!

Amerikan bakışını yansıtayım... Düne kadar savundukları “kesinlikle hayır” çizgisinden “şartlarına bakmak lazım” noktasına yanaştıkları görülüyor.

Bazı Washington elitleri, Ankara’nın bölgeye girebileceğini, ancak “çok derine” gitmemesi gereğini dillendiriyor.

Nedeni şu... Bölgedeki Kürt gruplar, Türkiye’nin bölgeden duyduğu kaygıları terörist PKK’ya çok bağlamıyor. Onlara göre Türkiye’nin ana rahatsızlık konusu, bölgede özerk bir Kürdistan kurulması meselesi.

Müdehale olursa, Türkiye’nin şu ana kadarki Barzani-Talabani kazanımlarını engelleyeceğini düşünüyorlar.

Bunun için-onlara göre-Türk ordusunun derine gitmemesi lazım!

   *   *   *

İkincisi, “PKK ile Mücadele Koordinatörü” Edip Başer paşadan bizzat dinlediğim bir nokta... Paşanın üstündeki en büyük baskı, kamuoyundan gelen “hala neden müdehale etmiyoruz” serzenişleri.

“Haklılar” diyor “ama şunu da düşünmeleri lazım” diye ekliyor; “Bölgede PKK’nın konumu/dağılımı, ‘tam’ askeri başarı için zorluk çıkarıyor. Dağınık ve küçük birimler halindeler. ‘Hepsini” eksiksiz yakalamak zor. Girersek hırpalarız ama yine bitmiş olmaz. Bunun için hesabı sıkı tutmak lazım.”

   *   *   *

Peki tüm bilgileri bir araya getirdiğimizde ortaya ne çıkıyor?

Özetleyelim...

1. ABD’nin, Türkiye müdehalesini engeleyecek gücü ve isteği hızla eriyor.
2. İki nedenle müdehaleyi sınırlamaya çalışabilir: Birincisi “olası” ABD üsleri nedeniyle müdehaleyi mümkün olduğu kadar yüzeysel tutmak, ikincisi, bölgede kendilerine rahatlık sağlayan Kürtlerin “kazanımlarını” korumak.
3. Ankara için ideal tarih Bahar başlangıcı gözüküyor.
4. Muhtemelen bir tampon güvenlik bölgesi oluşturacak kadar içeri girilebilir.
5. Böylece Avrupa’da PKK’ya yönelik hareketlerle beraber, sınırı geçemeyecek teröristler uzun yaz dönemi boyunca ses çıkaramaz.
6. Kasım’da seçime gidecek hükümet de rahat nefes alır!
  
Ahval “şimdilik” böyle görünüyor.

Bu yazı 1,036 defa okundu.