En Sıcak Konular

Nedret Ersanel



Nedret Ersanel
0 0 0000

D Planı!



Türkiye’nin AB’ye yönelik planının iyi tasarlandığına, “böyle yapabilir miyiz” dendikten sonra detaylarının ince hesaplardan geçirildiğine eminim.

Türk diplomasi ordusu bu konuda iyidir.

Planın Avrupa cephesinden nasıl karşılandığı, yerli-yabancı medya organları, resmi kurumlar ve kamuoyu tarafından nasıl kritik edildiğini de izliyoruz.

Fakat...

Planın niteliği ve niceliği üzerine yapılan tartışmalar yoğun olduğundan, konsantrasyonun tam olduğundan şüphelerim var. Yine ana gövdeyi kaçırıyoruz gibi.

Çünkü anlaşılıyor ki; günlük medya tarafından “bakın Avrupalıları nasıl şaşırttık, ikiye bölünüyorlar, ne yapacaklarını bilemiyorlar” minvalli bir “fişekleme” bataryası ateşlenmiş görünüyor.

Esasen bu tür bakışların hiçbir değeri bulunmuyor. Değersizler. Söyledikleri doğru olmadığı gibi, doğru olması halinin de bize faydası yok.

Diyelim hakikaten şaşırdılar.. Biz o aradan faydalanıp tam üye mi olacağız? Avrupa bunu yutar mı?

Üstelik, Yunanistan’ın “hazırlıksız yakalandık” açıklamasına da mim koyun. Yaralı parmağa pansuman yapmayan Atina, Türk hükümetine-tam da aynı sıralarda AB’deki Rum temsilci “Askerlerine bile sormamışlar, gayr-ı ciddi bir teklif” derken-kıyak çeksinki?

Herneyse...

Belki maddelendirirsek işimiz kolaylaşabilir.

1) Bu açılıma Türkiye’nin mi ihtiyacı vardı, hükümetin mi?
2) Bir kaç saat önce, “son süzümüzü söyledik, başka sözümüz yok” diyen bir ülke-ki bunu söyleyen Başbakandır ama dışarıdan Türkiye’nin sözü olarak okunur-sonra “liman açıyoruz, vs.” demesi, saygınlık arayan küresel diplomasi için nasıl bir not sayılır?
3) Türk halkının AB yolunda bu ve benzer by-pass’lar yapılması hakkında gerçek düşünceleri nelerdir?
4) “AB’nin müzakereleri askıya alma kararından sonra Türkiye işi AB’ye bırakmadan kendisi ilişkileri dondurmalı ya da en azından hiçbir şey yapmamalı” tezini önerenlerin bu fikirleri enine boyuna incelendi mi? Yani; “böyle yaptık varsayalım, bir yıl, üç yıl , beş ve 15 yıl sonra ne olur” denip, bunun bilimsel sonuç ve çıkış yolları yaratıldı mı?
5) Eğer yapılmadıysa ve eğer bu fikirleri önerenler haklı çıkarsa, şu günün icracılarının ne duruma düşecekleri veya nasıl yad edilecekleri hakkında fikirleri var mı?
6) Bence en önemlisi de şu.. Bu köşede daha önce de yazdım. Önümüzdeki seçimlerde bir oy pusulası daha basın ve AB fikrini halkınıza sorun. Bunu yapmanız gerekiyor. Sonuç ne olursa olsun eliniz rahatlayacaktır. Tüm AB ülkeleri halklarına fikirlerini sormuyor mu, bu bir AB demokrasisi geleneği değil mi, Türkiye tüm şartları yerine getirdiğinde, gidip yine halklarına sormayacaklar mı?. Orada “hayır” çıkarsa bu kadar tavizden sonra Türk halkının bunu aşağılanma olarak okuyacağını görmüyor musunuz?

Kaldı ki referandum sonucunun menfi çıkması halinde dahi AB projesinin yürütülmesi imkanı vardır. Referandum öncesi bu fikir halka “seçimler dolayısıyla yapılan çaplı bir anket olarak tanıtılabilir, diplomaitik koza dönüşütürülebilir. Bu gerçekleşirse AB de kendine gelecektir.

Çünkü olumsuz bir referandum sonucu bundan sonraki Türk hükümetlerinin eline, AB ile pazarlıklarda diledikleri kadar direnme hakkını verecektir.

Bu da D Planı olur!



Bu yazı 997 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 13 Mayıs 2014 Ruslar UFO’larla bizim gibi it dalaşı yapabilir mi?
    • 6 Mayıs 2014 Berlin, Obama’nın (en iyi) arkadaşı değil
    • 29 Nisan 2014 'Manidar Zamanlama'ları Ayarlama Enstitüsü
    • 22 Nisan 2014 Albino çocuk ve beyaz kurdeleli uzaylılar inlere girebilir mi?
    • 15 Nisan 2014 'ABD'den Türkiye çıkışı' yazılır, 'ABD'den sakın çıkma' okunur!
    • 8 Nisan 2014 İsrail yanımıza, Rusya kolumuza, ABD nereye?
    • 31 Mart 2014 Erdoğan'ın yolu 'oralarda' anlaşıldı mı?
    • 25 Mart 2014 Twitter'ı kapatan Facebook'u niye kapatmadı?
    • 17 Mart 2014 Tokalaştığınız el işe yaramaz, diğer el önemli!
    • 10 Mart 2014 Büyük resme çıplak gözle bakılmaz
    • 4 Mart 2014 Dünyanın söküldüğü yer
    • 25 Şubat 2014 Aurens'in raksını Hüseyin alkışlıyor...
    • 11 Şubat 2014 Uçak gemisinden korkabilirsiniz ama büyüğü var
    • 4 Şubat 2014 Angel(a)’nın kanatları ve ışığın askerleri!
    • 28 Ocak 2014 MİT’i kelepçelemekten daha 'sembolik delil' ne olabilir...
    • 21 Ocak 2014 Akdeniz’de Çin-Rus tatbikatı ‘devlet TIR’larını rahatlatır mı?
    • 13 Ocak 2014 Rusya, İran yüzünden Londra'ya elinin tersiyle...
    • 7 Ocak 2014 Enerjiniz olmadan enerjiyi mi kontrol edeceksiniz?
    • 31 Aralık 2013 2014: Bize ne olacaksa, tüm bölgeye o olacak!
    • 24 Aralık 2013 Türkiye'nin canını o yüzden yakıyorlar

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,660 µs